Davutoğlu’ndan çözüm süreci değerlendirmesi: “Kürt sorununu çözerken Türk sorunu çıkarmamak lazım"

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Nokta TV’de yaptığı çözüm süreci değerlendirmesinde “Kürt sorununu çözerken Türk sorunu çıkarmamak lazım” ifadelerini kullandı.

Davutoğlu’ndan çözüm süreci değerlendirmesi: “Kürt sorununu çözerken Türk sorunu çıkarmamak lazım"

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Nokta TV’de yayınlanan "Ahmet Akçaalan ile Özel Yayın" programına konuk oldu. Nokta TV Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akçaalan’ın sorularını yanıtlayan Davutoğlu, ülke gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu. Siyasi ve ekonomik gelişmelerin ele alındığı yayında, Davutoğlu’nun değerlendirmeleri dikkat çekti.

“KÜRTLER SEROK AHMET ÜNVANI VERDİLER”

Çözüm süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Başbakan olduğu dönemden itibaren Çözüm sürecini değerlendirdi. Kısa dönemli yorumlar yaptığını ifade eden Davutoğlu, “Çözüm süreci o zaman Sayın Bahçeli’nin karşı olduğu aynı hedefe taahhük eden ve terör örgütünün silahlanmasını amaçlayan süreci destekledik. Sayın Cumhurbaşkanı Genel Başkanlığı bana devrederken Sayın Davutoğlu’na güveniyorum. Ona iki emanetim var biri çözüm süreci diğeri de FETÖ ile mücadele demişti. Çözüm süreci terör örgütü tarafından istismar edildiğinde Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı terörle mücadele talimatını verdim. Görevden ayrılana kadar da hafta sonlarımı hem doğuda, askerimiz ile halkımız ile birlikte geçirdim. Kürtler o süreçten sonra bana Serok Ahmet ünvanını verdiler. Çünkü biliyorlar ki benim mücadelem asla Kürtçe’ye karşı değil, onların demokratik haklarına karşı değil. Benim mücadelem bu süreci istismar eden terör örgütüne karşıydı. Çözüm sürecinde de samimiydim. Terörle mücadelede de samimiydim” dedi.

Davutoğlu’ndan çözüm süreci değerlendirmesi: “Kürt sorununu çözerken Türk sorunu çıkarmamak lazım" - Resim : 1

“BAHÇELİ’DEN DAVUTOĞLU’NA DESTEK TALEBİ”

Sözlerine devam eden Davutoğlu, “6’lı masada bizi terör ile işbirliği yapmakla suçlayanlar sonra tutum değiştirdiler. Her zaman Türkiye’de barışı savunduk. Son dönemlerde Sayın Bahçeli’nin verdiği demeçler doğru demeçlerdir. Yumuşak karnınız varsa bir takım güçler o karnı kaşır. Emperyalist güçler Kürt sorununu hep yumuşak karın olarak kullandılar. Sayın Bahçeli bu açıklamayı yapmadan kısa bir açıklama önce 1 Ekim resepsiyonda karşılaştık. Basının önünde Sayın Başbakan devletimizin tecrübelerinize ihtiyacı var. Çok kritik bir süreçten geçiyoruz diye iltifatta bulundu. Ben de teşekkür ettim. Geçmişte karşılıklı çok argümanlarımız oldu. Beni Serok Ahmet diye eleştirdi. Onlar geride kaldı. Ben ona bakmam. Türkiye için menfaat neyse o. Sayın Bahçeli 22 Ekim’de açıklamasını yaptığında ilk destek veren ben oldum. Dünya karışırken Türkiye’nin kendi iç sorunlarını çözmesi gerekiyor. Milliyetçilik devleti güçlü ve bir tutmaktır. Kürt vatandaşlarımızı devlete entegre edecek bir yola kim karşı çıkar. Sayın Bahçeli’nin açıklamasını destekledim” şeklinde konuştu.

“DEVLETİ KARŞINIZA ALMAYIN”

Kürlerin Türkiye’nin her yerine yayıldığını ifade eden Davutoğlu, “Bizi kim ayırabilir. DEM Heyeti geldiğinde onlara da söyledim. Rahmetli Sırrı Süreyya Önder geldiğinde de ifade ettim. Devleti karşınıza alarak konuşmayın. Devlet sizin de devletiniz. Devletin yanlışı varsa bize de yanlışı var. Hükümet ile devleti ayırın dedim. Başlarda süreç ile ilgili kaygılarım var. Bahçeli konuşuyor, Sayın Erdoğan açık bir destek beyanında bulunmadı. Ben ısrarla bunu söyledim. Bilek güreşi yapıyorsanız sakın ha yapmayın, devletin kaldıracak hali yok dedim. Cumhurbaşkanı son dönemlerdeki konuşmasında sürece sahip çıktığını görünce sürecin doğru yere oturduğunun kanaatindeyim.

Davutoğlu’ndan çözüm süreci değerlendirmesi: “Kürt sorununu çözerken Türk sorunu çıkarmamak lazım" - Resim : 2

“KÜRT SORUNU ÇÖZERKEN TÜRK SORUNU ÇIKARILMAMASI LAZIM”

Bu süreçler sadece müzakere meselesi değil psikoloji meselesidir. Şehit ailelerini rencide edecek bir tutum olmamalı. Dışarı çıkma, mecliste konuşma yapma Sayın Bahçeli’nin düşüncesi. Sayın Bahçeli bir şok terapi uyguladı gibi geldi bana. Kendisinin çok net karşı olduğu bir şeyi sahiplendi. Türkiye’de bu süreçlerde uç noktalar birbirini anlamaya başladıysa umut vardır. Geçtiğimiz çözüm sürecinde Türkiye’de milliyetçi kesim tarafından çok eleştirildik. Şimdi Bahçeli tarafından sürecin sahiplenilmesi, DEM ve MHP’nin aynı noktada görüş beyan etmesi çok önemli. AK Parti ya da biz demiyorum. Biz geçmişimizle bu sürecin içinde yer aldık. Sayın Bahçeli’nin Sırrı Süreyya’nın taziyesine gitmesi, resmini okşaması önemli bir şey. Ama en önemli husus Kürt sorununu çözerken Türk sorunu çıkarılmaması lazım. Türklere de dönüp şunların söylenmesi lazım. Kürt vatandaşlarının sizlerden farkını görmüyoruz. Eşit vatandaşlarız. Emin olun Türkiye Cumhuriyeti çok daha güçlü olacaktır.

“ZAFER ŞEHİTLERİMİZİN ZAFERİDİR”

PKK silahları bırakırsa. Önümüzdeki günlerde fesih kararı alacaklar. Bu kararı alırsa bu kimin başarısı? Fesih kararının karşısında Federasyon mu istiyorlar? Yok. Özerklik mi istiyorlar? Yok. Türkiye’yi bölmek mi istiyorlar? Yok. BU başarı kime ait sizce? Sayın Bahçeli’ye mi ait. Hayır. Bana mı ait? Hayır. Sayın Erdoğan’a mı ait? Yo. BU mücadele 40 yıla aşkındır mücadele verip şehit düşenlerin başarısıdır. Terör örgütü kendini tasfiye ederse şehitlerimizin siyasi ideallerinin gerçekleştiği anlamına gelir. Terör örgütünün mağlubiyeti şehitlerimizin zaferidir” dedi.

Muhabir: Serhat Güneş
Kürt sorunu Ahmet Davutoğlu Devlet Bahçeli