Sevim Emre Gencebay

Sevim Emre Gencebay

Ne olursan ol, bir gün, "HİÇ"sin!

Sevgili dostlar ve sevmeyi bilenler; Kötü yapılan magazinin insanın ruhunda nasıl yaralar açabildiğini düşünün. Bu yazımda sizlere mutsuzluklarla beslenen karşısındakinin mutluluğuyla mutsuz olan ruhlardan söz etmek istiyorum. Kötülükle beslenen ruhlar, bir gün kendi zehirlerinde boğulmaya mahkumdurlar. Bilmezler, bilemezler; herkes fani bu dünyada. Ne şan, ne şöhret, ne para, kime kalmış ki bizlere kalsın? Ne demişler; Mal sahibi, mülk sahibi, hani bunun ilk sahibi... Mal da yalan, mülk de yalan, al biraz da sen oyalan... Bu fanilikte, hırslar, bencillikler, kıskançlıklar, tüm duyguları iflas ettiren kinler o kadar anlamsız ki! İnsan olmanın hakkını veremeyen, arkasına baktığı zaman göreceği hiç birşeyi olmayan, gözleri kör olmuş zavallılar öyle çok ki! Etrafımız insanı insan yapan yüce duyguları ve gerçek aşkı hiç tatmayan, başkalarının mutsuzluğuyla beslenen ruhlarla dolu! Ama her seye rağmen hayat bir o kadar güzel ki! Sevgi... Evet, tek bir kelime ama ifade ettiği mana o kadar güçlü ve kutsal ki, herkes bu duyguyu yaşayabilecek yetenekte olamıyor işte. Yüreği gerçek sevgiyle dolu olan her insan karşılık beklemeden sever ve sadece sever. Onun için önemli olan tek şey sevgidir. Herkesi, her şeyi sever ve bir gün ölünce de, içindeki huzur yüzünden yattığı toprağı da sever. Onun icinde yattığı toprak bile, kulun sevgisinden beslenir ve üzerinde çiçekler açar. Nedense başarıyı alkışlamak coğu kisiye zor gelir. Ama karalamak o kadar kolaydır ki! Kötü ruhların da en iyi yaptıkları şeydir karalamak... Orhan Bey'in de söylediği gibi; Sevgiyle bakarsan yaralanırsın, Hakkını ararsan karalanırsın, Doğruyu ispatla paralanırsın... Neyi gücendirdik ki doğrudan başka? Yaradanın yarattığını beğenmeyen, kendi kusurlarına bakmadan kusur arayan, bilerek karşısındakini yaralayan, bu yetmezmiş gibi bir de acımasızca insanların yarasına tuz basanlar, ellerindeki çok güçlü bir silah olan kalemlerini yanlış sebepler ve amaçlarla kullandıklarında, gün gelecek en yakın dostları tarafından vurulacaklar; yalnız bırakılarak... Çünkü bu dünyada insana verilen en büyük ceza, yapayalnız ölmektir... Bu ruhların etrafında kendi ailesi bile barınamaz... Bu yüzden mümkün olduğu kadar, cam kırıklarının ve iyilerin üzerine basmadan, onları lekelemeden işimizi en doğru sekilde yapmamız ve dürüst bir hayat yaşamamız gerekiyor. Cam kırığı temizlenir ama can kırığı temizlenmez... Kısaca, ömür denilen şu kısacık yolda arkamıza baktığımız zaman, geride güzel anılar, seven yürekler, kirlenmemiş bir mazi, kırılmamış kalpler, omuzlarımıza hırs ve bencillikle yüklenmemiş kul hakları bırakmadıysak; ne mutlu hepimize!!! İnsan kul olduğunu, bir fani olduğunu hiç bir zaman unutmamalı. Çünkü aslında ne olursan ol, bir gün, "HİÇ"sin...
Yazının Devamı

Canlıların yaşam alanına saygı duyun

Dünya sanki can çekişiyor.. Dünya mı suçlu ? Bizler mi günahkarız?

Aslında bu yaşananlar, bu acımasızlık, bu hırs bu olanlardan tabiki insanlık sorumlu..

Bilerek bilmeyerek belki de çok ah alıyoruz rabbim affetsin.

Yazının Devamı

İyinin şansı kötüden bir fazladır

Nedenleri niçinleri sorgulamayalım hayırlar dileyerek güne başlayalım. Karamsarlığa düşmeyelim..

Allah'ım sen inanan kullarını korursun .. Cennetin de Cehenneminde sınavı bu dünyada..

Anahtarıda bizlerde hangi kapıyı açacağımızı biz seçeriz..

Yazının Devamı

Sevgisiz ve inançsız kalmayalım...

Yaradan'ın bizlere nasip ettiklerine değer vermeli kadir kıymet bilmeliyiz.. İnsanları varlık ve yoklukları ile makam ve mevkileri ile değil önce insan oldukları için sevmeliyiz.. Unutmamamız gereken bir gerçek var; Herkes aynı şans ile doğmaya bilir, aynı şans da olmayabilir.. Önemli olan şans değil şansı kullanabilmek ve insanlığa faydalı yararlı olabilmektir.. Allahın bizlere nasip ettiklerine değer vermeli en önemlisi de paylaşmayı bilmeliyiz.. Dostlukların sevginin, insanlığın, sağlığımızın kıymetini bilmeliyiz. Aç, susuz, kimsesiz de kalabiliriz. Hayat bizi yorabilir de ama sevgisiz ve inançsız kalmayalım. "Merhamet" yaradan'ın tohumlarını bizler dünyaya gelirken kalplerimize ektiği en yüce duygudur., inançlı imanlı olan merhametlidir.. Yaşamımızla ilgili kararları seçme şansımız olmayabilir kaderimizi alın yazımızı yaşarız ama kendi duygularımızla iyiliği ve doğru insan olmayı seçme şansımız vardır.. Haktan hakikatten yana olalım.. İsyankar olmayalım ömür yolculuğumuzda sabır ve şükür yoldaşımız olsun. ne demiş "Yunus Emre Sabır saadeti ebedi kılar " Hayırlı cumalar diliyorum
Yazının Devamı

Bugün duru görü kalbimle yaşadığımız dünyayı düşündüm..

Kendimce adaleti sorguladım, içimin sesini dinledim sabret, şükret, seyret diyordu sessizce..

Allah inanan her kuluna adaletli olmayı emretmiştir.. Eğer bizler adaletten uzak kalırsak o zaman yaradanın adaleti tecelli eder ilahi dengeyi korumalıyız çünkü adalet dengedir "Allah için adalete tanıklık edin der bir ayette " kim olursak olalım doğruları savunalım..

Doğrular bizi iyi insan olmaya yönlendirir.. İyiliği kötülüğü görmezden gelirsek ilahi adaletle sınanırız göz yumduğumuz haksızlıkların ve omuzlarımıza yüklenen ahların sesini o zaman duyarız..

Yazının Devamı

Savaşın çocukları

Bu aralar kendi kendimle hep bir savaş halindeyim. Kendi kendimle konuşuyorum. Ve iyi ki kendimle konuşuyorum. Başkasıyla konuşsam, içimdekileri döksem, duvarlara anlatsam karşımdaki de çürür gider.

İçim çok kötü dostlar, her gün biraz daha yitiriyorum, kendimden insanlığımdan. Bir insan hergün ağlar mı? Ben ağlıyorum. Savaş fotoğraflarını görünce içim bir yangın yerine dönüyor. Ruhum tükeniyor. Ana yüreği taşıyan birisi olarak oradaki her ananın acısını hissettikçe, insanlığımdan utanıyorum. Baktıkça ciğerparelerin cansız bedenlerine nefes alamıyorum. Boğazımdaki düğümü çözemiyorum.

Savaşın içinde daha annesinin kokusunu, sütünün tadını bilmeden bomba sesleriyle doğan çocukları düşünüyorum. Daha yaşam savaşına başlamadan savaşla tanışan ve hayatını yitiren evlatları, içim cayır cayır yanıyor. Çocuk dediğin bombalarla, acı feryatlarla değil masallarla büyümeli. Kulakları silahların vızıltısıyla değil, annesinin ninnisiyle dolmalı. Minicik bedeni kurşunla değil, sevgiyle şefkatle sarmalanmalı. Zırhlı araçlarla değil babalarının kollarıyla korunmalı. Silahlarla değil, oyuncaklarla oynamalı. Tozlarla değil bulutlarla kaplı bir gökyüzünün altında, umudun ne olduğunu öğrenerek büyümeli.

