Artvin – Murgul Siyanürlü Liç Havuzları ile Linç mi Edilecek?

Artvin – Murgul ilçesi. Varlıkları, değerleri, tabiatı ve insanının misafirperverliği ile Doğu Karadeniz’in en doğusunda kendine has yaşam tarzı ve yeşili ile dikkat çeken butik bir kasaba. Hani göğe yakın toprakları derler ya işte tam da bu ilçe için kurulacak bir cümle. Balı, fındığı, şarıl şarıl akan derelerindeki alabalığı, havası, suyu ve yaylaları ile hala bakir, hala gidilip mutlaka görülmesi gereken canım ülkemin en mütevazı ve cefakâr insanlarının yaşam sürdüğü ülkemizin en doğusundaki sınır bekçisi…

İlçenin uzun yıllara dayanan bir tarihi var. Toplum, özellikle maden yatakları ve bakır cevheri ile ülke ekonomisine yıllarca değer yaratmanın gururu ile yaşamış. Tarih kitapları ülkemizin bakır ihtiyacının büyük çoğunluğunun Murgul (Göktaş) Bakır İşletmesinden karşılandığını yazdı yıllarca. Kendimizi hep bu gururla anlattık.

Maden Tetkik Arama (MTA) tarafından 1935'te işletilmeye uygun bulunan alan, 1937'de Etibank'a teslim edildi. 1951'de Etibank üretime başladı. 1971'de Karadeniz Bakır İşletmeleri AŞ'ye devredildi. 2006 yılındaki özelleştirmesinde Cengiz Holding'e satıldı.

Maden alanından çıkarılan cevher, konsantre haline getirilip boru hattı ile pulp halinde Hopa'ya ulaştırılır. Buradaki tesislerde kurutma ve filtre işlemleri yapılır, Hopa Limanı'ndan sevk edilir. Yılda 3 500 00 mt bakır cevheri, 130 000 mt konsantre bakır üretilir.

O kadar ki; girişi olup çıkışı olmayan, mutlaka aynı yolu kullanarak geri dönmeniz gereken yolun bittiği yer. Gidip görenler, seyahat edenler, insanı ile sohbet edenler geri döner mi bilinmez fakat son dönemlerde sözün bittiği yer diye tabir edilebilecek kadar acı ve geri dönülemeyecek, belki de geri dönülmesi mümkün olamayacak konular ile anılıyor. Bölge insanı çok tedirgin, çok hareketli ve geleceğine dair çok endişeli. Çünkü LİNÇ manevraları ile karşı karşıya.

Bölge doğal kaynakları ile çok zengin. Yer altı kadar tabi güzellikleri, verimli toprakları ve yer üstü güzellikleri ile de korunması gereken bir coğrafya. Özellikle bakır, gümüş ve altın madeni Artvin ve çevresinde dikkat çekiyor. Bu durum doğal olarak ülke ekonomisi ve yatırımcıları da iştahlandırıyor. 2010 yılından itibaren yapılan çalışmalar ve analizler bölge altın rezervinin Murgul – Damar bölgesinde siyanür ile altın ayrıştırma havuzları (LİÇ Havuzları) kurulması projelerinin ardı arkası kesilmiyor. Bölge halkının endişeleri ve tedirginliklerine rağmen 2014 yılı, arkasından 2020 yılı ve 2025 yılı itibarı ile yine gündeme gelmiş durumda.

