Anna Lazareva…
27 yaşında…
Rus asıllı sporcu Kuzeyboru Kadın Voleybol takımının pasör çaprazıydı. An itibari ile 349 sayı ile ligimizin en skorer oyuncusu.
Anna Lazareva…
27 yaşında…
Rus asıllı sporcu Kuzeyboru Kadın Voleybol takımının pasör çaprazıydı. An itibari ile 349 sayı ile ligimizin en skorer oyuncusu.
Fenerbahçe Kadın Voleybol Takımı CEV Kadınlar Şampiyonlar Ligi D Grubu 5. hafta maçında PGE Grot Budowlani Lodz takımı ile Polonya’nın Lodz kentinde karşılaştı.Fenerbahçe ilk seti vermesine karşın maçı 3-1 çevirmeyi başardı ve grup maçlarının bitmesine 1 maç kala çeyrek finali garantiledi. Maça damga vuran olay ise Fenerbahçe’nin başantrenörü Marco Fenoglio’nun yaptığı akıl almaz yanlışlardı.Fenoglio maça Vargas ve Eda’yı yedekte başlattı. 1. sette hiç öne geçemeyen Fenerbahçe seti 25-21 kaybetti. Sarı lacivertliler seti kaybetmesine karşılık aynı altıyla 2. sete başladı. Lodz takımı oyundan biraz düştü ve zor da olsa 2. seti Fenerbahçe almayı başardı. Set oynanırken bir ara reji Kaptan Eda’nın görüntüsünü ekrana verdi, Eda’nın yüzü asık ve endişeliydi. 3. sette Feneglio’nun aklına yanda bekleyen Eda ve Vargas geldi ve İtalyan antrenör ilk altıyı değiştirerek sete Eda ve Vargas. Fenerbahçe bu seti başladı ve rahat bir oyunla 25-13’lük skorla aldı. Sette Vargas ve Eda çok üst düzey bir oyun sergiledi.
Fenoglio son sete takımda 3 değişiklik yaparak başladı. Pasör Bojana Drča, smaçörler Meliha Diken ve Ana Cristina Souza’yı yedeğe aldı, yerine yedek pasör Arelya, Lisa Safranova ve Vasileva-Atanasijević ile başladı. Fenerbahçe son sette 24-19 öndeyken Vargas arka tura geçti, ön turda pasör Arelya, Eda ve 18 yaşındaki Safranova ile 2. hücumda kaldılar. 24-24’e gelen seti Fenerbahçe 26-24’lük skorla zorlanarak aldılar. Burada sevindirici olay maçı alıp yenilgisizlik unvanı ile devam etmek oldu. Üzücü olay ise kriz anlarını yönetemeyen bu antrenör ile Fenerbahçe’nin işi zor. Maçı vermek için her şeyi yaptı. Dediğim gibi maça yanlış başladı. Kriz anlarında oyuncu değiştiremedi, takım kötüye giderken hiçbir müdahalede bulunamadı. Yedekteki oyuncularını diri tutmak iyi fakat Polonya takımı hiç kötü bir takım değildi. İnatçı bir savunması vardı. Kısacası bu maçta yedeklerin deneme zamanı değildi. 4. seti Lodz takımı alsaydı 5. sette Fenerbahçe’nin hali ne olurdu, düşünmek bile istemiyorum.Bir de Fenerbahçe yönetiminde voleybolu bilen menajer ve yöneticiler var. Geçen yılki antrenör Lavarini, Fenerbahçe’yi ülkemizde şampiyon yapmasına rağmen CEV Kupası’nda yapmadığı ikili değişiklik nedeniyle maçı kaybetti ve sezon sonunda da gönderildi. Bu şekilde devam ederse Fenoglio’nun da takımda uzun süre kalabileceğini düşünüyorum. Zaten voleybol çevrelerinin, Fenoglio Fenerbahçe’ye geldiğinde kafalarında soru işaretleri vardı. Fenoglio çalıştırdığı Polonya’daki takımı CEV kupasını 9. bitirmiş, antrenörlüğünün büyük kısmını erkek takımlarını çalıştırarak geçirmiş bir antrenör olarak takımın başına getirilmişti. Bu maç ve birkaç maçta daha gördük ki kriz anlarını yönetmekte zayıf kalıyor, takım kötüye giderken seyircilerle birlikte o da maçı seyrediyor. Bir müdahalede bulunmuyor. Sonuç olarak Fenerbahçe’de tehlike çanları çalıyor. Bir an önce antrenör değerlendirmesinin yapılıp antrenöre gerekli uyarılar yapılmalı ve o şekilde yola devam edilmelidir.Bu haftaki yazımı burada sonlandırırken herkese sporla dolu mutlu günler diliyorum.
