Kocaeli’deki vurgun şebekesi ortaya dökülmeli!

Furkan Çalışkan

Furkan Çalışkan

Tüm Yazıları

Diyarbakır’dan bir vatandaş, E Devlet’ine giriyor ve Kocaeli’de bir mesleki eğitim kursuna kayıt edildiğini görüyor.

Bunun ardından CİMER’e yazı yazıyor. CİMER’e edilen şikayet dosyası, İl Milli Eğitim Müdürlüğüne düşüyor.

Müdürlük soruşturmayı başlatıyor, bakıyorlar ki konu çok mühim ve derin.

Bunun üzerine devreye Savcılık giriyor.

İşte vurgun şebekesinin ayyuka çıkması Diyarbakır’dan yapılan şikayete dayanıyor.

MİLLİ EĞİTİM VURGUNU

Eski Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer döneminde ara eleman açığının kapatılması için Mesleki Eğitim Merkezi Projesi (MESEM) başlatılmıştı. Bakanlık tarafından bu projeye dahil olan firmalara çırak başına asgari ücretin üçte ikisi kadar ödeme yapıldı.

Mart ayında Kocaeli yerel gazetelerinde, “Milli Eğitim’de 500 Milyon liralık vurgun” başlıklı haberler yer aldı.

İşte bu vurgun; MESEM projesi üzerinden yapılıyor.

Ve haberlerde, İzmit Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdüresi R.Ş., (kendisi aynı zamanda Kent Konseyi Kadın Meclisi başkanlığı görevini de yapıyor) Müdür Yardımcısı S.K. açığa alınıyor.

İddialara göre 8.5 aylık Ustalık Telafi Eğitimi Programında Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde 22 bin çırak kaydedildiği ortaya çıkıyor.

Bunlar medyada yer aldı, zaten biliyoruz.

KİLİT NOKTA: DERNEKLER

Peki bu vurgun nasıl yapılıyor? İşte bu noktalar son derece enteresan.

Önce şu bilgiyi vermeliyim: Gazetelerde yer alan haberlerde 500 Milyon liralık vurgunun yapıldığı söyleniyor.

Fakat vurgunun miktarının 250 milyon civarında olduğu, geri kalan bölümünün ise proje kapsamında ve yasal olduğu ifade ediliyor.

Vurgun nasıl yapılıyor?

İşte kilit nokta dernekler.

Dernekte çalışan insanlar var gibi gösterilip, hayali isimler üzerinden 250 Milyon lira, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan hortumlandığı ifade ediliyor.

Medyada yer aldığı gibi 22 bin hayali çırak sisteme kayıt ettirilmiş ve para alınmışsa, burada dehşet bir kontrolsüzlük var.

Ve bu işin hesabı bürokratlardan da sorulur gibi geliyor.

İFADEYE ÇAĞIRILAN İSİMLER VAR

Son günlerde meselenin yeniden dilden dile dolaşıp ayyuka çekmesinin sebebi de şu:

Kocaeli Kent Konseyi Genel Sekreteri Sedat Köse başkanlığında, Avrupa Birliği projelerinden kaynak oluşturmak adına kurulan Kocaeli Gelişim ve Kalkınma Derneği var.

Söz konusu dernek; Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin çalışanlarının kağıt üzerinde kurucu ve yöneticileri olduğu bir dernek.

Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanlığı yapan R.Ş., söz konusu proje kapsamında anladığım kadarıyla bu derneği de kullanıyor.

Ve yakın bir zamanda bu derneğin bazı yöneticileri, emniyet ve jandarma tarafından teker teker ifadeye çağırılıyor.

Konuyu sorduğum Sedat Köse, R.Ş.’nin bu vurgundaki rolü ortaya çıktıktan sonra kendisinin istifasını alarak kovduğunu, kendisinin ve derneğin hiçbir şekilde bu vurgunun herhangi bir tarafında olmadığını, kendisinin de gerçeğin ortaya çıkarılmasını istediğini ifade ediyor.

Görünen o ki, R.Ş. Sedat Köse ve derneği de yakıyor. Ancak detayını bilmiyorum. Gerçek neyse elbet ortaya çıkacaktır.

BİR KADIN DAHA VAR…

R.Ş. isimli kadının, bağlantılı olduğu tüm dernekler, Dernekler Masası tarafından incelemeye alınıyor. Sanıyorum ki, Kocaeli Gelişim ve Kalkınma Derneği’nden ifadeye çağırılan isimlerin görüşlerine bu nedenle başvuruluyor.

Yine burada kilit bir iş daha var: Akademi sahibi bir kadın. Bu kadının malum meselelerdeki rolüyle ilgili haddinden fazla dedikodular olsa da, ben henüz meseleyi netleştiremedim. Fakat araştırıyorum. Öğrendiğim gibi yazacağım.

SUS PAYI ALAN VAR MI?

Ayrıca Kocaeli Kent Konseyi Başkanlığı görevinden ayrılan Ali Korkmaz’ın, yaşanan bu sürecin verdiği huzursuzluk nedeniyle görevine devam etmediği yönünde kanaat sahibiyim. Çünkü tüm yaşananlar Korkmaz’ın kontrolünün dışında gelişmeler yaşandığına işaret ediyor.

Tekrar konuya dönelim; şimdi bu şebeke: iddialara göre bir ya da birden fazla isme ‘sus payı’ da veriyor.

Ben bu yazıyı şu sebeple yazıyorum.

Yaklaşık 250 Milyon liralık vurgun, R.Ş., isimli kadının tek başına organize edebileceği bir şey değil. Çok daha büyük bir mesele.

Bu işin arkasında nüfuzlu, etkili birileri var. Bu çok açık.

Ben sadece şunu söylüyorum:

R.Ş. isimli kadının irtibatta olduğu tüm siyasetçiler, bürokratlar, R.Ş.’yi bu yapıya monte edenler, ona kefil olanlar, irtibatta olduğu gazeteciler ve hatta o gazetecilere bu bilgiyi taşıdığından şüphe edilen Kent Konseyi çalışanları dahi incelenmeli.

Bu irtibat açıkça ortaya döküldükten sonra işe ismi karışan herkesin yakınlarının banka hesapları dahi kontrol edilmeli.

BU ŞEBEKE ORTAYA ÇIKARILMALI VE CEZALANDIRILMALI

Kocaeli’de bir vurgun şebekesi var.

Ve kimse bu şebekeyi dillendirmiyor.

Ben buradan ilan ediyorum:

Malum vurgunla ilgili elinde evrak olan, konuyla ilgili herhangi bir bilgi sahibi olup konuşmak isteyen herkese kapım açık.

Duyduklarımı, bildiklerimi çok daha detaylı bir şekilde yazmak istiyorum.

Fakat elimde yeterli kanıtlar yok. Çapraz sorgulamalar neticesinde doğruluğuna ikna olduğum bilgilere sahibim yalnızca. Bu nedenle de açık açık yazamıyorum.

Ben bu işin peşini bırakmayacağım.

Eğer ekstra bir bilgi öğrenirsem, sizlerle paylaşacağım.

Ortada hortumlandığı konuşulan para çok büyük.

Bu nedenle adli makamlar ne olursa olsun bu paranın nereye, nasıl gittiğini, kimlerin işin içine daldığını tespit etmesi gerekiyor.

Gazeteci olarak da bizim bu meselede gerçeklerin ortaya çıkarılmasını istememiz ve bunun mücadelesini vermemiz, işimizin zekatıdır diye düşünüyorum.

Kimsenin günahını almak istemiyorum. Ama öğrenebildiğim ne varsa sizinle paylaşacağım.