Kimyacı olmam ve haliyle Artvin – Murgullu olmam hasebiyle dikkatimi çeken ve üzerinde düşündüğüm bir konu. Ülkemin vatandaşı ve Murgul’un evladı olarak tamamen objektif, tarafsız bir gözle planlanan çalışmanın analizini yapmak ve bölge insanının tarafsız ve doğru verilere dayalı kararlar verebilmesi adına planlanan projenin etki-boyut analizini yapmaya çalıştım. Bu çalışma ile ilgili yatırımcı tarafından planlanan projenin tüm boyutlarını değerlendirmeye, anlamaya çalıştım. Atılacak adımların fayda ve zararlarını sıraladım. Ortaya çıkan istatistiki sonuçları yorumlamaya çalıştım. Pareto analizi yaptım 14% fayda 86% zararlı. En çoklar analizi yaptım toplam 28 sonuçtan 4 tanesi fayda, 24 tanesi zarar verecek nitelikte. Kamu yararı diye kendimi kandırmaya çalıştım fakat işin içinden çıkamadım. Canım ülkeme canımız feda fakat global vampirler için asla…

Doğru bilgiler ve somut veriler ışığında son kararı Murgul halkı verecek.

Fakat şu da bilinen acı bir gerçek ki; ilgili yatırımcı Murgul halkına hiç güven vermedi, bölge halkına şeffaf davranmadı, verdiği sözleri tutmadı, vatandaşın manevi duygularını asla dikkate almadı.

Ülkesini seven bir Murgullu olarak soruyorum;

Artvin – Murgul tabiatını, insanını ve varlıklarını, manevi değerlerini ve geleceğini hala siyanürlü liç havuzları ile LİNÇ edecek misiniz?

SİYANÜR İLE ALTIN – GÜMÜŞ AYRIŞTIRMA TESİSİ KURULMASI DURUMUNDA;

ETKİ – BOYUT

FAYDALARI

ZARARLARI

KAMU YARARI

Doğal Kaynaklarımız Ülke Ekonomisine kazandırılmış olacak. İnsanlığa değer katacak.

Ø Ülkemiz ekonomisine mi? Yoksa başka ülke ekonomisine mi? Katkı sağlayacak bilinmiyor. Kuvvetle muhtemel global çıkar ve menfaat unsurları devreye girecektir.

BÖLGE HALKINA ETKİ

Ø Yaşam alanlarımız yok olacak, zaman içerisinde atık depolama alanı, kazı alanı, kamyon ve iş makinası nakliye alanı gibi endüstriyel alanlar ile istila edilecek

Ø Bölge halkı zorunlu göçe zorlanacak, maddi manevi kayıplar ortaya çıkacak

Ø Bölgemizde bulunan tüm altın rezervleri bu liç tesislerinde işlenecek, ekonomik değeri bulunan madenleri ayrıştıran ve alan sermaye, ağır metaller ve siyanür ile kirlenmiş çamur ve toprağı, suyu rehabilite etmek için maliyet ödemeyecek, bu şekli ile toprak altına gömecek ve toprak üzerinden sızan kimyasallar yediğimiz gıda ve tükettiğimiz suya sirayet ederek yavaş yavaş ölümler, hastalıklar, sakatlıklar görülecek.

TİCARİ ETKİ

Eti Bakır’a bağımlı ticaret yapanlar yararlanacak, alışveriş ve kısa dönemli kazançlı görülecekler fakat orta ve uzun dönemde sistem kısır bir ticarete döne bilir.

Ø Bölge halkının tamamından ziyade belirli zümre olumlu etkilenirken, ticaret dışında tarım ve hayvancılık, turizm gibi varlıklar ile hayatını sürdürmeye çalışan vatandaş, mevcut kazançlarını kaybedecek

Ø Bal, fındık, balık, sebze ve meyve ticareti yapan tarım ve hayvancılık sektörü ürünleri tercih edilmeyecek, satılamayacak

Ø Bugün kazanır gibi görünenler orta ve uzun dönemde kaybedenler listesinde yer alacak

SOSYAL HAYATA ETKİ

Bakir alanlara ulaşım ve yeni yollar inşa edilecek. Bu durum bölgenin yararına mı zararına mı yol açar bilinmez. Tabiatın doğal dengesini bozacaktır.

Ø Bölge insanı geçmişte olduğu gibi (SO2 etkisinin olduğu dönemde) bir an önce Murgul’u terk edip başka yerleşim alanlarında yaşamlarını sürdürmek için çare aramaya başlayacak.

