Camilerde İLKYARDIM eğitimi verilmeli

İlk yardım hayat kurtarır. Bu basit ama hayati gerçeği hepimiz biliyoruz. Ancak ne yazık ki ülkemizde ilk yardım bilgisi toplumun geneline yayılmamış durumda.

Bu konuyu özellikle camiler üzerinden gündeme taşımak istiyorum. Çünkü camiler, toplumun ortak buluşma noktalarıdır ve imam ile müezzinler topluma rehberlik eden kişilerdir.

Dolayısıyla camilerde ilk yardım eğitiminin verilmesi sadece dini bir mekânın işleviyle sınırlı kalmaz, toplumsal sağlık ve güvenliğe de katkı sağlar.

İLKYARDIM EĞİTİMİ KONUSUNDA YETERLİ BİLİNÇ VE BİLGİYE SAHİP DEĞİLİZ.

Bugün ülkemizde ilk yardım eğitimi yalnızca işyerlerinde belirli çalışanlara veya sürücü kurslarında çok sınırlı sürelerle veriliyor. Oysa gelişmiş ülkelerde durum çok farklı.

Avrupa’da, özellikle Almanya, Norveç, İsveç gibi ülkelerde neredeyse her birey ilk yardım eğitimi almak zorunda. Hatta bu eğitimler belirli aralıklarla güncelleniyor. Yani sadece bir defa öğrenmek yetmiyor; tıpkı trafik kuralları gibi hafızada tazelenmesi gerekiyor.

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, ani kalp durmalarında doğru yapılan ilk yardım müdahalesi hayat kurtarma oranını %70’e kadar artırabiliyor. Ancak ilk yardım bilgisi olmayan kişilerin müdahalesi ya hiç yapılamıyor ya da yanlış yapıldığı için ölüm oranı yükseliyor.

Türkiye’de her yıl binlerce insan kalp krizi, trafik kazası veya basit ev kazaları nedeniyle yaşamını kaybediyor. İstatistiklere baktığımızda ölüm nedenlerinin önemli bir kısmı zamanında ve doğru bir ilk yardım yapılmamasıyla doğrudan ilişkili.

Bu nedenle ilk yardım eğitimini sağlık profesyonelleri dışındaki alanlara da yaymak zorundayız.

ASKER, POLİS, ÖĞRETMEN, İMAM gibi KAMU GÖREVLİLERİ ZORUNLU İLKYARDIM EĞİTİMİ ALMALI

Okullarda öğretmenlerin, emniyette polislerin, orduda askerlerin ve özellikle camilerde imam ve müezzinlerin bu eğitimi alması bir gerekliliktir. Çünkü bir cemaat namazda fenalaştığında, ilk ulaşacak kişi çoğu zaman imam veya müezzindir. Eğer doğru bir kalp masajı ya da basit bir müdahale yapılabilirse, hastanın hayata tutunma şansı katlanarak artar.

Devlete düşen görev ise bu eğitimleri yaygınlaştırmak ve zorunlu hale getirmektir. Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı ortak bir proje ile imam ve müezzinlere düzenli aralıklarla ilk yardım eğitimi verebilir.

Bunun yanı sıra Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenler için, İçişleri Bakanlığı polisler için benzer zorunluluklar getirmelidir. Vatandaşlara düşen görev ise bu eğitimlere katılmak ve öğrendiklerini hayatın her alanında uygulamaktır.

Unutmamalıyız ki ilkyardım sadece profesyonellerin değil, toplumun her bireyinin bilmesi gereken bir beceridir.

Basit görünen bir müdahale, bir insanın hayatını kurtarabilir. Camilerde, okullarda, karakollarda ve kışlalarda bu eğitimlerin verilmesi sadece sağlık açısından değil, toplumsal dayanışma açısından da büyük önem taşır.

Değerli dostlar; İlkyardım bir kültürdür. Bu kültürü toplumun her kesimine, özellikle de toplu yaşanılan yerlerde görev yapan ve toplumsal rehberlik rolü olan kamu görevlilerine kazandırmak zorundayız.

Çünkü yarın kimin yardıma ihtiyacı olacağını bilemeyiz. Bir kalp krizi, boğulma,kanama veya yediğimiz yiyeceği aspire etme vakası ile nerede karşılaşacağımız belli değil.

Bu vesileyle İlkyardım eğitimi konusunda tüm yetkilileri göreve davet ediyor vatandaşlarımıza ilkyardım eğitimi almak için talepler oluşturmalarını tavsiye ediyorum.

Hepinize sevgilerimi gönderiyorum. Sağlıkla kalalım.