Zeren Spor geçen sezon Sultanlar Ligi’nde mücadele eden Çukurova Belediyesi’nin yarışma haklarını devraldı. Başkent Ankara’nın bir kulübü takımımız. Arkasında Enerji, Gemicilik, Medya, Bankacılık gibi sektörlerde faaliyet gösteren Zeren Group var.Kulüp, Mustafa Yiğit Zeren tarafından 2022 yılında Zeren Group Yatırım Holding A.Ş.’nin desteğiyle kuruldu.Sultanlar Ligi’ndeki takımın yanında alt takımı diyebileceğimiz 1. Lig’de de bir takımı mücadelesine devam ediyor.
Zeren Spor, Sultanlar liginin ilk yarısını 8 galibiyet 5 mağlubiyet ile 7. sırada tamamladı. Zeren spor ile ilgili olarak geçen hafta medyada yer alan haberlere göre CEV’in Wild Card’ı (Joker kart) ile önümüzdeki sezon CEV Şampiyonlar Ligi’nde yer alacağı yönünde haberler çıktı. Bu konu ile ilgili CEV ya da Kulüpten resmi bir açıklama yok. Fakat Haberi veren kaynaklar güvenilir kaynaklar. Eğer bu olay doğruysa ortaya çıkabilecek bazı sakıncalardan bahsetmek istiyorum.
17-22 Aralık tarihlerinde Çin'in Hangzhou kentinde 17. kez düzenlenen Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonası geçtiğimiz pazar günü yapılan final maçı ile sona erdi. Bu yıl maalesef takımlarımız bu şampiyonaya katılamadı. Statü gereği her kıtadan 2, toplamda 8 takımın katıldığı şampiyonaya katılan takımlara bakalım.Avrupa’dan, ImocoVolley Conegliano (İtalya) ve VeroVolley Milano (İtalya)Güney Amerika’dan Dentil Praia Clube (Brezilya) ve Gerdau Minas (Brezilya) Asya’dan NEC Red Rockets Kawasaki (Japonya) ve LP Bank NinhBình (Vietnam)Afika’dan Zamalek (Mısır)Ev sahibi Çin’in statüsüyle de Tianjin Bohai Bank takımları katıldı. Çekişmeli geçen maçlar sonucunda İtalyan’dan, bizim Milli Takım Hocamız Daniele Santarelli’nin de antrenörlüğünü yaptığı Imoco Volley Conegliano şampiyon oldu.
NEDEN YOKTUK? Yazıma iki konu üzerinde durarak devam etmek istiyorum… Öncelikle bu şampiyonada biz neden yoktuk?Daha önceki yıllarda voleybolda kulüpler düzeyinde en üst şampiyonaya bazen bir bazen iki takımla katıldık ve dünya şampiyonu da olduk.Vakıfbank, 2013, 2014, 2016, 2017, 2018, 2021 ve 2022 yıllarında toplamda 7 defa bu şampiyonluğu yaşadı. Eczacıbaşı ise 2015 ve 2023 yıllarında bu büyük başarının sahibi oldu. Geçen yıl CEV Kadınlar Şampiyonlar Ligi 8’li finallerine Fenerbahçe, Vakıfbank, Eczacıbaşı takımlarımızla katıldık ve finale kalamadık. Takımlarımızdan Eczacıbaşı yarı finalde Conegliano’ya 3-2 (5. Seti 18-16 kaybetti), Fenerbahçe ise Vero Volley Milano’ya 3-1 kaybetti ve finali iki İtalyan takımı oynadı. Her şeye rağmen yine final oynayabilirdik fakat Fenerbahçe’nin geçen sezon antrenörü olan Stefano Lavarini seti alacakları pozisyonda ikili değişikliği yapmayı unuttuğu için set ve maç gitti. Bu yanlışlık Lavarini’nin de sonunu getirdi ve ligde şampiyon olmasına rağmen sezon sonunda gönderildi.
Yazılarımı genellikle kadın voleybolu üzerine yazıyorum. Fakat bu hafta Efeler Ligi’nin ilk yarı değerlendirmesini yapacağım.
Efeler Ligi hafta sonu oynanan maçlarla sona erdi.
Lig ekim ayının başında çok sancılı başlamıştı.
Voleybol dünyasında Türkiye Sultanlar Ligi dünyanın en üst liglerinden bir olarak değerlendiriliyor. Çok üst düzey ve kaliteli maçlar oynanmaya devam ediyor.
Neredeyse ligin ilk yarısı tamamlanacak, Vakıfbank, Fenerbahçe, Eczacıbaşı, Galatasaray, Kuzeyboru, THY takımları üst sıraları domine ediyor.
Bu takımlarımızın Avrupa kupalarında da maçları ara vermeden devam ediyor.
Bu hafta Voleybol Sultanlar Ligi önemli maçlara sahne oldu. Bazı maçlar üst sıralarda kendilerine yer kapmak isteyen takımlar için önemliyken, bazı maçlar da ligin orta ve alt sıralarını ilgilendiriyordu.
GALATASARAY’DAN FLAŞ GALİBİYET!
Haftanın en önemli maçı Eczacıbaşı ile Galatasaray arasında oynanan maçtı. Galatasaray’ın Eczacıbaşı’nı 3-1 yenmesi sürpriz olarak değerlendirildi. Maç, takımların birbirlerini tartarak başladı ve 25-22 Galatasaray ilk seti kazandı. Eczacıbaşı bu sette çok basit hatalar yaparken kötü de servis attı. Kolayca karşılanan toplar Galatasaray pasörü Britt Bongaerts tarafından çok iyi dağıtıldı. İyi hücumlarla da sonuca ulaşıldı.
Bu akşam (Perşembe) Vakıfbank Kadın Voleybol Takımı’nın dünyanın en üst ligi olarak kabul edilen CEV Şampiyonlar Ligi’nde, İtalya’nın dünyaca ünlü Numia Vero Volley Milano takımı ile İstanbul’da maçı vardı. Vakıfbank çok üstün bir oyun sergileyerek maçı 25-19, 25-18, 25-17 set skorları ile 3-0 kazandı.
Milano takımında eski Vakıfbanklı Egonu gibi İtalyan milli Silla gibi dünya yıldızları yer alıyordu. Son derece kaliteli ve zor liglerden birisi olan İtalyan Ligi’nde şampiyonluk kovalayan bir takım. Buna karşılık Vakıfbank geçen sezon Türkiye Ligi ve Avrupa Ligi’nde havlu atmış bir takım olarak sezona girdi.Takımda önemli ve riskli değişiklikler yapıldı.
Kadınlar voleybol Sultanlar Ligi kıran kırana maçlarla devam ediyor. Bu hafta Vargas’sız Fenerbahçe, Vakıfbank’a 3-2 yenilerek ilk mağlubiyetini aldı. Maç ile ilgili söyleyeceğim en önemli nokta “Vargas olmadan” Fenerbahçe gücünün yüzde 30’unu kaybediyor. Maçta Vargas’ın yerine oynayan Polonya Milli Takımının pasör çaprazı Magdalena Stysiak vasat bir oyun sergiledi. Maçı kazanmak için daha fazlasını yapması gerekiyordu. Allah’tan Vargas’ın çok önemli bir sakatlığı yokmuş, riske edilmemek için oynatılmamış. 5 haftadır hiç set vermeden, makine gibi işleyen takım Vargas’ın olmamasıyla tökezledi… Ve yenildi.
