Japonların 72 mikro mevsimi

Anadolu Takvimi, mevsimleri “Kasım Günleri” ve “Hızır Günleri” diye elma gibi ikiye ayırır malum üzre. Tabiatın 2 dev mevsimi. Aralarında ufak tefek kutlanacak ve anılacak önemli tarihlere de not düşmüştür ama Anadolu işte bu, ağır, vakar sahibi, acılarla yoğrulmuş bir toprak. Kutlamak için çok az gün üretmiş takvimlerinde.

Özendiğim bir ülke var kutlama kültürü ile ilgili. Çok ölçülü halleriyle gerçekten hep biraz hüzünlü ve asla tam olarak mutlu olamayacakmış gibi bir his veren Japon halkının, kutlamak için, mevsimin her bir değişiminin tadını ayrı ayrı çıkarmak için 72 kadar sebebi varmış üstelik, öğrendim ki.

Eski Japon takviminde, bizim aşina olduğumuz aynı dört mevsim var. Ancak, her mevsim altı bölüme ayrılmış durumda. Güneş yılını her biri yaklaşık on beş günlük eşit bölümlere bölen 24 sekki (büyük bölüm) yaratılmış. Bu dönemler başlangıçta, hem ayın dünya etrafındaki yörüngesini hem de dünyanın güneş etrafındaki 365 günlük yörüngesini dikkate alan bir melez zaman tutma yöntemi olan geleneksel Çin ay-güneş takviminden türetilmiş. Dolayısıyla, 24 mevsimsel noktanın her biri belirli bir astronomik olayla eşleşir veya başka bir doğal fenomeni ifade eder.

DAHA ÇOK KUTLAYACAK SEBEBE ve DAHA ÇOK MUTLULUĞA İHTİYACIMIZ VAR

Geleneksel yılın başlangıcını işaret eden ilk mevsimsel nokta risshun (ilkbaharın başlangıcı), kış gündönümü ile ilkbahar ekinoksunun ortasında veŞubat ayının başında. Yıl, Gregoryen takviminde Ocak ayının sonuna denk gelen daikan'a (çok soğuk olan mevsime) kadar bu on beş günlük aralıklarla devam eder.

24 bölüm daha sonra tekrar üçe bölünür ve her biri yaklaşık 5 gün süren toplam 72 mikro mevsim) oluşur. Ne güzel…

İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış olmak üzere dört mevsimin her birinin özünde, shunbun (ilkbahar ekinoksu), geshi (yaz gündönümü), shubun (sonbahar ekinoksu) ve toji (kış gündönümü) ile başlayan ekinokslar ve gündönümleri yer alıyor.

Her mevsimin başlangıcı ayrıca risshun (ilkbaharın başlangıcı), rikka (yaz başlangıcı), risshu (sonbaharın başlangıcı) ve ritto'da (kış başlangıcı) gözlemlenir. Bu belirteçler 24 mevsimsel noktadan 8'ini oluşturur. Diğer kalan 16 nokta, yağmur, kar ve tarımsal ürün döngüsünün ilerlemesi gibi hava ve tarımsal unsurlardan büyük ölçüde etkilenir ve usui (yağmur suyu), keichitsu (böcekler uyanır), shosho (yönetilebilir ısı) veya hakuro (beyaz çiy) gibi isimler içerir. Aynı şekilde, 72 mikro mevsimin isimleri, o anda doğal dünyada gerçekleşen gerçek bir olayla doğrudan ilişkili olan çok somut ifadeler.

Bitkilerin ve hayvanların doğal döngülerinden oluşan şiirsel tanımlamalar içeriyor bu mikro mevsimler.

Birkaç örnek verelim:

“Bambu filizleri filizlenmeye başlar mevsimi"

“Dua eden peygamberdeveleri yumurtadan çıkar mevsimi"

"Uzaktaki gök gürültüsü mevsimi"

"Kurbağalar şarkı söylemeye başlar mevsimi"

“Yağmur toprağı nemlendirir mevsimi"

"Ilık rüzgarlar mevsimi”

Pek çoğunu çok sıkıcı bulduğum ve genelde Ruslar kadar asık suratlı olan modern kentli Japonlar pek kutlamazmış ama aralarında neşe ve mutluluk için sebep arayanlara 72 güzel sebep veriyor kendi biricik kadim kültürleri.

Zaman hızla akıyor. Hızla bu akışı gözden geçirmemiz ve sık sık duraklar eklememiz gerek. Dört mevsimi ayrı, daha yönetilebilir parçalara ve sonra o parçaları daha özel detaylarda parçalara böldüğünüzde, durup düşünmek için zamanınız olur.

Yakın fiziksel çevremize ve tabiata daha dikkatli bir şekilde bakarız.

“Eşi benzeri görülmemiş küresel belirsizlik zamanında, mücadelemiz dünyamızla barışçıl bir şekilde bir arada yaşamayı ön plana çıkaran sürdürülebilir yaşam paradigmaları bulmaktır.” diye anlatıyor bir Japon blog yazarı.

Gezegendeki yolculuğumuzu yeniden kalibre etmek, yavaşlamak, doğanın ritmine uymak için, daha kısa kutlama duraklarına ve kesinlikle “İlk şeftali çiçekleri mevsimi” gibi ek, mikro mevsimlere ihtiyacımız var.