İsrail'den Yemen'deki Husilere Karşı Kapsamlı Askeri Operasyon

Başbakan Binyamin Netanyahu, bu müdahalenin yalnızca bölgedeki deniz taşımacılığı üzerindeki tehditleri ortadan kaldırmayı değil, aynı zamanda küresel güvenliği tehdit eden unsurlara karşı güçlü bir mesaj vermeyi amaçladığını belirtti. Netanyahu, Husilerin uluslararası taşımacılığı ve deniz yollarını hedef alarak dünya düzenine zarar verdiğini ifade etti.

HUSİLERİN ARTAN TEHDİTLERİ VE İSRAİL'İN TEPKİSİ

Son dönemde Husiler, bölgesel istikrarı sarsan eylemleriyle öne çıkıyor. 19 Aralık'ta Husiler, İsrail'in Yafa şehrine "Filistin 2" tipi balistik füzelerle saldırarak gerilimi daha da artırdı. Bu saldırıya yanıt olarak, İsrail ordusu Yemen'deki Husilere ait beş hedefi 14 savaş uçağıyla bombaladı. İsrail ordusundan yapılan açıklamaya göre, saldırı sırasında Ramat Gan'daki bir okul zarar gördü.

Netanyahu, Husilere karşı planlanan daha geniş çaplı operasyonun sinyallerini verirken, İran’ın bölgedeki vekil güçlerine karşı daha kararlı adımlar atacaklarını belirtti. “Husiler yalnızca bölgesel değil, küresel güvenlik için de büyük bir tehdit oluşturuyor,” diyen Netanyahu, ABD ve diğer müttefik ülkelerin de bu durumu ciddiye aldığını vurguladı.

İRAN’IN ROLÜ VE BÖLGESEL GÜÇ DENGELERİ

İran’ın Husilere sağladığı askeri ve lojistik destek, bölgedeki çatışmaların ve istikrarsızlığın temel nedenlerinden biri olarak görülüyor. Husiler, bu destekle güç kazanarak uluslararası deniz taşımacılığına yönelik saldırılar düzenlemeye başladı. Bu durum, yalnızca bölge ülkeleri için değil, küresel ticaret ve güvenlik için de tehdit oluşturuyor.

İsrail, Husilere karşı askeri operasyon başlatarak hem İran'ın bölgedeki nüfuzunu sınırlandırmayı hem de uluslararası kamuoyunu bu tehdide karşı uyarmayı amaçlıyor. Netanyahu, “Deniz taşımacılığı ve dünya düzeninin korunması için bu tehditlere karşı göz yummayacağız,” dedi.

ULUSLARARASI TEPKİLER VE KÜRESEL GÜVENLİK

Husilerin balistik füze saldırıları, yalnızca İsrail’i değil, bölgedeki diğer ülkeleri de risk altına sokuyor. ABD ve Avrupa Birliği gibi uluslararası aktörler, Husilerin küresel güvenliğe yönelik ciddi bir tehdit oluşturduğunu dile getirdi. İsrail’in Yemen’deki Husilere yönelik askeri harekâtı, sadece bölgesel bir mesele değil, aynı zamanda küresel bir güvenlik konusu olarak değerlendiriliyor.

Bu operasyon, Ortadoğu'daki güç dengelerini yeniden şekillendirebilir ve uluslararası ilişkilerde yeni bir dönemin kapısını aralayabilir. İran’ın bölgede artan etkisi, küresel güçlerin stratejilerini gözden geçirmesine neden oluyor.

SONUÇ VE BEKLENTİLER

İsrail’in Husilere karşı başlattığı bu kapsamlı harekât, ülkenin güvenlik stratejilerindeki kararlılığını ortaya koyarken, uluslararası kamuoyu tarafından da yakından izleniyor. Bu operasyonun bölgesel ve küresel etkileri önümüzdeki süreçte daha net bir şekilde görülecek.