ZE ROBERTO GİTTİ
Sultanlar Ligi ile ilgi ile sevindirici diğer bir haber de Türk Hava Yolları Antrenörü olan Jose Roberto Guimaraes (Ze Roberto) ile yollarını ayırmasıydı. Ze Roberto takımın başına geldiğinden bu yana THY takımına pek bir şey katamadı. Hatta voleybol çevreleri yurt dışında oynayan Brezilyalı oyuncuları bir arada tutarak milli takım maçlarına hazırladığı yönünde söyleniyorlardı. Yerine gelen Kamil Söz, daha önce THY’nin antrenörlüğünü, yapmış tecrübeli bir isim, iyi işler yapacağını düşünüyorum.
Kadınlar Voleybol Sultanlar Ligi bu hafta sonu Fenerbahçe Eczacıbaşı derbisine sahne oldu. Maç 25-19, 25-20, 26-24’lük set sonuçlarıyla Fenerbahçe’nin 3-0’lık galibiyetiyle tamamlandı.Fenerbahçe karşılaşma boyunca üstün bir oyun sergiledi ve net bir skor elde etti. Ligin dördüncü haftası sonunda Fenerbahçe dört maçını da 3-0 alarak şampiyonlukta en iddialı takım olduğunu sporseverlere gösterdi.
FENERBAHÇE’DE PÜRÜZSÜZ OYUN
Mücadelede Fenerbahçe açısından bakacak olursak, bütün oyuncular skora katkı sağladı fakat maç ne zaman sıkıntıya girse acil durum butonu gibi toplar Vargas’a atıldı ve Vargas da bu topların büyük bir bölümünü sayıya çevirdi. Vargas takımının 76 sayısının 24’ünü aldı yani alınan sayıların 3’te1’i Vargas’a aitti. Bu sayıların içerisinde 4 tane de servisten direk sayısısdı (ace) var. Eczacıbaşı gibi bir takıma 4 tane servisten sayı atmak zor iştir gerçekten. Maçın kazanılmasında Vargas’a en büyük destek Brezilyalı Ana Cristina De Souza tarafından verildi. Ana Cristina gerek 4 numaradan hücumlarda, gerek servis karşılamada, gerekse de savunmada skora büyük katkı verdi. Tabi kaptan Eda Erdem ve çaprazı oynayan Bulgar Hristina Vuchkova da üzerine düşen görevleri en iyi şekilde yerine getirdi. Fenerbahçe bu tempoda oynarsa bizim ligimizde zor yenilir. Avrupa’da yapacağı maçlarda da bu performansını sergilemesini dört gözle bekliyorum.
Kadınlar Voleybol Sultanlar Ligi 2 hafta önce başladı. Bu iki haftada takımların yeni aldıkları oyuncular ve teknik ekibi ile uyum süreci olarak geçti diyebiliriz.
Şampiyonlar Şampiyonunu belirlemek için Fenerbahçe ve Eczacıbaşı takımlarımız karşı karşıya geldiler. Müsabaka sonucunda Fenerbahçe maçı 3-1’lik skorla kazanarak müzesine bir kupa daha götürdü.Takımılar değerlendirecek olursak…
Eczacıbaşı geçen yıl kadro oluşturmada düştüğü hatalara bu yıl da devam ediyor.
