Arzu Erkan: Isuzu patronu, İsuzu işçisinden 1500 kat daha fazla gelir elde etti!
Anadolu Grubu Otomotiv Grubu Başkanı Bora Koçak Kocaeli Çayırova’da üretime devam eden Anadolu Isuzu fabrikasında kârlılığın düştüğünü ve Türkiye’deki işçi maliyetlerinin Japonya’dakine yaklaştığını açıklamıştı. Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Arzu Erkan açıklamaları gazetemize değerlendirdi.
Kocaeli Haber- Kocaeli Çayırova’da üretime devam eden Anadolu Isuzu fabrikasının da içinde olduğu Anadolu Grubu Otomotiv Grubu’nun Başkanı Bora Koçak CNBC-e’de katıldığı programda kritik açıklamalarda bulundu.
KÂRLILIK DÜŞTÜ İDDİASI
Programda karlılığın düştüğünü ve işçi maliyetinin arttığını şu sözlerle ifade etti, “Isuzu fabrikasındaki bizim işçilik maliyetimiz, Isuzu'nun Japonya'daki herhangi bir fabrikasıyla hemen hemen aynı noktaya geldi. Bu tabi rekabet gücünü olumsuz etkileyen, özellikle ihracat satış fiyatını fiyatlayamadığınız bir süreci beraberinde getiriyor ve karlılıkların ciddi anlamda erozyona uğramasına sebep oluyor.” Bu açıklamalar sosyal medyada oldukça fazla tartışıldı. Açıklamaları ve Koçak’ın iddialarını Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Arzu Erkan gazetemize değerlendirdi.
“ARTIŞIN TEMEL SEBEBİ VERGİLERDEKİ ARTIŞTIR”
Erkan sözlerine Isuzu’daki işçilerin maliyetini anlatarak başladı, “ISUZU’da işçiler çok mu maliyetli? İsuzu’da 2024 yılının ilk 9 ayında yapılan üretim maliyetinin sadece %8.27’sini işçi ücretlerini oluşturuyor. Bu oran 2023’te ise %6.07 idi. Bu oranların bir kısmının devlete ödenen vergiler olduğu da düşünüldüğünde aslında İsuzu patronunun son iki senede gerçekleştirdiği sömürü çarpıcı biçimde ortaya çıkıyor. Bugün 100 liralık giderinin sadece 7 lirası işçi ücretlerine ayrılıyor. İşçileri tamamen maliyet kalemi gören patron için bu 2 yüzde puan artış bile çok. Ama bu artış neden? İşçiler ücretlerinin reel olarak düştüğünü söylüyor. Doğru. Bu artışın temel sebebi vergilerdeki artıştır. İktidarın gelir vergisinde dilimlerini enflasyonun altında artırması nedeniyle brüt ücretler de artıyor. Vergiyi patron veriyor gibi görünse de işçilerin ücretlerinden yapılan artış miktarı artmış oluyor. Dolayısıyla işçilik giderini artıran şey, işçilerin ‘refah artışı’ değil.
“ISUZU PATRONU İŞÇİSİNDEN 1500 KAT DAHA FAZLA GELİR ELDE ETTİ”
Bir başka nokta kârlılık. Sadece 2023 yılında işçiler Isuzu’ya 1.6 milyar lira net kâr ettirdi. Bu işçi başına 1.1 milyon lira net kâr demek. Yani Isuzu patronu, İsuzu işçisinden yaklaşık olarak 1500 kat daha fazla gelir elde etti.
“11 MİLYAR LİRALIK SERVET”
2024’e gelindiğinde Isuzu zarar mı etti? Etmedi. Kâr etmeye devam ediyor. Şirketin sadece 2024’ün ilk 9 ayında elde ettiği kâr 351 milyon lira. Patronlar daralan pazar koşullarını bahane ediyor. Bu çok fazla patron tarafından söyleniyor. Ancak pazarın daralmasının sebebi işçiler değil. İşçiler bu şirketin 11 milyar liralık servetinin kaynağıdır.
“BUNUN SORUMLUSU İŞÇİLER DEĞİL”
Bir başka nokta da şu: Şirketin ödediği faiz, işçilere ödediği brüt ücretin yüzde 93’ü kadar. Şirketin faiz giderleri artarken, bedelini işçilerden çıkarmak istiyor. Bankalar, finans patronları kılını dahi kıpırdatmadan bu şirketten milyonlarca lira tahsil ediyor. Faiz ücretlerden kapıyor. Ancak bu durumu da işçiler yaratmadı, bunun sorumlusu işçiler değil.
“ISUZU DEVLET KASASINDAN BESLENİYOR”
Bir başka önemli nokta da şu. Isuzu devlet kasasından besleniyor. Sadece tek yılda aldığı devlet teşviği tutarı 228.7 milyon lira. İşçilere ödediği toplam ücret ne kadar? 621 milyon lira. Aldığı teşvik ödediği ücretin yüzde 36.7’si kadar. Yani işçin Türkçesi 100 işçinin 37’sinin ücretini zaten devlet ödedi. Daha net söyleyelim, 2023’te 1464 işçi çalıştıran Isuzu’da 537 işçinin ücreti zaten devlet kasasından çıktı.
Dolayısıyla sözün özü, Isuzu işçilerin yaptığı üretim ile milyarlarca liralık servet yaratan bir makine. İşçileri insan olarak değil, makine olarak görüyor ve şimdi yüzde 2 puan artış için işçileri gelirsiz, işsiz bırakacak kadar acımasız davranıyor.
“METAL İŞÇİLERİ BU YALANLARA KARŞI UYANIK OLMALI”
Anadolu Isuzu MESS üyesi bir işyeri ve yeni dönem grup toplu iş sözleşmesi görüşmeleri 2025 Eylül ayında başlayacak. Dolayısıyla 2025 yılı başında Isuzu yöneticileri tarafından başlatılan bu tartışma doğrudan kriz sopası sallayarak henüz sözleşme masası kurulmadan masayı baskılamak. Her kriz döneminde olduğu gibi "işler kötü işten çıkarmalar da gündeme gelebilir" mesajlarını alttan alta vererek işçileri en aza razı etmeye çalışacaklar. Bakın paylaştıtığımız veriler, şirketin işçiler üzerinden elde ettiği karları ve aldıkları teşvikleri ortaya koyuyor. Işçilik maliyetlerinin arttığı düpedüz yalan. Metal işçileri bu yalanlara karşı uyanık olmalı. Gerçekler ortada. Birleşik metal iş Sendikası'nın yasaklar karşısında sürdürdüğü grevler ve elde ettikleri kazanımlar belli ki metal patronlarını korkutmuş.
“ÜRETİMDEN GELEN GÜCÜNÜ KULLANMAKTA TEREDDÜT ETMEMELİ”
Yapılacak belli işçiler kriz sopası kullanarak sözleşmeleri baskılamaya çalışan patronlara karşı fabrikalarda bölüm bölüm bir araya gelerek taleplerini belirlemeli. Gerektiğinde de üretimden gelen gücünü kullanmakta tereddüt etmemeli. Patronların bu pervasız saldırılarını püskürtecek tek şey işçilerin birlikteliğidir.” diyerek açıklamalarına son noktayı koydu.