Lefter efsanesi Kocaeli’de başladı

Kocaeli çok önemli bir kent. Dün İstanbul’a yakınlığı ile Anadolu’ya açılan bir kapı vazifesi görmesi ile hem ticari hem de sosyal hayatta çok önemli bir kent olan Kocaeli, bugün ise sanayisi ile Türkiye’nin en büyük kentlerinden biri.

Kocaeli denince hep ilk İzmit akla gelse de tüm ilçesi ve çevresi ayrı ayrı oldukça özel anlar saklar bünyesinde.

Gebze, Karamürsel tarihi çok eskilere giden önemli yerleşim yerleri. Gebze ve Dilovası hem ulaşım hem de ticarette önemli bir kapı…

Kocaeli tarih boyunca hep özel bir yer oldu. Bazen konumuyla, bazen de tesadüfleriyle.

Bu kent öyle ilginç tesadüflere de ev sahipliği yaptı ki anlatmak yine bana düştü.

Şimdi size pek bilinmeyen bir anı yaşatmak istiyorum yeniden.

Türk futbolunun en önemli isimlerinden birinin Kocaeli’de başlayan futbol hayatından.

Şu sıralarda dijital bir platformda yer alan filim ile yeniden gündeme geldi.

O kişinin adı Lefter Küçükandonyadis…

Sadece futbolla ilgili olanlar değil neredeyse herkesin bildiği çok önemli bir isimdir Lefter.

22 Aralık 1925 tarihinde, Büyükada'daki Hamam Sokak'ta dünyaya geldi Lefter. Babası balıkçılık yapan Hristo, annesi ise Argiro idi. Lefter, ailenin ikinci çocuğuydu. Küçükandonyadis ailesi ise 20. yüzyıl başında Arnavutluk'tan Büyükada'ya göçen Rum kökenli bir aileydi.

Futbola Büyükada'da başlayan Lefter, Taksim Spor Kulübü'nde yetişti. Taksim Kulübü yöneticileri kendisine lisans çıkarabilmek için 1941'de mahkeme kararıyla yaşını büyüttüler. Ancak bu sayede takımda oynayabildi. 2 yıl Taksim takımında yer aldı. 1943'te askere gitti, 4 yıl süren askerlikten sonra 1947'de İstanbul'a döndü ve Fenerbahçe kulübüne girdi.

İşte Lefter’in hayatını bir dönüm noktası olan Fenerbahçe’ye giriş öyküsü Kocaeli’de başladı.

İşte o anları Türkiye’nin en saygın spor yazarlarından olan ve 2001 yılında kaybettiğimiz İslam Çupi’nin bir yazısından buluyoruz.

28 Ağustos 1990 yılında İslam Çupi, görev yaptığı Milliyet Gazetesi’ndeki yazısında Lefter’in ilk kez Fenerbahçe forması giydiği maçı şöyle yazmıştı:

“1946 yılında, Fenerbahçe genç takımı Tavşancıl’da yaptığı özel bir maçta denenen, sarışın, orta boylu, vücudu ve kayganlığı ile diri bir yunus gibi ve oyunda 14 gölün 10’unu atan çocuk, 20 yıl Fenerbahçe ve Türk futbolunun aşılmaz efsanesi olarak Lefter ismi ile statlarda yeni bir çağın anlatılmaz fenomeni olarak dolaşacaktır.”

Fenerbahçe, İtalya'nın ACF Fiorentina, Fransa'nın OGC Nice takımında oynayan Lefter’in futbol hayatının kırılama noktası bugün artık bir mahalle olan Tavşancıl yani Kocaeli olmuştu.

Türk futbolunun en önemli isimlerinden olan Lefter, 1964'e kadar toplamda 17 yıl giydiği Fenerbahçe forması altında 400'ün üzerinde gol kaydederek erişilmesi güç bir rekora imza atmıştı.

Bu süre zarfında, Türk futbolunun efsaneleşen isimlerinden biri olarak tanındı. Golcülüğünden ötürü “Ver Lefter'e, yaz deftere” sloganı onun için yaygın olarak kullanıldı. Futboldaki ustalığından, çalımlarından ve gollerinden ötürü “Ordinaryüs” sıfatıyla anıldı.

Futbol yaşamında toplam 50 kez milli formayı giydi (46 kez A, 1 kez B, 3 kez 21 yaş altı). 1954 FIFA Dünya Kupası'nda forma giyen Lefter turnuvada 2 de gol attı. Türk futbolunda 50. Milli Maç altın madalyasını alan ilk futbolcu oldu.

Milli takım formasıyla attığı 21 golle en çok gol atan milli oyuncu unvanını 33 yıl boyunca elinde tuttu, 9 kez de millî takım kaptanlığını yaptı.

2012 yılında kaybettiğimiz Lefter’in Türk halkının gönlünde hep çok ayrı bir yeri olmuştur.

Hayatının en önemli anını Kocaeli’de yaşanması ise bizim için ilginç bir tesadüf olarak tarih sayfalarında yerini aldı.

Lefter Küçükandonyadis ve İslam Çupi’yi saygı ile anıyoruz…