Geçen hafta bütün liglerde voleybol maçları başladı. Sıkıntı büyük. Efeler Ligi’nde Kayseri Develi Belediye, ligler başlamadan maddi sıkıntılar nedeniyle ligden çekildiğini açıklamıştı. Arkas ise önümüzdeki yıldan itibaren Efeler Ligi’nde yer almayacağını ve alt yapıda yetiştirici bir kimlikle mücadelelerine devam edeceğini duyurdu. İlk haftaki görünüm, Ziraat Bankası haricindeki takımlar hedefe yönelik bir kadro kurmamışlar. Geçen yılın şampiyonu, Avrupa’da çeyrek final oynayan Halkbank, Cizre Belediyespor’u zorla 3-2 yenebildi. Maçı, Cizre’nin yaptığı basit hatalar sonucu 2-0’dan çevirebildi. Diğer takımların hiç biri dişe dokunur bir kadro oluşturmamışlar. Yani bu yıl voleybol erkeklerde yerinde saymaya devam edeceğiz. Erkekler 1. Lig tam facia! Lig başlamadan 4 takım çekildi. Kalan takımların çoğu 2 yıl öncesinin 2. Lig ayarında oyun oynuyorlar. 2. Lig’in seviyesini hiç yazmıyorum zaten.Sultanlar Ligi’nde ise ilk hafta Vakıfbank sürprizi ile başladı ve çok kötü bir oyun sonucunda Galatasaray’a 3-0 yenildiler. Herkesin kafasında şimşek çaktı. Vakıfbank efsanesi çöküyor mu? Ben bu konuda yorum yapmayı biraz erken buluyorum. Ne de olsa takımın başında Guidetti var. Voleybol çevreleri Guidetti’yi çok eleştirir ama Guidetti geçen yıla kadar ne zaman takım kötü duruma düşse şapkadan tavşan çıkartmayı biliyordu. Geçen yıl bu tavşanı çıkartamadı. Bu yıl da takım çok iyi görünmüyor. İnşallah toparlanırlar, çünkü Vakıfbank ülkemiz voleybolunun önemli kilometre taşlarındandır. Fenerbahçe ve Eczacıbaşı geçen yıl kaldığı yerden devam ediyor. THY yine Brezilya’nın muadil Milli takımı olarak bu yıl da 4 ya da 5. olmaya aday Avrupa maçlarına gelecek olursak… Bu yıl Avrupa maçlarında kulüplerimizin işleri çok zor. Özellikle İtalya olimpiyat şampiyonluğu rüzgarını arkasına alarak çok üst düzey takımlar oluşturmuşlar. Kendi alt yapılarından gelen oyuncularla kaliteli yabancı oyuncuları çok iyi harmanlamışlar. İtalya liglerinde hem erkeklerde hem de kadınlarda çok üst düzey maçlar oluyor. Kendi aralarındaki bu rekabet Avrupa maçlarına da yansıyacaktır.Bu haftaki yazımızı da burada bitiriyor sizler sağlıklı günler diliyorum
Ülkemizde takım sporlarında en başarılı olan dal olan voleybol, yeni sezona büyük sancılarla başlıyor. Özellikle erkek liglerinde büyük sıkıntılar var!
Erkek voleybolda en üst ligimiz olan Efeler Ligi’nde geçen sezon 14 takım mücadele veriyordu.
Bunlardan Bigadiç Belediye ve Hatay Büyükşehir Belediye son iki sırayı alarak statü gereği bir alt lige düştü.
Voleybol Kadın Milli Takımımız geçen yıl kazandıkları kupa ve maçlarla bize inanılmaz mutluluk yaşatıp gururlandırmıştı.
Fakat bu yıl voleybol kadın milli takımımız için hiç de iyi sonuçlar alamadığı bir yılı geride bıraktı.
Önce Milletler Ligi’nde 4’lü finale bile kalamayarak alarm vermeye başlayan Milli Takım bütün hedefini olimpiyatlarda altın almak üzerine belirledi.
Bu yıl Kadınlar VNL yani Milletler Ligi’nde geçen yıl elde ettiğimiz başarıyı tekrarlayamadık.
İlk dörde bile giremeyişimiz bizim için hayal kırıklığı oldu. Bu yıl VNL’de İtalya şampiyon Japonya ikinci, Polonya üçüncü, Brezilya da dördüncü oldu.
