Özkan Coruk: Kuzey Anadolu Fay Hattı büyük bir zenginlik kaynağı

Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Özkan Coruk ve Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Dr. öğretim üyesi Serkan Engin, Nokta TV ekranlarında yayınlanan Melih Can Şenol ile Akademi Noktası programına konuk oldu. Coruk, Kuzey Anadolu Fay Hattı, deprem ve zemin ilişkisi ve olası bir depremde Kocaeli’nin yüksek riskli bölgelerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

KUZEY ANADOLU FAYI DÜNYADAKİ EN AKTİF FAYLARDAN BİRİ

Kuzey Anadolu Fayı’nın dünya üzerindeki en aktif faylardan birisi olduğunu belirten Coruk, “Kuzey Anadolu Fayı (KAF), dünya üzerindeki deprem üreten en aktif faylardan birisi. Japonya gibi ülkeler var fakat oralarda fay yerleşim alanlarını kat etmiyor. Karadan geçen ve yerleşim alanlarını kat eden faylarda bir yırtılma gerçekleştiği zaman oluşan depremlerin etkileme oranı da yüksek oluyor. Kuzey Anadolu Fayı, Erzincan’dan başlayıp Saros Körfezi’ne kadar uzanan bir hat. Bu hat üzerinde de büyük kentlerimiz bulunuyor” dedi.

KUZEY ANADOLU FAYI BÜYÜK BİR ZENGİNLİK KAYNAĞI

Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın aslında büyük bir zenginlik kaynağı olduğunun altını çizen Coruk, “Kuzey Anadolu Fay Hattı’nı Erzincan’dan itibaren izlediğimizde buraların en verimli ovalar olduğunu görüyoruz ve aslında bu fayın getirdiği bir zenginlik. Hem enerji hem sıcak su hem su kaynakları hem de ova ve toprak oluşumu açısından çok önemli bir zenginlik kaynağı. Bizim bu zenginliği çok iyi tanımlamamız gerekiyor. Yani nerede tarım yapacağız? Nerede yerleşeceğiz? Bunu çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor” ifadelerinde bulundu.

1999 DEPREMİNİN EN ÇOK ETKİLEDİĞİ BÖLGELER

1999 Gölcük depreminde en büyük hasarın yaşandığı bölgelere dikkat çeken Coruk, bir deprem meydana geldiğinde yerleşimin faya uzaklığının da önemli bir kriter olduğunu belirterek “Gölcük kıyı ovasından başlayıp İzmit-Sapanca arasındaki ova düzlüğü; kuzeyde Körfez-Derince ve güneyde Gölcük-Karamürsel’e kadar devam eden kıyı ovalarımız 1999 depreminde en büyük hasar yaşadığımız yerler. Tabi faya uzaklık gibi kavramlarda işin içine giriyor” şeklinde ifadelerde bulundu.

ZEMİN VE DEPREM İLİŞKİSİ

Zemin ve deprem ilişkisi üzerine değerlendirmede bulunan Coruk, “Deprem meydana geldiği zaman bir enerji açığa çıkıyor. Bu enerji de zeminde bir titreşim oluşturuyor. Zeminin yapısı da bu etkiyi büyütüyor ve yapıya yansıtıyor. Eğer zemin açısından etkinin büyüklüğü fazlaysa büyük hasara yol açıyor. Fakat kaya ortamı dediğimiz ortamlarda bu etkiyi daha düşük görüyoruz. Çünkü bu ortamlar etkiyi daha düşük seviyede yansıtıyor. Tabi burada zemin üzerindeki yapıların da tekniğine uygun yapılmış olması da önemli. Bu sebeple zeminin özelliklerini bilmek, yapı üretimi ve planlama açısından çok önemli. Buna göre tanımlamalar yapıp adımlar tamamız gerekiyor” dedi.