Ata Yetişken

Ata Yetişken

Olimpiyata giden yol artık buzdan geçiyor!

Furkan Akar ve Denis Örs… Buzda yazılan yeni ve destansı bir spor hikâyesi…Türkiye kış sporlarında artık sadece katılımcı değil yarışan, yarıştığı yerde iz bırakan ve olimpiyat kotası kovalayan bir ülke konumuna yükseldi. ShortTrack branşında yıldızlarımız Furkan Akar ve Denis Örs’ün başlattığı yeni dönem, buz sporlarında geleceğe umutla bakmamızı sağlıyor.Türkiye’nin spor tarihinde kış sporları uzun yıllar boyunca gölgede kalmış bir alan olarak görüldü. Ancak bu tablo son yıllarda hızla değişiyor. Buz pateni, shorttrack, artistik paten, curling ve hokey gibi branşlarda atılan adımlar, Türkiye’yi bu alanda yeni bir geleceğe taşıyor. Özellikle ShortTrack (Sürat Pateni) branşında yaşanan gelişme Türkiye’nin olimpik spor yolculuğunda bir dönüm noktası niteliği taşıyor.

Genç sporcular Furkan Akar ve Denis Örs, dünya kupalarında aldıkları sonuçlar, finallere kalmaları ve topladıkları puanlarla Türkiye’nin buz üzerindeki kaderini değiştirdi. Bugün onların isimleri sadece spor camiasında değil geniş bir kitle tarafından biliniyor ve gururla da anılıyor.Bu başarılar yalnızca iki sporcunun kişisel hikâyesi değil, sabırla örülmüş bir spor politikasının, güçlü bir federasyon yapılanmasının ve teknik ekiplerin görünmeyen emeğinin bir sonucudur.

Yazının Devamı

Buz üstünde sessizliğe mahkûm bir şehir!

Kocaeli’de spora dair ne konuşulsa, hangi organizasyon yapılsa mutlaka aynı cümleyi duyarız… -Kocaeli, sporun başkenti-Gerçekten öyle mi?Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Uluslararası Kocaeli Spor Tarihi Sempozyumu sona erdi.Futbol var, basketbol var, voleybol var, dağcılık var, bisiklet var, motor sporları var, su sporları var…Peki ya buz pateni sporları?YOK!Hem de koca şehirde iki adet olimpik ölçülerde buz pisti varken...

Kocaeli, buz pateninde Türkiye’de iki tesise sahip birkaç şehirden biri.Şirintepe Buz Pisti Büyükşehir Belediyesi’ne ait, işletmesi İl Spor Müdürlüğü’nde…Kulüpler var, sporcular var, antrenörler var…

Yazının Devamı

Buzda mücadele var koltukta ise sessizlik! Kendinize gelin beyler!

ShortTrack Milli Takımımız olimpiyat kotası mücadelesinden tarihî bir performansla döndü.

Ama alkış yok, teşekkür yok, destek yok!

Sporcular buzda ter dökerken, federasyon koltuğunda sessiz kalıyor.

Yazının Devamı

İnsanla değer kazanan makam! İşte Gökhan Özdemir tam da böyle bir başkandı!

