Erkan Akpınar: Binada yapısal elemanlara müdahale, cinayete teşebbüs sayılır
KOÜ Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Dr. Erkan Akpınar, inşaatlarda yapılan yanlış uygulamalar ve bunların getirdiği risklere ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

ÖZEL HABER - MELİH CAN ŞENOL
Akademik Bakış adlı röportaj serimizin konuğu olan Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Dr. Erkan Akpınar, inşaatlarda yapılan yanlış uygulamalara ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Akpınar; binalarda gerek inşaat aşamasında gerekse sonradan kolon, kiriş, perde duvar ve donatılara yapılacak proje dışı, bilinçsiz ve hatalı bir müdahalenin binanın yıkılmasında rol oynayabileceğine dikkat çekerek, bu durumun doğrudan cinayet teşebbüsü olarak nitelendirebileceğini belirtti.
“HERKESİN BAŞINA POLİS DİKEMEZSİNİZ”
Bir binanın inşasına dahil olan birçok meslek grubunun olduğunu belirten Akpınar, “Bir bina yıkıldığında ilk sorumlu tutulan önce müteahhit ardından inşaat mühendisi oluyor. Evet, bu kişilerde işlerini yanlış yapmış olabilirler buna bir itirazım yok. Fakat bir binayı sadece bu iki grup yapmıyor. Mimarlar, jeoloji/jeofizik mühendisleri, makine ve elektrik mühendisleri ve ustalar var. Süreçler denetleniyor mu? Evet denetleniyor. Fakat insan faktörünü göz önünde bulundurmamız gerekiyor. Herkesin başına polis dikemezsiniz. Birisi kalkıp bilinçsiz ve bilgisizce, kendi alanında veya alanı dışında, kendi inisiyatifiyle iş yapmaya başladığı zaman sorun oluyor” dedi.
“KASTEN ADAM ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS DEMEKTİR”
İnşaat sahasındaki yanlış uygulamalara değinen Akpınar, “Örneğin bazı tesisatçılar boruya doğru düzgün eğim vermek yerine, kolayına gelecek şekilde dümdüz yapıyor ve karşısına çıkan kolon veya kirişi kırıyor. Net bir şekilde söylüyorum ki bu cinayet sayılabilir. Perde duvara, kirişe, kolona herhangi bir şekilde zarar verip oradan bir şeyler geçirmek kasten adam öldürmeye teşebbüs etmektir. Orası öyle yapılmışsa senin onu kırmaman gerekiyor. “Ya ne olacak” denecek bir şey değil bu. Kolon, kiriş, perde duvar ve temel, bunlara kesinlikle ve kesinlikle kimsenin dokunmaması gerekiyor. Küçücük bir müdahalede bile bulunmaması gerekiyor” ifadelerinde bulundu.
“MAALESEF ESKİ ALIŞKANLIKLAR DEVAM EDİYOR”
Yeni yapılarda da bazı eski ve kusurlu uygulamaların devam ettiğini dile getiren Akpınar, “Maalesef yeni binalarda da insanlar eski alışkanlıklarını devam ettiriyor. Bazı ustalar kolonun, kirişin içinden boru geçiriyor. Beton dökmeden önce boruları yerleştiriyor. Bu çok yanlış ve çok tehlikeli bir şey. Çünkü beton olması gereken yerden içi boş bir boru geçiyor. İnşaat mühendisinin yaptığı hesapta orası yüzde 100 beton dolu. Hesabı buna göre yapıyor. Bu değiştiği zaman benim hesap ettiğim yükü taşıyamayacak anlamına geliyor” dedi.
“BİNALARIN YIKILMASI DOMİNO GİBİDİR”
Binaların kolon ve kiriş gibi ana unsurlarına hiçbir şekilde müdahale edilmemesi gerektiğini vurgulayan Akpınar, “Binaların yıkılması domino gibidir. Bir şey bu süreci başlatır ve eğer bina yeterince dayanıma sahipse öyle kalır. Fakat güçlü değilse binadaki diğer kusurlar da ortaya çıkar ve bina yıkılır. Kısacası ister inşa aşamasında isterse sonradan, projesine aykırı olacak biçimde binanın kirişine kolonuna, perde duvarına kesinlikle en ufak bir müdahalede bulunulmaması gerekiyor. Özellikle eski bir binaysa, binanın yıkılmasına sebep olabilir” şeklinde konuştu.