İnsanla değer kazanan makam! İşte Gökhan Özdemir tam da böyle bir başkandı!

Ankara ziyaretlerim benim için daima özel bir anlam taşır.
Ankara’ya gittiğimde muhakkak uğradığım yerler vardır.
Bu sefer de önce “Abim” diyeceğim, sonra dostum, ama her şeyden öte bende daima “Efsane Başkan” olarak yer etmiş olan Gökhan Özdemir Başkanımın kapısını çaldım.
Aslında biliyorsunuz, Ankara’ya gideceğim ve sosyal medya kullanmayacağım diye düşünsem de bu benim için imkânsız olurdu.
Çünkü eğer öğrenir de uğramazsam gönlüme sığmazdı. Onun yeri bende her zaman ayrıdır.
Başkanımla en son iki yıl kadar önce yüz yüze görüşmüştük ancak araya ne kadar mesafe girerse girsin mutlaka bir şekilde arar, hatırını sorarım.
Bazen görüşmelerimiz aksasa da o boşluğu hissettiğinde o beni arar. Çünkü biliriz ki aramızdaki bağ dostluktan öte, buz sporlarının paylaştığı büyük bir aile bağıdır.
Federasyonu devrettiği günden beri mental olarak çok daha iyi olduğunu söylese de ben bilirim ki aklının bir köşesi hâlâ sporcularındadır.
Kolay değil… Yıllarını buz patenine adamış bir insan. Önce bir veli olarak, sonra idareci, ardından yönetici ve nihayetinde federasyon başkanı olarak bu camiaya hizmet etti.
Ama öylesine değil; hakkını vererek, mesaisini işinden, eşinden hatta çocuklarından bile esirgeyerek, gecesini gündüzüne katarak… Belki günde 20 saat… Kısacası Efsane Başkan sadece buz pateni için nefes aldı.
Burada sizinle belki çoğunuzun bilmediği bir anımı paylaşmak istiyorum.
2014 yılında Gökhan başkanımızın karşısındaki ekipteydim.
Yani anlayacağınız, o dönem rakiptik. Buna rağmen 2018’de bana yönetiminde yer açtı.
İşte o gün, onun büyüklüğünü bir kez daha gördüm. Çünkü başarılı bir iş insanı olarak kabiliyetleri, meziyetli insanları çok iyi analiz eder; kişisel değil, liyakati ön planda tutardı.
Bugünlerde pek göremediğimiz bu yaklaşım, onun yönetimdeki herkese kazandırdığı en büyük dersti.
Bunun semeresini de hep birlikte gördük… İlk defa shorttrack branşında olimpiyat kotası aldık. Yetmedi, Cumhuriyet tarihinde ilk kez kış olimpiyatlarında sporcumuz 6. oldu.
Belki yazılmasını istemez ama ben bilinmesini isterim…
O hiçbir zaman federasyonun imkânlarını kullanmadı. Gittiği her yere kendi imkânlarıyla gitti. Hatta federasyon başkanlarına tahsis edilen aracı “Benim aracım var” diyerek bakanlığa iade etti.
Yine kimse inanmaz ama olimpiyatlara kota almış bir başkan olarak kendi hakkı olan akreditasyonu “Sporcuların benden çok –Fizyoterapiste- ihtiyacı var” diyerek hakkını fizyoterapiste verdi.
İşte “Koltuğa değer katan insan” sözünün karşılığıdır bu davranış.
Onu tekrar gördüğümde çok enerjik, çok keyifliydi.
Yolda -Spor konuşmayacağım, çocuklardan, hayattan bahsedeceğiz- diye kendime söz vermiştim… Ama ne arar… Tabii ki konu döndü dolaştı spora ve olimpiyatlara geldi.
Ben de biraz üstü kapalı, biraz da ağzımdan kaçırarak son durumları anlattım.
Suratının düştüğünü, yüreğinin hâlâ camiada attığını hissettim.
2026 için çok büyük projeler yapmıştı… Figür pateninde, erkeklerde kapısından dönen bir sporcumuz, Junior kadınlarda gelecek vaat eden sporcumuz, buz dansında yine başarılı bir çiftimiz vardı.
“Çok emek verdik” dedi. “Belki bu yönetim bazı yanlışları görür ve düzeltir.” Ama her cümlesinde camiayı halâ özlediğini sezdim.
Bana da “bütün camiaya sevgilerimi, selamlarımı ilet” dedi. Özellikle shorttrack sporcularına başarılar diledi; olimpiyat müjdesiyle geleceklerine inandığını söyledi.
Sabahın erken saatlerinde başlayan Ankara ziyaretim, gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürdü. Yorucuydu belki ama benim için tarifsiz bir mutluluktu.
Dostlarımla, sevdiğim insanlarla, sporun kalbiyle yeniden buluşmak; fikirlerini almak, sohbet etmek bana çok şey kattı.
Ve bir kez daha anladım: Bazı insanlar makamla değil, makam onlarla birlikte değer kazanır. İşte benim için Gökhan Özdemir Başkanım tam da böyle bir insandır.
Kendilerine en samimi dileklerimle Allah sağlık afiyet versin inşallah.

Ata Yetişken Gökhan Özdemir
SON DAKİKA HABERLERİ

Ata Yetişken Diğer Yazıları