Şimdi bizim neden başarısız, İtalya ve Japonya’nın başarılı olduğunu sorgulayalım…
VNL (FIVB Voleybol Kadınlar Uluslar Ligi) ikinci ayağı Amerika Birleşik Devletleri’nin Teksas eyaletine bağlı Arlington şehrinde gerçekleşti.
Sultanlar 4 maçta da 4 galibiyet elde ederek güzel bir başarı elde etti.
Antalya’da üç hafta önce düzenlenen ve Milli Takımımız için çok da iyi geçmeyen ilk ayak maçlarından sonra eleştiriler yükselmeye başlamıştı.
Esmer Günler…
Kayahan tarafından bestelenip Nilüfer’in meşhur ettiği 1980’li yılların hit şarkılarından biriydi.
O yıllarda uzun süre müzik listelerini kasıp kavurdu.
VNL (FIVB Voleybol Kadınlar Uluslar Ligi) 2024 yılı ilk ayağı Antalyada yapıldı. Maalesef Kadın Milli Takımız açısından çok başarılı bir turnuva olmadı. Yazımda kadın milli takımımızın beklenen başarıyı elde edememe sebepleri üzerinde duracağım.
ÇOK BAŞARILI BİR ORGANİZASYONDU
Öncelikle Voleybol Federasyonuna çok önemli bir aksama olmadan bu mükemmel organizasyonu çok iyi düzenleyip yürüttüğü için bir voleybolsever olarak teşekkür etmeyi borç bilirim.
Mahşerin Dört Atlısı… 2012 yapımı bir beyaz perde filmidir.
Vizyona girdiğinde çok ses getirmişti. Güzel bir filmdi.
Ben bu sözleri ülkemizdeki kadın voleybol gelişimine önderlik etmiş ve etmekte olan dört kulübümüz için kullanacağım.
Ebrar Karakurt 2000 yılı Balıkesir doğumludur.
Vakıfbank altyapısında yetişmiş, Vakıfbank’ta Antrenör Guidetti tarafından fazla forma şansı tanınmadığından önce Türk Hava Yolları’nda sonra da İtalya’da oynamış milli takımınızın hırslı ve skorer oyuncusudur.
Geçen yıl Ebrar Karakurt voleybol hayatı için çok önemli ve riskli bir karar alarak Rusya’nın Lokomotif Kliningrad takımına transfer oldu.
Bu başlığı atmamın nedenini sakın yanlış anlamayın.
Ali Koç’a ya da başka birilerine hoş görünmek, onlardan bir çıkar beklediğimden değil!
Şimdi neden bu başlık ile makaleme başladığımı açıklayayım…
Perşembenin gelişi çarşambadan belli olur
Bu yazımda Türkiye, Avrupa ve Dünya şampiyonalarında çok önemli başarılar elde etmiş, ülkemizin gururu olmuş Vakıfbank Kadın Voleybol takımını ele alacağım.
Vakıfbank
Bu zamana kadar yazdığım yazılarımın tamamında gerek kadın gerekse erkek voleybolunda işlerin iyiye gittiği ve daha da iyi olacağını dile getirdim.
Çok iyi giden işlerin yanında iyi gitmeyen durumları da yazmanın gelecekte bu yanlışlara düşülmemesi için görevim olduğunu değerlendiriyorum.
Geçen hafta itibarıyla hem kadın hem erkek takımlarımızın tamamı Avrupa kupalarından çeyrek final aşamasında elendiler.
Bu haftaki makalemin konusu ülkemiz sporunun kanayan yarası olan sporcu yetiştirme sistemine üzerine olacak.
Yazıma başlarken 2000 ya da 2001 yılında izlediğim bir spor programından alıntı yaparak başlayacağım.
Programda; atletizm çekiç atma milli sporcumuz Eşref Apak’ın antrenörü Artun Talay konuşmacıydı.