Ankara ziyaretlerim benim için daima özel bir anlam taşır. Ankara’ya gittiğimde muhakkak uğradığım yerler vardır. Bu sefer de önce “Abim” diyeceğim, sonra dostum, ama her şeyden öte bende daima “Efsane Başkan” olarak yer etmiş olan Gökhan Özdemir Başkanımın kapısını çaldım.Aslında biliyorsunuz, Ankara’ya gideceğim ve sosyal medya kullanmayacağım diye düşünsem de bu benim için imkânsız olurdu. Çünkü eğer öğrenir de uğramazsam gönlüme sığmazdı. Onun yeri bende her zaman ayrıdır.Başkanımla en son iki yıl kadar önce yüz yüze görüşmüştük ancak araya ne kadar mesafe girerse girsin mutlaka bir şekilde arar, hatırını sorarım. Bazen görüşmelerimiz aksasa da o boşluğu hissettiğinde o beni arar. Çünkü biliriz ki aramızdaki bağ dostluktan öte, buz sporlarının paylaştığı büyük bir aile bağıdır.Federasyonu devrettiği günden beri mental olarak çok daha iyi olduğunu söylese de ben bilirim ki aklının bir köşesi hâlâ sporcularındadır. Kolay değil… Yıllarını buz patenine adamış bir insan. Önce bir veli olarak, sonra idareci, ardından yönetici ve nihayetinde federasyon başkanı olarak bu camiaya hizmet etti. Ama öylesine değil; hakkını vererek, mesaisini işinden, eşinden hatta çocuklarından bile esirgeyerek, gecesini gündüzüne katarak… Belki günde 20 saat… Kısacası Efsane Başkan sadece buz pateni için nefes aldı.Burada sizinle belki çoğunuzun bilmediği bir anımı paylaşmak istiyorum. 2014 yılında Gökhan başkanımızın karşısındaki ekipteydim. Yani anlayacağınız, o dönem rakiptik. Buna rağmen 2018’de bana yönetiminde yer açtı. İşte o gün, onun büyüklüğünü bir kez daha gördüm. Çünkü başarılı bir iş insanı olarak kabiliyetleri, meziyetli insanları çok iyi analiz eder; kişisel değil, liyakati ön planda tutardı. Bugünlerde pek göremediğimiz bu yaklaşım, onun yönetimdeki herkese kazandırdığı en büyük dersti. Bunun semeresini de hep birlikte gördük… İlk defa shorttrack branşında olimpiyat kotası aldık. Yetmedi, Cumhuriyet tarihinde ilk kez kış olimpiyatlarında sporcumuz 6. oldu.Belki yazılmasını istemez ama ben bilinmesini isterim…O hiçbir zaman federasyonun imkânlarını kullanmadı. Gittiği her yere kendi imkânlarıyla gitti. Hatta federasyon başkanlarına tahsis edilen aracı “Benim aracım var” diyerek bakanlığa iade etti. Yine kimse inanmaz ama olimpiyatlara kota almış bir başkan olarak kendi hakkı olan akreditasyonu “Sporcuların benden çok –Fizyoterapiste- ihtiyacı var” diyerek hakkını fizyoterapiste verdi. İşte “Koltuğa değer katan insan” sözünün karşılığıdır bu davranış.Onu tekrar gördüğümde çok enerjik, çok keyifliydi. Yolda -Spor konuşmayacağım, çocuklardan, hayattan bahsedeceğiz- diye kendime söz vermiştim… Ama ne arar… Tabii ki konu döndü dolaştı spora ve olimpiyatlara geldi. Ben de biraz üstü kapalı, biraz da ağzımdan kaçırarak son durumları anlattım. Suratının düştüğünü, yüreğinin hâlâ camiada attığını hissettim. 2026 için çok büyük projeler yapmıştı… Figür pateninde, erkeklerde kapısından dönen bir sporcumuz, Junior kadınlarda gelecek vaat eden sporcumuz, buz dansında yine başarılı bir çiftimiz vardı. “Çok emek verdik” dedi. “Belki bu yönetim bazı yanlışları görür ve düzeltir.” Ama her cümlesinde camiayı halâ özlediğini sezdim. Bana da “bütün camiaya sevgilerimi, selamlarımı ilet” dedi. Özellikle shorttrack sporcularına başarılar diledi; olimpiyat müjdesiyle geleceklerine inandığını söyledi.Sabahın erken saatlerinde başlayan Ankara ziyaretim, gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürdü. Yorucuydu belki ama benim için tarifsiz bir mutluluktu. Dostlarımla, sevdiğim insanlarla, sporun kalbiyle yeniden buluşmak; fikirlerini almak, sohbet etmek bana çok şey kattı.Ve bir kez daha anladım: Bazı insanlar makamla değil, makam onlarla birlikte değer kazanır. İşte benim için Gökhan Özdemir Başkanım tam da böyle bir insandır.Kendilerine en samimi dileklerimle Allah sağlık afiyet versin inşallah.

Yazının Devamı

Tanju Bağırgan… Yaşayan bir spor kütüphanesi!

Hafta başında gerçekleştirdiğim Ankara ziyaretimde ilk durağım, belki çoğunuzun adını ilk kez duyacağı ama spor dünyamız için son derece kıymetli bir isim olan Tanju Bağırgan oldu. Spor bilimleri alanında yıllardır üreten, yazan, araştıran ve neredeyse her branşa dokunan eserleriyle tanınan bir akademisyen, araştırmacı ve yazar…Bizim tanışıklığımız aslında yeni değil. Yanılmıyorsam 2010 ya da 2011 yıllarında Kocaeli Üniversitesi’nde düzenlenen Curling Antrenör Kursu’nda temas kurmuştuk. O dönemde açılan bir spor kitapları sergisinde, iki kitabını edinmiş ve kısa da olsa tanışma fırsatı bulmuştum. Yıllar sonra yollarımız tekrar kesişti. Bu kez sporun farklı boyutları üzerine saatler süren telefon sohbetleri yaptık. Konuştukça daha çok konuşasınız geliyor; çünkü sporun her yönünü kapsayan nadir bir bakış açısına sahip.

TANDOĞAN’DA BİR SPOR YAYINEVİ VE KİTABEVİ

Yazının Devamı

3 maymun!