Yazının Devamı

Dualar bize biz olduğumuzu hatırlatır

Güneşin hayrılarla doğduğu bu cuma gününde nereden geldiğimizi ve nereye gittiğimizi unutmayalım. Varlığı yokluğu bilelim, vefalı olalım. Yüreklerimizde sevgiyle yaşayalım.

Eğer bu dünyada ve ebedi alemde huzurlu olmak istiyorsak, her şeyin sahibi olan Allah'ı yüreklerimizde hissederek yaşamalıyız. Dinimiz İslama göre göre herkes özgürdür. Doğru olanın yaşamımıza hakim olmasını istiyorsak dinimizi tanımamız gerekir. Duasız kalmayalım. Dualar bize biz olduğumuzu hatırlatır. Dua etmek ve bir duanın içinde yer almak büyük bir kazançtır. Yaradanı ne kadar çok anarsak kalp gözümüz açılır, bereketimiz artar. İyi niyeti, sevgiyi, ilmi, güzelliği, ahlaklı alçak gönüllü olmayı benimseyelim. Hz. Muhammed S.A.V ' Allah güzeldir. Güzellikleri sever. ' diye buyurmuştur. Bu sebepten bizlerde hayata güzel bakalım güzellikleri görelim. İlahi aşkla yanalım. Allah aşkı bizi bizden almaz bizi kendimize getirir.
Yazının Devamı

Müslümanım demek kişiyi kurtarmaz

Birgün sessizce göçüp gideceğiz bu dünyadan. Mesele ölüme inanmak değil, Ölüme hazırlanmaktır. Hiçbir kazanımımız Allah rızasıyla yaptıklarımızdan değerli değildir. Vicdan huzurunun değeri almak değil vermek bunu anlamıyoruz.

Paylaşmanın asaletinden, halkım aç bende açım diyen bir peygamberin (s.a.v) ümmeti olduğumuzdan haberi olmayanlar var. İnananlar imanı olanlar bir lokma ekmeğini bölüşmenin derdinde. Çünkü düz düzgün ahlaklı, vicdanlı, iyi insan olmayı öğütler. Başkasının acısını hissetmeyene derdine derdine ortak olmayana insan demek doğru mu? Aslında istemeden de olsa yaptığımız hatalarımız vardır. Böyle olmasaydık razı olmayı bilseydik nasip olana şükredebilseydik kötü olurmuydu dünya? Günahlarımızın bir bedeli mutlaka var. Müslümanım demek kişiyi kurtarmaz. Bu bedeli ya bu dünyada yada ahirette ödetecektir yaradan. Kalplerimiz kötülüğe sürüklenip kirlenmesin günah işlemekten sakınalım, gönül kırmayalım, Günah manevi duygularımızı zedeler. Günah yaradanla aramıza giren açılmayan bir perdedir. Kalbimden bu hafta dökülenler.
Yazının Devamı

Misafir geldiğimiz bu dünyada bu hırslar niye?

Ey İnsanlık, yerlerin göklerin sahibi yaradan isyan ediyor. Yaşanan felaketleri, hırsın kurbanı olan hiç ölmeyecekmiş gibi başkalarına yaşam hakkı tanımayanlar kendinize gelin görmüyor musunuz yaşanan felaketleri, tabiat alt üst oluyor.

Doğanın dengesi bozuldu. İnsanlık can çekişiyor. Yok oluyor. Sadece bir ömür misafir olduğumuz bu yalan dünyada bu kadar acımasızlık ve hırs neden?

Madem yaşamaya geldik bu dünyaya neden insanlığa karşı bir görevimiz olduğunu düşünmüyoruz? Hayatın ve yaşamın sırrını çözmek yerine yaşamı katlediyoruz. Bu gaflet uykusundan uyanalım ve kendimize gelelim. Yaradanı düşünelim. İnsan olmanın erdemlerini hissedelim. İlahi adaletin varlığına inanalım.

Yazının Devamı