Ø Çıkar ve menfaat çatışmaları toplumsal bölünme ve ciddi ayrımcılıklara neden olacak. Bölge halkı ile firma çoğu zaman karşı karşıya gelerek sosyal dengelerin bozulmasına yol açacak.

Ø Firma eğitim ve sosyal alanlara yatırım yapacak gibi görünse de bölgede bu alt yapıdan yararlanacak halk olmayacağı için hiçbir katkısı olmayacak.

İSTİHDAMA ETKİ

İlave 150 personel istihdam edileceği iddia ediliyor.

Ø Artvin – Murgul veya yöre halkı mı istihdam edilecek? ÇED başvuru raporunda açık değil. Sadece yöre halkının istihdamı etik de olmaz. Değerlendirmeye açık.

Ø Siyanür havuzlarında kim? Hangi vicdanı sorumlulukla evladını çalıştıracak?

TURİZME ETKİ

Ø Siyanür imajı ile sarsılan bölge turizmi ve doğal güzellikler tamamen âtıl sermayeye dönecek, turizm gelirlerimiz yok olacak. Bu kapsamda gelişim durma noktasına gelecek.

TABİATA ETKİ

Ø Tabiat zaman içerisinde yok olmaya başlayacak, yeşil bitki örtüsü kıraç topraklara dönecek zaman içerisinde 1970’li 80’li yıllara geri dönüş yapacağız

Ø Liç havuzlarının kurulacağı bölge coğrafi yapısı geçmiş faaliyetlerin etkisi ile tahribata uğramış olması sebebiyle sızdırmalara ve çevresel tahribatlara çok açık. Sızdırmaların yaratacağı etki ile toprak ve su kaynaklarımız zaman içerisinde tarımsal alan olmaktan çıkacak ve yok olacak.

Ø Temiz su kaynaklarımız yok olacak dere yataklarımız ve içilebilir su kaynaklarımız ağır metaller ve siyanür etkisi ile kullanılamayacak duruma gelecek.

Ø Bölge sürekli rüzgâr, yağmur ve kar örtüsü etkisi altında olan bir coğrafya. Dolayısı ile zararın bir alandan başka bir alana taşınması ile tüm bölgenin etkilenmesi söz konusu olacak.

Ø Ormanlarımız ve tarım alanlarımızın atık ve kontamine olmuş su buharı, atık depolama alanlarının artışı ile zamana bağlı olarak yok olma sürecine girecek

Ø Murgul yerleşim havzası zaman içerisinde siyanür ve ağır metaller ile kontamine olmuş çamur yığınları ve atık depolama havzasına dönüşecek

İNSANA ETKİ

Ø Soluduğumuz hava kalitesi her gün bozulacak ve Hidrojen Siyanür ile zehirlenmiş havayı soluyarak yavaş yavaş ölüme yaklaşacağız

Ø 30 Yıl önce yaşanan Çernobil etkisinin benzeri bir etki ile (bugün Karadeniz yöresinin kanser hastalığı oranlarının ne kadar arttığını biliyoruz) zamana bağlı kanser vakalarının benzerini maruziyete bağlı olarak sakat doğumlar, kanser vakaları ve genetik yapının bozulması engelli insan sayısında artış olacak

İLÇENİN/BÖLGENİN İMAJI

Ø Siyanür ile temas etme potansiyeli olan hiçbir ürün veya hizmet tercih edilmeyecek, gururla ticaretini yapmış olduğumuz ürünlerimiz (BAL, FINDIK, BALIK GİBİ) ve hizmetlerimizi pazarlayamayacak duruma geleceğiz.

Ø Ürünlerimiz ve ilçe itibarımız tamamen olumsuz etkilenecek

Ø Çocuklarımız ve geleceğimize sahip çıkamayan bir nesil olarak tarihte yerimizi alıyor olacağız