Nokta Gazetesi’nin değerli okurları

Hani hepimizin bildiği o “3 maymun” vardır ya; görmedim, duymadım, konuşmadım…

Ben buna bir tane daha ekledim: “YAZMADIM.”

Yazının Devamı

Buz üstünde Einstein gerçeği! Aynı şeyleri yapmak ve farklı sonuç beklemek!

Buz üstünde kaybolan yıllar...

Türkiye Buz Pateni Federasyonu’nun, adında da yazdığı gibi bu ülkenin “Buz Pateniyle” olan geçmişi yarım asrı aşkındır.

Ancak resmi olarak 2006’da kurulan federasyonun olimpiyat serüveni ne yazık ki inişli çıkışlı bir seyir izledi.

Yazının Devamı

Buz üstünde gerçeklerle yüzleşmek!

Türkiye Buz Pateni Federasyonu üzerine yaptığım eleştirel paylaşımlar kamuoyunda farklı şekillerde algılanıyor.

Bir kesim, bu paylaşımları yapıcı ve yerinde bulurken, bir kesim ise seçim sonuçlarının doğurduğu bir kırgınlık ya da kişisel hırs olarak değerlendiriyor.

Oysa benim derdim kişilerle değil, bu sporun geleceğiyle ilgilidir.

Yazının Devamı

Sen neymişsin be abi!

Mazhar Fuat Özkan… Ülkemizin en modern, en yaratıcı, en sevilen pop müzik grubuydu. Her albümü başlı başına bir şaheserdi. Başlığı onların bir şarkısından esinlenerek attım.Sen neymişsin be abi…

“Peki, peki anladık… Her şeyden sen anlarsın. Peki, peki anladık… Her şeyi sen bilirsin. Sen neymişsin be abi!Bu satırları neden yazdığımı merak ediyorsunuz değil mi? Anlatayım…Geçtiğimiz gün Türkiye Buz Pateni Federasyonu’nun Erzurum’da düzenleyeceğini duyurduğu hakem kursu üzerine birkaç dostla sohbet ettik. Sohbet sırasında, zamanında böyle bir kursa katıldığımı, hatta başarılı bir şekilde tamamladığımı anlattım. Bir anımı da paylaşmadan edemedim…

Yazının Devamı

Sıcak günlerde, soğuk duş gibi gerçekler!

Sevgili Nokta Gazetesi okurlarım…Yaz aylarının sıcak günlerinde sizlerle paylaşacağım bazı gerçekler, buz gibi etkiler yaratabilir.Takip edenleriniz biliyor… 2026 Milano-Cortina Kış Olimpiyatları’na artık sayılı zaman kaldı. Ancak Türkiye’de kış sporları federasyonlarının çalışmalarına baktığımda, sessizlik ve belirsizlik hakim.Oysa dünya sahnesindeki benzer federasyonlar, hedeflerini, kamplarını, kadrolarını ve stratejilerini açıkça paylaşıyorlar. Sporcularına güveniyorlar, sistemlerine inanıyorlar ve motivasyonları yüksek. Bizde ise bu şeffaflık yok, özellikle bazı branşlar için.Figür Pateni ve Buz Dansında sessizliğin nedeni ne?Ne figür pateninden sporcu isimleri duyuyoruz, ne de buz dansı branşıyla ilgili somut bir kamp çalışması haberimiz oluyor.Sadece biz değil, ilgili çevreler de biliyor ki artık çok geç. Yatırım yapılmamış, sistem kurulmamış ve hedef belirlenmemiş!Şimdi eğer bu branşlara yatırım yapılmaya başlanırsa, başarısızlık durumunda, bütçeler sorgulanacak; başarı gelirse ise sessiz sedasız “İyi hazırlandık” denecek. Bu ne adil ne de şeffaf bir yöntem.

Şimdi asıl meseleye gelmek istiyorum… ShortTrack.Türkiye Buz Pateni Federasyonu’nun en başarılı branşı. 2022 Pekin Kış Olimpiyatları’na kota alan tek branş.Bu başarı nasıl geldi biliyor musunuz ?2018 yılında Sayın Gökhan Özdemir’in Başkan seçildiği federasyon yönetiminde yer aldım.İlk toplantıda şunu söyledim:“Olimpiyata gitmek istiyorum, desteklerseniz ShortTrack’ta bunu başarabiliriz”Evet, kişisel bir iddiaydı ama arkasında bilgi, deneyim ve plan vardı. Başkanım inandı, yönetim kurulu destek verdi, ekip çalıştı ve sonuç geldi.Tarihimizde ilk kez Shorttrack branşında olimpiyat kotası alındı ve sporcumuz olimpiyat altıncısı oldu.Bugün ShortTrack kime emanet?Şimdi soruyorum: Bu kadar başarılı bir branş nasıl olur da sahipsiz kalır?Sporcular Kazakistan’a olimpiyat öncesi kampa gidiyor ama başlarında tek bir idareci yok!2014’ten beri söylediğim şey değişmedi:“Takım lideri, olmazsa olmazdır”Ama görüyoruz ki, Türkiye'deki kamplara “Kamp müdürü” sıfatıyla yönetici gönderilirken,yurtdışı kamplarına kimse gönderilmiyor.İnsan sormadan edemiyor:Kanada’da kamp olsa yönetici gider miydi?

Yazının Devamı

Amaç ne? Sporu geliştirmek mi? Delege kazanmak mı?

Türkiye Buz Pateni Federasyonu, 2025 - 2026 sezonunda uygulanacak kulüp akreditasyon ücretlerini belirledi. Sporu tabana yaymak, sağlıklı bir spor kültürü oluşturmak federasyonların asli görevlerinden biri değil mi?Ancak açıklanan 110.830,00 TL’lik kulüp akreditasyon ücreti bu amacın ne kadar gerisinde kaldığımızı bir kez daha gözler önüne serdi.Bursa, Tekirdağ, Kars, Samsun ve Gebze gibi yerlerde yeni açılan buz sahaları büyük umutlarla hayata geçirilmişti. Ancak bu ağır maliyet, daha buza adım atmadan kulüplerin kapanmasına neden olacak gibi görünüyor. Toparlamak gerekirse bu illerde spor kültürü filizlenemeden kurutuluyor.Sadece bu iller değil... Erzurum, Ankara ve Kocaeli gibi daha köklü geçmişi olan ama buz sporlarında henüz gelişmekte olan şehirlerdeki kulüpler de aynı yükün altında eziliyor.Peki sormak gerekmez mi?Şunu sormak lazım… Amacımız gerçekten sporcu yetiştirmek mi, yoksa sadece sistemde varmış gibi görünmek mi?Diğer illerdeki köklü kulüplerin adı altında lisans çıkartılan sporcularla sistemin açığını kapatmaya çalışmak, günü kurtarır belki ama yarını inşa edemez.Federasyonlar yüksek akreditasyon ücretleriyle yeni kulüpleri, daha doğmadan boğarken, sporun tabana yayılmasını nasıl sağlayacak?Bu noktada spor camiası sessizliğini bozmalı. Çünkü spor; aidatla, evrakla, bürokrasiyle değil, emekle ve fırsatla gelişir!Soru basit ama hayatiSistemi korumak mı, sporu büyütmek mi?Kararı sporun gerçek sahipleri verecek…Kulüpler, antrenörler, veliler ve sporcular...Bazı branşlar için ücretler adeta el yakıyor. İşte federasyonlara göre 2025 yılı kulüp akreditasyon ücretleri:

• Türkiye Buz Pateni Federasyonu: Yeni kulüpler için 77.000 TL, her branş için +1.285 TL vize ücreti.• Türkiye Kürek Federasyonu: 22.000 TL yıllık akreditasyon, yeni kulüpler için tescil ücreti 96.000 TL.• Türkiye Kano Federasyonu: Branş başına 3.000 TL.• Türkiye Okçuluk Federasyonu: Kulüp başına 2.500 TL.• Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu: Branş başına 1.000 TL.• Bu yıl için yüzde 40 zam yapın…

Yeni açılan buz sahalarıyla umutlanan Bursa, Samsun, Kars, Gebze ve Tekirdağ’daki kulüpler, daha sporcularını yetiştirmeden bu yüksek ücretlerle yüzleşmek zorunda. Gelişmekte olan Erzurum, Ankara ve Kocaeli gibi şehirlerdeki kulüpler de aynı yükü taşıyor.Bu tablo şu soruyu gündeme getiriyor…"Federasyonlar spor mu geliştiriyor, yoksa kulüpleri mi eliyor?"

Yazının Devamı

Buz pateninde bir branşın sessiz çığlığı!

Değerli Nokta Gazetesi okurlarımız… Bu yazımda sizlere Buz Pateni branşında neler yapıldığını, nelerin yapılmakta olduğunu ve en önemlisi nelerin yapılması gerektiğini anlatmak istiyorum.2024-2025 sezonunun sonuna gelmiş bulunuyoruz. Türkiye Buz Pateni Federasyonu bu sezon için planladığı tüm faaliyetleri tamamladı. Fakat şimdi çok daha önemli bir dönem başlıyor. Olimpiyatlara katılım için kritik olan son 3-4 aya giriyoruz.Ancak bu sürece girerken ne yazık ki üzücü bir haberle sarsıldık. Olimpiyatlar için umut vadeden buz dansı sporcularımız Berk Akalın ve Katarina Delcamp aktif sporculuk kariyerlerini noktaladıklarını duyurdu. Kendilerine yeni yolculuklarında başarılar diliyorum.Bu gelişme, son yıllarda sıkça karşılaştığımız bir durumun yeni bir örneği oldu. 2022 yılında göreve gelen federasyon yönetimi, geçen sürede artistik patende birçok değerli sporcuyu kaybetti. Başarılı sporcuların birer birer pistten ayrılması, daha doğrusu uzaklaştırılması, camiamız adına büyük kayıptır.Geçen hafta sosyal medyada duyurduğum gibi, artistik buz pateniyle ilgili detaylı analizimi bu yazımda bazı başlıklar altında kısaca değinmek istiyorum.

2022 yılında göreve gelen federasyon, bu güçlü sloganla yola çıktı. Peki geçen sürede artistik patende neler yapıldı?Federasyon elbette bazı rutin görevleri yerine getirdi… İl ve ulusal yarışmalar düzenlendi, uluslararası turnuvalara katılım sağlandı, hakem ve antrenör seminerleri yapıldı. Bunlar yapılması gereken işlerdi ve yapıldı, teşekkür ederiz.Ancak başarıyı soracak olursanız, elle tutulur, uluslararası düzeyde büyük bir sonuç henüz göremedik.Evet, sporcu ve kulüp sayısı arttı. Evet, bazı küçük çaplı uluslararası yarışmalarda madalyalar kazanıldı.Ama bunlar gerçekten sporda ilerlemeyi gösteren veriler mi?

Yazının Devamı

Buz Pateni Federasyonu son 3 yılda ne yaptı?

Sevgili takipçilerim…Buz pateninde olimpiyat sezonuna girmiş bulunuyoruz. Olimpiyatlara nasıl katılacağımızı konuşmadan önce Türkiye Buz Pateni Federasyonu’nun geride kalan 3 yılının bir değerlendirmesini yapmak istiyorum.Geçmiş dönemde Federasyon Başkanımız Sayın Gökhan Özdemir her sezon sonunda yapılan faaliyetleri sosyal medya aracılığıyla camiaya duyururdu. Bu geleneği devam ettirerek sizlere branş branş 3 yıllık genel bir tablo sunarken yapılması gerekenleri de sıralıyorum.

Son 3 yılda ne yazık ki altyapıdan yeni sporcu yetiştiremedik. Mevcut sporculardan da beklenen başarıyı göremedik. Bunun temel sebebi üst düzey sporcuları hazırlayabilecek nitelikte bir teknik ekibin bulunmaması ve federasyon yönetiminin eksik ya da hatalı bilgilendirmelerle gerekli önlemleri zamanında alamamasıdır.

Yazının Devamı

Lansmanı çok merak ediyorum

Başarının olduğu yerde herkes olmak ister.

Esas olan Kocaelispor'u amatörde, çok zor günlerinde destekleyen sporcularına ve taraftarına inanan yöneticileri bir daha tebrik ediyorum.

Cuma akşamı Kocaeli Ticaret Odası'nda gerçekleşecek olan Emeğin Rengi Yeşil Siyah lansmanı bu anlamda çok değerli.

Yazının Devamı

Curling ve Floor Curling branşlarının Türkiye’deki yolculuğu

Öncelikle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı ve Kocaelispor’umuzun şampiyonluğunu kutlayarak sözlerime başlıyor, İstanbul depremi için de hepimize geçmiş olsun dileklerimi gönderiyorum.

Floor Curling sporunun Türkiye’de ilk defa tanıtılması ve oynanması için 2015-2018 yılları arasında yürüttüğüm çalışmaların karşılık bulduğunu görmek, bu alanda attığım adımların boşa gitmediğini görmek açısından beni son derece mutlu ediyor.

Yazının Devamı

Buz sporları ARIZA veriyor!

Değerli Nokta Gazetesi okurlarım…Buz Pateni branşı ile ilgili bazı haberler vermek istiyorum.Son süreçte çok önemli yarışmalar oldu. Hem ulusal, hem de uluslararası şampiyonaları yakından takip ettim.Devam eden süreçte birkaç yarışma daha var ama bizim için çok önemli yarışmalar sona erdi ve sadece ulusal yarışmalar kaldı.Çok kısa bir şey yazacak olursam, bu spor yani Buz Pateni S.O.S veriyor diyebilirim.Birilerinin artık bu arızaları görmesi, bilmesi gerekir. Türkiye Buz Pateni Federasyonu yönetiminde kıymetli ve bilgili spor insanlarının olduğunu biliyorum. Anlaşılan o ki danışmanları, teknik heyetleri doğru bilgilendirmiyorlar veya bazı sonuçları gizliyorlar. Biraz daha ileriye gideyim, çok yanlış kararlar veriliyor. O zaman eski bir idareci olarak biraz da teknik bilgime dayanarak bu bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum.Olimpik branşlarımızdan başlayalım…

BUZ DANSI

Yazının Devamı

İşte size ülkemiz shorttrack branşı için iz bırakan iki isim

Sevgili takipçilerim…Hepinizin bildiği gibi geçtiğimiz haftalarda Shorttrack branşının ülkemizdeki gelişimi ile ilgili kısa bir yazı yazmıştım. Şimdi ise Türkiye’de Shorttrackt sporuna iz bırakanları yazacağım. 2016 Temmuz ayında eşim ile birlikte İtalyan Alplerine turistik bir geziye çıktık.Kaldığımız otelin sahibi ile shorttrack ve curling hakkında konuşurken onların bölgesinde kayak sporunun çok daha yoğun yapıldığını anlatmıştı. Fakat çok küçük bir köy olan bu yerden dünya şampiyonunun çıktığını söylerken çok gurur duyduğunu belirtti, bölgesinin de bu başarıdan ötürü dünyadaki kayak severlerin ilgisini çektiğini, ülkesine turizm anlamında katkı verdiğini anlatmıştı. Bu sebepten dolayı hem ülkemde hem de şehrim Kocaeli’de bu branşı anlatabildiğim, tanıtabildiğim kadarı ile paylaşım yapmak istiyorum. Özellikle “Spor Kenti Kocaeli” dediğimiz şehrimizde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne ve Başkanımız Doç. Dr. Tahir Büyükakın beyin bu branşa destek vermesi çok önemlidir. Kocaeli’de 2 adet olimpik ölçülerde sahamız olduğu düşünülürse bu branşa destek olmak için Spor İl Müdürlüğü ve Türkiye Buz Pateni Federasyonu ile iş birliği içinde çalışılmalıdır.Kaldı ki Türkiye Buz Pateni Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Serhan Çatal, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Park Genel Müdürü. Dolayısıyla shorttrack için belediyenin spor kulübüne bu branşı aktif olarak açılmasına ön ayak olmalıdır. İlerleyen zaman bu konuyu daha detaylı bir şekilde paylaşacağım.Dediğim gibi… Türkiye’de shorttrack branşında iz bırakanları yazmak istiyorum. Daha önce de yazdığım gibi, shorttrack 2008 yılında ülkemizde çalışmalarına başladı. İlk eğitimini veren Ivan Pandov namı değer (Şefe) Türkiye’den birkaç sporcuya ve hocalarımıza shorttrack sporunun alt yapı çalışmalarını gösterdi. Sonrasında çok kısa bir dönem Çinli antrenör görev yaptı, Universiad 2011’den sonra ülkesine geri döndü. İlk izi bırakan İvan Pandov daha sonra tekrar Shorttrack Milli Takımı’nın başında görevlendirildi. İlk sporcularımızın ve dolayısıyla da shorttrack sporunun gelişmesinde ülkemizde iz bırakan isim Ivan Pandov (Şefe) oldu. Sonrasında kısa aralıklarla hocalar görev yaptı. Bizim yönetim olarak göreve geldiğimizden sonra Shorttrack Milli Takımı’nın başında görev verdiğimiz akademisyen ve Shorttrack Antrenörü Anna Lukanova iz bırakan bir diğer isim oldu. Artık 2. ve 3. jenerasyon sporun içinde sporu öğrenmiş ve bu branşa müsaitti. Anna hoca gelir gelmez bilimi ve branşa özel antrenman teknikleri ile shorttrack için bir çığır açmıştı. Ağırlık çalışmaları ve en önemlisi bisiklet antrenmanları başlamıştı. Sporcularımızın uluslararası yarışlarda kendilerine olan öz güvenleri gelişiyordu. Pandemiye rağmen sporcularına uzaktan teknolojiyi ve bilimi kullanarak antrenmanlarına devam ediyordu. Shorttrack branşı ülkemizde başladığı günden beri içinde olan biri olarak 2 Bulgaristan kökenli hocamızı Ivan Pandov (Şefe) ve Anna Lukanovay’ı iz bırakanlar olarak sizlerle paylaşıyorum. Şimdi hepiniz soruyorsunuz mevcut hoca için bir şey yazmadığımı…İz bırakması için bırakması gerekmez mi?

Yazının Devamı

EYOF 2025 Bakuriani’de büyük başarı!

Sevgili takipçilerim…

Geçtiğimiz hafta Buz Pateni ve Shorttrack için çok faaliyetli ve çok hareketli geçti.

Doğuda EYOF 2025 Gürcistan, batıda Shorttrack World Tour 6 İtalya ve Kocaeli’de de Shorttrack Federasyon Kupası 3-4 yapılıyordu.

Yazının Devamı

Shorttrack Türkiye Kupası yarışları BAŞLIYOOOR!

Sevgili takipçilerim…

Perşembe günü başlayacak olan Shorttrack (Kısa Mesafe Sürat Pateni) Türkiye Kupası 3-4 yarışları 3 Ferdi bölge- 47 Kulüp- 179 Sporcunun katılımı ile Şirintepe Buz Pateni sahasında büyük heyecanlara ev sahipliği yapacak.

Kupada 13-14 Şubat tarihlerinde kadınlar, erkekler, junior C ve junior D kategorilerinde, 15-16 Şubat tarihlerinde ise junior E, junior F ve junior G kategorilerinde yarışlar gerçekleştirilecek.

Yazının Devamı

Türkiye’deki shorttrack branşının gelişim sürecine bakalım mı?

Sevgili takipçilerim…Bu yazımda kısa bir yolculuğa çıkarak Türkiye’deki shorttrack branşının gelişim sürecine ışık tutmak istiyorum. Hepinizin bildiği gibi, shorttrack branşı Türkiye’de 2008 yılında temelleri atılıp, 2009 yılında aktif çalışmalara başlanmıştır. O dönemde Federasyon Başkanı Sayın Fahrettin Kandemir ve branş sorumlusu Sayın Ercüment Yıldırım, bu spora büyük emek harcamışlardı. Ancak o zamanlar, shorttrack, ülkemiz için oldukça yabancı bir spor dalıydı ve bu branş hakkında pek çok kişi yeterli bilgiye sahip değildi.2011 yılında Erzurum’da düzenlenen Üniversiad yarışları, sporcularımızın uluslararası platformda ülkemizi temsil etmesi açısından önemli bir adım oldu. Ancak o dönemde beklenen başarıyı elde edemedik. Yine de zamanla, yavaş yavaş bir gelişim süreci başladı. 2018 yılında gerçekleştirilen federasyon seçimlerinin ardından yeni yönetim göreve gelirken, gelişim ivmesi hız kazandı. Bu süreçte, başından itibaren sporcularımızın yanında olan Genel Sekreterimiz Sayın Nur Kohler’ın özverili çalışmaları dikkat çekti.

Kendisi, bu branşa kendini vakfetmiş ve enerjisini bu alanda harcamıştır. Bazıları, Figür Pateni ve Senkronize branşları için de büyük çaba sarf ettiğini bilirler. Ayrıca Nur Hanım’ın eşi, bizlerin ve sporcularımızın eniştesi, Sevgili Daniel Kohler’in branşımızın gelişimine katkıları da büyük önem taşımaktadır. Daniel Kohler, sporu iyi tanıyan biri olarak, dünya ile olan bağlantıları sayesinde shorttrack branşının ülkemiz adına uluslararası alandaki başarısını artırmak için önemli adımlar atmıştır.O dönemde federasyon başkanımız Sayın Gökhan Özdemir’in bu çalışmalara verdiği destek de yadsınamaz. Bu bir ekip işiydi. Artık sporu bilen yöneticiler, liyakatli ekiplerle birlikte shorttrack branşında hızlı bir gelişim sağlamıştı. Ancak bazen, tüm taşlar yerine otursa da dış etkenler gelişime ve sürekliliğe engel olabiliyordu. Bu etkenlerin başında ise dünya çapında etkisi hissedilen pandemi geliyordu. Hepinizin hatırlayacağı gibi, dünyada her şey durdu; fakat buna rağmen uzaktan da olsa çalışmalarımıza devam ettik. Gelişim hızımız belki yavaşladı, ancak federasyonumuzun ana hedefi olan olimpiyatlara kota almak için attığımız adımlar sonuç verdi. Hem de shorttrack branşında ilk kez olimpiyat kotası almayı başardık. Furkan Akar, olimpiyatlara shorttrack branşında kota alan ilk sporcu olarak, ülkemizin kış sporlarında en iyi derecesini elde etti ve Olimpiyatlar’da 6. olarak büyük bir gurur yaşattı.Ülkemizde kazanılan her başarı ödüllendirildiği için, yeni bir yönetime görev verildi. Bu yeni yönetim, bizlerden devraldıkları başarılı federasyonu daha da ileriye taşımak için gayret gösteriyorlar. Bu çabaların sonucunu görmek içinse sadece bir yıldan az bir zaman kaldı. Bütün branşlarda olimpiyatlara kota alacak sporcularımıza güveniyoruz. Amacımız, geçmişte elde edilen olimpiyat başarısını daha fazla sporcu ile tekrarlamak ve bunu sürdürülebilir kılmaktır.Bu süreçte tüm sporcularımıza ve yöneticilerimize kolaylıklar diliyorum. Birlikte başarılacak daha çok şey var!

