Sükûtun çığlığı: 12 asker gitti, millet laylaylomda

Cengizhan Göksu

Cengizhan Göksu

Tüm Yazıları

Bir zamanlar bir asker şehit düştü mü, kasabalar susardı, şehirler mateme bürünürdü. Televizyonlar eğlence programlarını kaldırır, gazeteler simsiyah manşetlerle çıkardı. Evlerden dualar yükselirdi, sokaklarda öfke, ekranlarda gözyaşı olurdu.

Şimdi ne oldu?

Bugün, 12 evladımız — evet, tam 12 yiğidimiz — bir mağaranın karanlığında, metan gazına kurban gittiler. Görev başındaydılar. Vatan borcunu ödemek için oradaydılar.
Ve millet… Sanki hiçbir şey olmamış gibi.

TikTok’ta danslar, Instagram’da kahve story’leri, sokakta kahkahalar…
Göğsünde bayrak taşıyanlar toprağa düştü, ama millet laylaylomda.

Bu nasıl bir hissizliktir? Bu nasıl bir duyarsızlıktır?
Şehitliğin anlamı mı değişti, yoksa biz mi değiştik?

Bir milletin ruhu, şehitlerine verdiği değerle ölçülür.
Ama biz artık matem yerine magazin, saygı yerine sansasyon konuşuyoruz.
Bir gün birileri "12 asker şehit olmuştu" dediğinde, "Hangi dizi başlamıştı o gün?" diye hatırlayacak bir nesil mi olduk?

Suskunluk, alışkanlıktan beter.
Alıştık, evet.
Kötü habere, bayrağa sarılı tabuta, acıya alıştık.
Ve en çok da alıştığımız için suçluyuz.

Oysa o tabutların içinde yalnız beden değil, bir milletin onuru yatıyor.
Bir annenin iki göz nuru, bir babanın omurgası, bir kardeşin kahramanı.
Toprağa giren sadece bir evlat değil, bize emanet edilen şeref.

Biz bu suskunlukla, o 12 askerin değil, kendi vicdanımızın altına imza atıyoruz.
Ve bir gün soracaklar:
"Onlar ölürken siz ne yapıyordunuz?"
Cevap:
Story atıyorduk, eğleniyorduk, bir şey olmamış gibi yaşıyorduk...

"Bayrak Kadar Sessiz"

Tepeden süzüldü kara bir haber,
On iki can gitti, çığ oldu keder.
Kahramanlar düştü, milletçe sustuk,
Vicdansızlık imiş en büyük eser.

Bayrak sarsıldı, yel yok halbuki,
Tabutlar aktı, sel yok halbuki.
Bir yanda şehit, bir yanda kahkaha,
İnsan kalmadı, kul yok halbuki.

"Şehit verirken susan, yarın vatanı kaybederken de susar."

Vesselam

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız