Reels'ler tükeniyor mu? Kısa videolarda doygunluk dönemi

Biliyor musunuz, bir süredir Reels’lere bakarken kendimi bir deja-vu döngüsünde yakalıyorum.
Aynı şarkı, aynı geçiş, aynı mimik… “Bunu daha önce izledim” hissi çoktan baş köşeye kurulmuş durumda.

Bir ara herkes bolca Reels çekti, biz de markalar için her şeyi Reels’e uyarladık. Çünkü algoritma istiyordu, biz de verdik. Ama işte, bir noktada hem biz hem izleyici yoruldu.

Bunları Sadece Ben mi Fark Ediyorum?

Hangi hesaba girsem:

• “Bu hafta şu trende katıldınız mı?”
• “Şu müzikle içerik yapmazsak görünmeyeceğiz.”

Evet, bir dönem böyleydi. Ama artık herkes aynı sesi kullanınca içerikler birbirine karışıyor. Bir noktada “Bu markanın içeriği mi, yoksa başka birinin mi?” diye sorar oldum.

Farklılaşma Şart

Benim kendi gözlemim:

• Herkesin yaptığı şeyi yapınca sıradanlaşıyorsun.
• Az video paylaşsan da kendine özgü bir şey yapınca daha çok dikkat çekiyorsun.
• Komik ya da eğlenceli olmak şart değil, samimi olmak yeter.

Hatta bazen ekibe şunu söylüyorum:

“Tamam, trend güzel ama bizim markanın olayı bu mu? Değilse boşuna çekmeyelim.”

2025 İçin Küçük Önerilerim

• Trend peşinde koşma, trend yarat.
• Mini hikâyeler anlat. İnsanlar geçiş efektine değil, hikâyeye tepki veriyor.
• Haftada bir gün ‘deneme günü’ yap. Ekibinle deli gibi fikir üret, en komik/garip olanı seç.
• Samimiyet her zaman kazanır.

Benim naçizane fikrim: Reels bitmedi, ama klişeleşti.
Belki de artık “trend” değil “bizim dilimiz” dediğimiz içeriklere dönmenin zamanı geldi.
Hem bu bizi yormaz, hem de izleyiciyi.