SEKA’da üretilen o siyah kartonların sırrı!

Kurulduğu günden kapandığı o kara tarihe kadar İzmit’in gözbebeğiydi SEKA. Nerdeyse yolu SEKA’dan geçmeyen insan yoktu İzmit’te. Ya kendi, ya da bir yakını çalışmıştı. SEKA çalışanlarına bir şeyler satmıştı İzmit esnafı. Sinemasında birbirinden güzel filimler seyredilmişti…

SEKA artık yok, anılarda kalan güzel hatırlardan ibaret artık. Müzemiz var artık onun yerinde, bir nebze olsun yol arkadaşı anılara…

Sadece bir fabrikadan çok daha derin anlama sahip olan SEKA ile ilgili öyle ilginç hikayeler çıkıyor ki bunlar birilerinin mutlaka anlatması lazım. O görevde galiba bu kentte bize düştü.

İşte size SEKA ile ilgili ilginç bir hikaye…

2. Dünya Savaşı tüm hızıyla devam ederken İtalya’nın savaşa girmesiyle daha da güçlenen Almanya, Balkanlara doğru ilerlemeye başladı. Alman ve İtalyan birliklerinin 7 Ekim 1940’ta Romanya’yı işgal etmesi, 28 Ekim’de Yunanistan’a girmesiyle savaş Türkiye’nin sınırına dayandı

Bu gelişmeler sonrasında savaş bölgesine yakın İstanbul, Kırklareli, Edirne, Tekirdağ, Çanakkale ve Kocaeli’yi kapsayan bölgede 20 Kasım 1940 tarihinden itibaren bir ay süreyle sıkıyönetim ilan edildi. Bu olağanüstü hal durumu 20 Aralık 1940 tarihli TBMM kararı ile üç ay daha uzatıldı ve alınan uzatma kararlarıyla savaşın sonuna kadar sürdü.

Savaş tehdidinin artması “Hava Taarruzlarına Karşı Işıkların Söndürülmesi ve Karartılması Nizamnamesi” kapsamında uygulamalar yapılmasını gerekli kıldı. 1 Aralık 1940 akşamından itibaren tüm Türkiye’de karartma uygulaması başladı. Birkaç gün süren uygulama 11 Aralık 1940’ta sonlandırıldı. Işıkların maskelendirilmesi olarak da bilinen karartma muhtemel düşman hava saldırılarında zararı en aza indirmek adına belirlenen pasif korunma tedbirleri arasında sayılıyordu. Karartma sırasında ışık verecek bütün vasıtaların kullanılması yasak olduğu gibi binaların kapı ve pencereleri ışık geçirmeyecek şekilde düzenleniyor, evlerde düşük voltlu ampul kullanıyordu.

Kısa süren ilk uygulamadan birkaç yıl sonra Türkiye’nin Almanya ile ilişkisini kesme kararıyla birlikte 7 Ağustos 1944’te aralarında Kocaeli’nin de bulunduğu 39 il merkezinde tekrar karartma uygulaması başladı. Karar doğrultusunda Kocaeli vilayet yönetimi yayınladığı bir tebliğle 7 Ağustos 1944 tarihinden itibaren ikinci bir emre kadar ışıkların karartılacağını ilan etti. İzmitliler yaşanan gelişmelerden gazeteler yanında radyodan ya da şehrin belirli yerlerindeki hoparlörlerden yapılan anonslar vasıtasıyla haberdar edildi.

İzmitlilerden herhangi bir hava saldırısı durumunda korunmak için yaşadıkları mahallede bir sığınak oluşturması istendi. Sığınaklar hazırlanıncaya kadar her ev halkı kendi bodrum ya da kilerine saklanacaktı. Ağustos 1944’te başlayan ikinci karartma uygulaması Selanik’in Alman işgalinden kurtarılıp tehlikenin sınırlardan tamamen uzaklaşması üzerine 2 Kasım 1944’te sonlandırıldı.

Karartma uygulamasında SEKA Kağıt Fabrikası’nın çok önemli bir görevi vardı. Karatmada kullanılan, kapı ve pencerelerin ışık geçirmeyecek şekilde düzenlenmesi için gerekli olan siyah kâğıt ve kartonu üreten tek fabrikaya SEKA’ydı.

1940’da başlayan ilk uygulamada İzmit Kâğıt Fabrikası resmî daireler için kilosu 45 kuruştan satılmak üzere 10 ton kâğıt imal etmişti. İkinci karartma kararıyla tekrar siyah kâğıt üretmeye başlamış ve yüklü miktarda siyah kâğıt satmıştı. Fakat SEKA’nın ürettiği siyah karton yetersiz kalıyordu.

Bu yüzden başta İstanbul olmak üzere pek çok yerde beyaz kâğıtları siyaha boyamaktan, eldeki kâğıt stoklarını yüksek fiyatla satmaya kadar varan usulsüzlüklerin yapılmasına olanak tanıdı.

Kağıt o dönem başlıca ihtiyaç maddesi olarak adından söz ettirdi. İzmit SEKA Kağıt Fabrikası’da üretilen o siyah kartonların sırrı da böyle.

SON DAKİKA HABERLERİ

Hüseyin DAVUTOĞLU Diğer Yazıları