Gübretaş’ta konuşan Erkan Baş: Bizim cebimizden alıp kendilerini zengin ediyorlar!
Gübretaş grevini ziyaret eden Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş Nokta Gazetesi mikrofonuna konuştu. Baş, “Gizli bir biçimde hepimizin cebinde iktidarın ve iktidarın yandaşı bir avuç sermayedarın eli var. Onlar bizim cebimizden alıp kendilerini zengin ediyorlar” dedi.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, Kocaeli Körfez’de faaliyet gösteren Gübretaş fabrikasında 3 Temmuz’dan bu yana süren grevi 26. Gününde ziyaret etti. Petrol-İş Sendikası’nın yetkili olduğu fabrikada 240 işçi, işverenin yüzde 30 zam teklifine karşılık yüzde 95 oranında zam talep ederek üretimi durdurmuştu. Ziyarette Nokta Gazetesi mikrofonuna konuşan Baş, Türkiye işçi sınıfı, sendikal mücadele ve Gübretaş direnişine dair önemli noktaların altını çizdi.
“OTURDUKLARI EVİN KİRASINI ÖDEYEMEZLER”
Baş, “Ben her yerde söylüyorum, Kamu işçileri için yürüyen tartışmalar için de aynı şeyleri söylemek lazım. Bakın arkadaşlar bu ücretleri teklif eden insanların kendilerine şu soruyu sormaları lazım. Ben iddia ediyorum bu ücreti teklif edenler gerçi kirada oturmuyordur, hepsinin evi barkı vardır ama otursalar oturdukları evin sadece kirasını ödeyemezler o parayla. Şimdi buradaki insanlara diyorsunuz ki bu parayla çalışın, bu parayla çocuğunuzu okula gönderin, kiranızı ödeyin, elektriğinizi ödeyin, suyunuzu ödeyin ama bu faturaları dahi karşılamayacak bir ücret. Üstelik ben söylemiyorum, devletin açıkladığı resmi kurumların yaptığı açıklamalara bakın. Yani yoksulluk sınırı için, açlık sınırı için açıklamalara bakın. Fabrikada yıllar emek vermiş 10, 20 yıl çalışmış insanlara açlık sınırının altında ücretler teklif ediyorsunuz, bu rakamlara yaşamak mümkün değil.
“ÖLMEYECEKSE ÜÇ KURUŞ VERSEM DE ÇALIŞTIRIRIM”
Şunu biliyorum o yüzden burayı çok önemsiyorum, pek çok iş yerinde en temel örgütlenme haklarını kullanamadıkları için bilinçli, militan bir sendikacılık yürütülemediği için, işçiler yalnız ve çaresiz kalıyorlar. Patron, iktidar buna alıştı. Nasıl olsa bu işçiler yalnız ve çaresiz, işçiler açlıktan ölmeyecekse üç kuruş da versem çalıştırırım gözüyle bakıyor. Bu iktidar döneminin en tipik özelliği şudur. Türkiye’de toplam servet, toplam zenginlik artmış.
“BİR AVUÇ ZENGİN”
Türkiye’nin tepesindeki yüzde 1 bile etmeyen bir avuç insan servetlerine servet katıyor, çok aşırı zengin oluyorlar. Bunun karşılığında ise değer yaratanlara, üretenlere verilen para her gün azalmış, bir tek gün gösteremezsiniz. 3 Kasım 2002’den bugüne gelin AKP’nin bütün bu iktidar dönemi boyunca bir gün emekçinin, toplumun toplam servetten aldıkları pay artmış olsun! Gizli bir biçimde hepimizin cebinde iktidarın ve iktidarın yandaşı bir avuç sermayedarın eli var. Onlar bizim cebimizden alıp kendilerini zengin ediyorlar. İşte buna karşı isyan etmeyecek insanlar, buna karşı mücadele etmeyecekler de ne yapacaklar? Burada sembolik bir direniş var. Kendileri için, çocukları için direniyorlar ama en önemlisi Türkiye işçi sınıfının kölelik karşısındaki ileri mevzisidir” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.
Polisten kaçarken vurularak ölmüştü… Anaysa Mahkemesi’nde “yaşam hakkı” kararı!Asayiş
Başkanının tutuklanmasına neden olan ihaleler ortaya çıktı; Kocaeli’den giden milyonluk mamalar!Türkiye Gündemi
Erkan Baş'tan Gübretaş grevine ziyaret! YaşayamıyoruzSendikalar
