Algoritma ile dans: İçerik mi insan mı?

Derya Sağlık

Derya Sağlık

Tüm Yazıları

Instagram, TikTok, YouTube… Sosyal medya platformları, yalnızca içeriklerin değil, aynı zamanda davranışların da algoritmalar tarafından yönlendirildiği dijital sahnelere dönüştü. Bir içeriğin viral olup olmayacağını belirleyen artık sadece yaratıcı fikir değil; platformun algoritmasıyla ne kadar “uyumlu” olduğu.

Algoritma Ne İster?

2024 yılında Hootsuite ve HubSpot tarafından yayımlanan sosyal medya raporları, Instagram algoritmasının en çok etkileşimi alan içerikleri öne çıkardığını, bu etkileşimin %72 oranında ilk 3 saniyede oluşan kullanıcı tepkisine bağlı olduğunu gösteriyor. Bu da, içerik üreticilerini saniyeler içinde dikkat çekecek “vurucu” girişler yapmaya zorluyor.

TikTok'un 2023'teki içerik öneri sistemine dair yayınladığı teknik doküman, izleme süresi ve paylaşılma oranının, öneri algoritmalarında %85’lik bir ağırlığa sahip olduğunu ortaya koyuyor.

Yani içerik, sadece anlamlı değil; hızlı tüketilebilir, algoritmaya uygun ve tekrar edilebilir olmak zorunda. Ancak bu durum, içerik üretiminin odağını insandan uzaklaştırarak sayılara, grafiklere, yapay popülerliğe taşıyor.

Peki İnsan Nerede?

The New School of Media Studies tarafından yapılan 2022 tarihli bir araştırma, kullanıcıların %68’inin algoritma odaklı içerikleri tanıdığını ve zamanla bu içeriklerden sıkıldığını gösteriyor. Araştırmaya katılanların %54’ü, özgün ve insani hikayeleri daha değerli bulduklarını söylüyor.

Yani algoritmaların gücü tartışmasız; ancak insanlar hâlâ kendilerine benzeyen sesleri arıyor. Hikayeyi anlatan kişi, içeriğin samimiyeti, mizahı, duygusu—bunlar sayılara indirgenemeyen, ama en çok bağ kurulan unsurlar.

İçerik Üreticileri İçin Denge Zamanı

İçerik üreticilerinin ve markaların artık yeni bir beceri kazanması gerekiyor: “Algoritmayla dans ederken kendi ritmini kaybetmemek.”

Bu, hem analiz verilerini okumayı hem de içeriğin merkezine insanı koymayı gerektiriyor.

İçerik üretiminde bazı denge ipuçları:

  • Veriye güvenin ama yaratıcı sezgilerinizi bastırmayın.
  • Trendleri takip edin ama özünüzden şaşmayın.
  • Performansı analiz edin ama başarıyı sadece sayılarla ölçmeyin.
  • Her içerik algoritmayı değil, insan kalbini de hedeflemeli.

Sonuç Olarak:

Sosyal medya sahnesinde algoritmalar güçlü partnerler. Ama dansı yöneten sizsiniz. Hangi adımla başlayacağınız, ritmi nasıl kuracağınız ve ne zaman duracağınız, sizi izleyenlerin sizi neden takip ettiğini belirler. İçeriği algoritmaya göre değil, insana göre üretenler kazanmaya devam edecek.