Yazının Devamı

Yeni olimpik sporcumuz aramızda!

Değerli Shorttrack Camiası… Olimpik ruhu yaşatan ve ülkemizi uluslararası platformda temsil edecek yeni sporcularımızın belirlenmesi sürecini büyük bir özen ve titizlikle tamamlamıştık. Bu süreçte sporcularımızın hem bireysel başarıları hem de takım çalışmasına yatkınlıkları detaylı bir şekilde değerlendirilmişti.Sezon başında açıklanan kriterler doğrultusunda yeni sporcular Olimpik kadroya dahil edildi.

1. PERFORMANS VE BAŞARIResmi turnuva ve şampiyonalarda gösterilen bireysel başarılar, ulusal ve uluslararası arenadaki dereceler, düzenli olarak ölçülen performans testlerinde elde edilen sonuçlar.

2. FİZİKSEL VE MENTAL UYGUNLUKSpor dalına uygun fiziksel yeterlilik, zorlu antrenman programlarına uyum sağlayabilme kapasitesi,Mental dayanıklılık ve motivasyon seviyesi.

Yazının Devamı

2025'te daha büyük başarılar için!

Bu yazımı fazla uzun tutmayacağım.Malum… 2024 geride kalıyor ve 2025’in doğuşuna tanıklık ediyoruz. 2024 yılı boyunca figür pateni ve sürat pateninde elde ettiğimiz sonuçlar, sporcularımızın üstün gayretleri, antrenörlerimizin özverili çalışmaları ve tüm camiamızın katkılarıyla mümkün oldu. Alınan bu sonuçlar, hepimizi gururlandırmış ve geleceğe dair umutlarımızı artırmıştır.2025 yılında, bu başarıları daha da ileriye taşımak, ulusal ve uluslararası arenada daha büyük zaferlere imza atmak en önemli hedefimiz olmalıdır. Sporcularımızın özgüvenle yarışacağı, antrenörlerimizin bilgi ve deneyimleriyle sporcularımıza rehberlik edeceği, hakemlerimizin tarafsız ve adil kararlarla katkı sağlayacağı, kulüp yöneticilerimizin ise bu süreçleri en iyi şekilde destekleyeceği bir yıl olmasını diliyorum.Ayrıca, sporcu ailelerimizin desteği ve motivasyonu, çocuklarımızın başarılarında her zaman olduğu gibi 2025'te de büyük bir rol oynayacaktır. Birlikte çalışarak, dayanışmamızı güçlendirerek ve hedeflerimize olan inancımızı koruyarak daha büyük başarılara ulaşacağımıza olan inancım tamdır.Bu vesileyle, tüm sporcularımızın, antrenörlerimizin, hakemlerimizin, kulüp yöneticilerimizin ve sporcu ailelerimizin kısaca bütün spor camiamızın yeni yılını en içten dileklerimle kutlar, sağlık, mutluluk ve başarı dolu bir yıl dilerim.2025, yeni umutlar ve yeni zaferler getirsin!GO TÜRKİYE GO

Yazının Devamı

Olimpiyat yolunda atılması gereken kritik adımlar

Sevgili takipçilerim…

2024 yılının sonlarına yaklaşırken, Shorttrack sezonunda önemli bir dönüm noktasına geldik.

Sporcularımız, Shorttrack Dünya Turu’nun dört yarışmasını tamamladı ve önlerinde iki Dünya Turu ayağı, Avrupa ve dünya şampiyonaları yer alıyor.

Yazının Devamı

HYGGE… Yani basit mutluluğun sırrı…

Sevgili takipçilerim…Nokta Gazetesi’nden bir kez daha iyi günler…Bu hafta yoğun bir “Buz Pateni” programı olmasına rağmen, Viking diyarı Danimarka hakkında birkaç satır yazmak istedim. Belki bazılarınız biliyor… Oğlum ve değerli eşi 3 yıl önce Hans Christian Andersen’nin de doğduğu Odense şehrine yerleşti. Bu vesileyle, Viking diyarı Danimarka'da nasıl bir yaşam var ve mutluluğun formülüne dair ne tür bir yaşam felsefesi benimsendiğini yazmak istedim. Şöyle ki… Geçtiğimiz günlerde 9 gün süren bir Danimarka seyahatim oldu.Danimarka, genellikle “Dünyanın en mutlu ülkesi” olarak anılıyor ve bu durum Birleşmiş Milletler’in mutluluk raporlarıyla da sıkça doğrulanıyor. Peki, bu küçük İskandinav ülkesini bu kadar huzurlu ve yaşanılası kılan konular nedir?

OKUNUŞU HÜGE

Yazının Devamı