Dilan Polat davası sonuçlandı

Başak Çokan

Başak Çokan

Tüm Yazıları

Kara para aklama ve yasadışı bahis sitelerine destek, vergi kaçırma suçlarından içerideydiler. 10 aylık sürecin sonunda da tutuklu yargılanmak üzere serbest bırakıldılar.

Lüks yaşamları abartılı söylemleri 7/24 tüm hayatlarını sosyal medya üzerinden yaşamaları tepki çekse de diğer taraftan 8,5 milyon takipçi ile de hayatları en çok merak edilen bir aile oldular.

Kurdukları Dilan Polat Güzellik Merkezleri'ne önce kayyum atandı ardından taşınmazların ve arabaların üzerine tedbir konuldu.

Aradan geçen bir yılın sonunda da önce tedbir kalktı ardından da kayyumlar teker teker iş yerlerinin üzerinden elini çekti. Şimdi artık devlet yönetiminde kontrol edilerek işlerine kaldıkları yerden devam edecekler.

Benim de bir gazeteci olarak aklımda birçok soru işareti oluştu.

Polat ailesi tüm suçlardan arınırken o zaman neden cezaevinde kaldılar?

Madem ortada usulsüz hiçbir şey yok ve kayyum bile şirketlerin üzerinden elini çekiyorsa o zaman neden tedbirler konuldu?

Tüm güzellik merkezlerinin üzerinden kayyumlar kalktıysa o zaman neden bu operasyonlar düzenlendi?

Peki şimdi ne olacak?

Ne olacak biliyor musunuz? Polatgil ailesi 2 yılın ardından eski yaşamlarına tekrar dönecekler ki bana göre yaşamlarında eksilen hiçbir şey olmadı hala lüks hayatları devam etmekte ki bu beni hiç ilgilendirmez istedikleri hayatı yaşayabilirler sadece Türkiye'nin gözünün önünde böylesine bir emsal teşkil edecek bir dava varken sonra hepsinden beraat etmelerinin altında yatan sebepleri merak ettim.

Geçtiğimiz günlerde eşinin ağzına tükürerek salatalık fırlatan Polat ailesi bundan önce de Türk milletinin yüzüne tükürerek hakaret ederek paylaşımlar yapardı. Gördüğünüz gibi hiçbir şey değişmedi bugün yüzüne tükürenler diğer taraftan ağzına tükürüyor.

Ama şaşırtıcı olan şey Polat ailesinin hala bu ülkede en çok izlenilen aile olması insanların kayyum kalktı diye camilerde lokma dağıtması hayrına su dağıtmaları gerçekten inanılır gibi değil.
Polat ailesinin psikolojik tedaviye ihtiyacı var derken aslında gözümün önünde halkın bir desteğe ihtiyacı olduğunu fark ettim. Kendi evine ekmek götüremeyenlerin Polat'ın eksilen ekmekleri için ağlayıp gözyaşı döktüğünü görmek korkutucu.

Söyleyecek çok şey var ama kelimelerimi boşuna harcamak istemiyorum.
Çünkü biz ne söylersek söyleyelim bu ülkede mağdur olanın sessizliğe gömülüp mağduru edenin de çığlık attığı bir dünyaya dönüştük. Artık oturup sessizce ülkemin halini izliyorum.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız