Erhan Çelik yeniden şiddet iddiasıyla karşı karşıya kaldı

Eski TRT spikeri Erhan Çelik, daha önce ünlü şarkıcı Gülben Ergen ile yaşadığı olaylı boşanmanın ardından bu kez ikinci evliliğinde yeni şiddet iddialarıyla gündeme geldi. Çelik’in 2019 yılında evlendiği kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Dr. Ayşegül (Özlem) Gültekin Çelik, savcılığa suç duyurusunda bulunarak eşinin kendisine fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, ayrıca zorla 15 milyon TL’lik senet ve kendi lehine hazırlanan anlaşmalı boşanma protokolünü imzalattığını öne sürdü. Gültekin ayrıca boşanma davasında 50 milyon TL tazminat talep etti.

“KADINA KARŞI TEHDİT” VE “BASİT YARALAMA” SUÇLAMASI

Savcılık, Gültekin’in iddiaları üzerine hazırladığı dosyada Erhan Çelik için “kadına karşı tehdit” ve “kadına karşı basit yaralama” suçlarından 2 yıl 3 aydan 5 yıl 3 aya kadar hapis talep etti.
Mahkemedeki duruşmada Gültekin, bir araç içinde alıkonulduğunu, kilitlenen kapılar arasında şiddete uğradığını ve saçının çekilerek başının camlara vurulduğunu iddia etti.

ÇELİK İDDİALARI YALANLADI: “GERÇEKLE İLGİSİ YOK”

Erhan Çelik cephesi ise iddiaları kesin bir dille reddetti. Çelik’in avukatı tarafından yapılan açıklamada,
“50 milyon lira tazminat, zorla boşanma, psikolojik şiddet gibi iddiaların gerçekle ilgisi yoktur. Dava sonunda her şey belgeleriyle ortaya çıkacaktır.” denildi.
Çelik ayrıca medyaya yansıyan araç içi görüntülerle ilgili, videonun montajlandığını savunarak, “Videonun başında saldırıya uğrayan bendim” ifadelerini kullandı.

“ARTIK SUSTURULMAK İSTEMİYORUM”

Görüntülerin paylaşılmasının ardından Ayşegül Gültekin, sosyal medya hesabından yaşadıklarını madde madde anlattığı uzun bir açıklama yayımladı.
Gültekin açıklamasında:
Araç içinde alıkonulduğu anda videoyu kendisinin çekmeye çalıştığını,
Telefonunun zorla elinden alınarak videonun silindiğini ancak bulut yedeklemesi sayesinde kaydın geri geldiğini,
Eşinin bir gün önceki ifadesinde “elini sürmediğini” söylediğini, ancak videonun mahkemeye sunulmasıyla çelişkilerin ortaya çıktığını,
Sessiz kalmasının nedeninin hem çocuğunu hem ailesini korumak olduğunu,
Kamuoyunun manipülasyonlarla yanlış bilgilendirildiğini