Savunma Sanayinde Süreç “Sürdürülebilirlik, Verimlilik”
Savunma Sanayinde Süreç “ Sürüdürülebilirlik, verimlilik”
Sürdürülebilirlik için elbette önce verimliliğin üst noktasını yakalamak gerekir. Neyi sürdürmeye çalışacağız? Sürdürmek için çaba sarfettiğimiz süreç verimli olmazsa bu ne işe yarar? Yani her sistemin sürdürülebilirliği olması beklenemez… Demek ki esas olan verimlilik; verimliliği yakalamak gerekiyor… İşte tam bu noktada bizim sormamız gereken soru belki şu olmalı “ savunma sanayinde evet birçok noktayı çözmeyi başardık. Hedef ürünlerin üretimini yerlileşmesini sağladık… Peki bu üretim verimli mi? sürdürülebilir mi? geçtiğimiz yazılarımızda anlattığımız tüm safhalar “İhtiyaç analizi, Tasarım Ar Ge süreci, Prototip imalatı, Test ve sertifikasyon, Seri Üretim, Sanayileşme “ tüm aşamalar bitirildi ürün çıkarıldı…peki verimliliği nasıl ölçeceğiz ? ölçmemiz gerekiyor mu ?
Süreç öyle bir hale geliyor ki verimli olmayan bir üretimi sürdürebilmek mümkün değildir. Neticede esas olan firmaların ayakta kalabilmesi para kazanabilmesi ve üretime devam edebilmesi esası üzerine kurulmuştur. Ürün özelinde konuşalım, irdeleyelim konuyu… Ordumuzun milli piyade tüfeğine ihtiyacı vardı. Bunun için tasarımcılar oturdu dünya üzerindeki mevcut piyade tüfeklerini de analiz ederek bir tüfek tasarımı yaptı.
İşte Türk ordusunun kullandığı MPT-76 piyade tüfeği ile diğer önde gelen orduların kullandığı piyade tüfekleri arasında teknik özellikler açısından karşılaştırmalı bir analiz tablosu:
Bu tabloya göre 4,1 kg ile ağır bir tüfek olarak pazardaki yerini aldı. Bu noktada verimlilik ve pazar içerisinde tercih edilme sürecinin analizi başladı. Başka ordularda bu ağırlık 3,3 Kg civarında iken bizim tasarımınız bu şekilde sürdürülebilir bir noktada olamazdı.
Böylece bizim tasarımız da dünya tüfekleri arsındaki önemli yerini almış oldu. Dünya pazarında yerini alması neden önemli sorusu akla geliyor burada; çünkü bu üretimin sürdürülebilir olması gerekiyor. Türk silahlı kuvvetleri 600 bin personelden oluşuyor yani toplamda 600 bin tüfek üretilmesi halinde bunu üreten bantlar farklı bir üretime yönelecek. Bunu seri ve devamlı olması ne ile sağlanır? Diğer ülkelere bunu üretmek ve satmakla… işte tüm süreçte bunun önemi büyüktür. Verimli imalatın önemli şartı sürekli olmasıdır. Bu şekilde otomasyon ve kalite süreçleri de gelişir, hammadde ve diğer girdiler planlı ve daha ekonomik elde edilir.
Büyük problemlerimizden biri maalesef sipariş miktarları olmuştur bu süreçte çünkü maalesef doğası gereği savunma ürünleri büyük çoğunlukla arge ürünü olduğundan ilk önce küçük miktarlarda üretimler istenmiştir. Bir üretim hattını bir ürüne ayarlayıp, kurgulayıp kısa zaman diliminde değiştirmek hiçbir üretici için istenen bir süreç değildir. Birde bu iş için yatırım gerekiyorsa hepten konu olumsuz mecraya girmiş demektir. Bunları nasıl aştık bu tam bir analiz ve iş planı yönetimi oldu… Tüm alt yüklenici ve tedarikçi envanteri tek noktada paylaşarak ulaşılabilir olması sağlandı, işte bu bizi bu envanterden tüm şirketlerimizin faydalanabileceği bir düzeye getirdi. Tedarikçi geliştirme sistemleri önemli bir süreç halini aldı ve halen devam etmektedir. SAHA İstanbul bunu yani tedarikçi envanteri ile kurumların ihtiyaçlarını eşleştirmeyi mükemmel şekilde yapabilmektedir.
Böylece hem savunma sanayimizin sürecini hem de geçtiğimiz yazıda tarif ettiğimiz savunma envanterimizden MPT'nin özelliklerini paylaşmış olduk. MPT envanterimizde şu anda 125.000 adet civarında bulunmaktadır.