"Gerçek psikolog mu, Influencer mı?" İşte asıl mesele bu!

Son yıllarda, özellikle Z kuşağı arasında ruh sağlığına yönelik ilgi giderek artıyor. Ancak, geleneksel terapi seansları, hızla dijital platformlar ve sosyal medya içerikleriyle yer değiştiriyor. Peki, bu yeni terapi anlayışı gerçekten etkili mi? Uzman psikolog Hülya Kuşcu’ya sorduk.

"Gerçek psikolog mu, Influencer mı?" İşte asıl mesele bu!

Son yıllarda artan ekonomik sıkıntılar nedeniyle psikolojik destek almak için geleneksel yollara başvuranlar bir adım geri atarken, gençler bu ihtiyacı sosyal medya ve dijital platformlar aracılığıyla karşılamayı tercih etmeye başladı. Instagram’da “terapist” profilleri, YouTube’da kişisel gelişim videoları ve mobil uygulamalar üzerinden yapılan meditasyonlar, bir zamanlar klinik ortamlarda sunulan terapi seanslarına alternatif olarak öne çıkıyor. Bu değişim, gençlerin ruh sağlığına yaklaşımını da dönüştürmüş durumda. Konuyla ilgili uzman psikolog Hülya Kuşcu gazetemize değerlendirmelerde bulundu.

HALA TABULAR VAR

Z kuşağı, hızla değişen dünyada psikolojik destek almanın, kişisel gelişimin ve zihinsel sağlığın önemini her zamankinden daha fazla hissediyor. Ancak, dijital ortamda sunulan “terapi içerikleri” ile gerçek psikolojik desteğin yerini tutup tutmadığı tartışma konusu. Birçok genç, geleneksel psikolojik destek almak için engellerle karşılaşıyor. Fiyatlar, randevu süreci ve bazen de toplumda psikoterapiye yönelik hala süregelen tabular, kişilerin profesyonel yardım almasının önündeki en büyük engeller arasında yer alıyor.

SOSYAL MEDYADA BİRÇOK TERAPİST VAR

Instagram’da kendini “terapist” olarak tanıtan birçok profil var. Kimi psikolog, kimi sadece kişisel gelişim uzmanı veya yaşam koçu. Bu hesaplar, kullanıcıları doğru bir şekilde bilgilendirmeye yönelik içerikler paylaşıyor, ancak bu içeriklerin doğruluğu ve etkisi henüz net bir şekilde tartışılmıyor. Sosyal medyanın sunduğu bilgi kolaylığı, gençlerin psikolojik destek arayışına farklı bir yön veriyor.

DİJİTAL TERAPİ NE KADAR ETKİLİ?

Uzman psikolog Hülya Kuşçu, online terapinin yüz yüze terapi kadar etkili olabileceğini söylerken “Artık terapiye ulaşmak eskisi kadar zor değil. Dijital terapi, özellikle kaygı, depresyon ve stres gibi konularda etkili bir seçenek haline geldi. Doğru uzmanla, güvene dayalı bir ilişki kurulduğunda online terapi de yüz yüze kadar faydalı olabiliyor. Ancak her ruhsal durum için yeterli olmayabilir. Özellikle derin travmalar veya karmaşık psikiyatrik süreçlerde yüz yüze temas hâlâ çok kıymetli.” Dedi.

MEDİTASYON UYGULAMALARI ALTERNATİF BİR ÇÖZÜM MÜ?

Diğer yandan, meditasyon ve mindfulness uygulamaları da gençlerin ruh sağlığını iyileştirme amacıyla popüler hale geldi. Meditopia, Calm ve Headspace gibi uygulamalar, kullanıcılara günlük meditasyon seansları sunuyor. Ancak, uygulamaların etkisi de tartışmalı. Kullanıcılar, sadece rehberli meditasyonlar yaparak kısa süreli rahatlama sağlasa da, bu tür uygulamalar profesyonel destek ile kıyaslandığında derinlemesine bir çözüm sunamıyor. Konuyla ilgili konuşan Kuşcu, “Meditasyon uygulamaları da bu dönemde sıkça başvurulan araçlardan. Zihni sakinleştirmek, anda kalmak, stresle başa çıkmak için oldukça işe yarıyor. Ama unutmayalım, meditasyon terapi değildir. Güçlü bir destekleyici olabilir ama bir uzman rehberliğiyle yürütülen sürecin yerini tutmaz.” İfadelerine yer verdi.

Kaynak: HABER MERKEZİ
Hülya Kuşcu Psikolog Influencer