Mücadelenin ve sevginin güçlü sesi: Bahar Gültekin Candemir
Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Avukat Bahar Gültekin Candemir, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için Nokta Medya tarafından hazırlanan '41 Kadın 41 Başarı Hikayesi' programının konuğu oldu. Kadınlara mücadele çağrısı yapan Candemir önemli mesajlar verdi.
Başarı dolu bir hayat hikayesi, bir kadının azimle ve kararlılıkla yürüdüğü yolda saklı. Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Bahar Gültekin Candemir, 1973 İzmit doğumlu, hukuk alanında eğitim almış ve mücadelesiyle hayatına anlam katmış bir kadın. Atatürk İlkokulu ve İzmit Lisesi'nden mezun olduktan sonra, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden 1995 yılında mezun olan Candemir, hem ailesinin hem de toplumun beklentilerini karşılamak için büyük bir özveriyle çalışmış. 1998 yılında evlenen ve bir kız çocuğu annesi olan Candemir, hayatının her anında cesaret, gayret ve sevgi dolu adımlar atarak kadınlara örnek oldu.
“ERKEKLERDEN DAHA FAZLA ÇALIŞMAMIZ GEREKİYOR”
Bahar Hanım, kadın olmanın zorluğunu şu sözlerle ifade ediyor: "Kadın olmak kolay değil. Biz kadınların pek çok rolü var. Bir taraftan ailenizin kızısınız, bir taraftan annesiniz, bir taraftan eşsiniz. Bir erkek bireyden daha fazla çalışmanız gerekiyor.” Toplumun kadından beklediklerini yerine getirme sorumluluğunu taşırken, aynı zamanda kişisel hayallerini gerçekleştirme mücadelesi veren Candemir, bu süreçte ailesine ve öğretmenlerine çok şey borçlu olduğunu dile getiriyor. Cumhuriyet değerleriyle yetiştirilmiş ve toplumsal duyarlılığı olan bir birey olarak, toplumu adına mücadele etmeye devam ediyor.
“DIŞARIDAN GÜÇLÜ GÖZÜKÜYORUZ AMA…”
Candemir, dışarıdan güçlü görünen kadınların aslında duygularıyla nasıl başa çıktıklarını ve her zorlukla nasıl mücadele ettiklerini anlatırken, "Dışarıdan çok güçlü gözüküyoruz ama herkes kadar duygularımız var. İncindiğimiz zamanlar, Bazen içinden çıkamayacağımızı düşündüğümüz zor anlar oluyor. Hep içimden sen bunu yaparsın, sen başarırsın diyorum. Her zorluğun içinden çıkmanın insana bahşettiği bir güç var. Her güçlük yeni başlangıçlara sürüklüyor. Zorlukları aştığımda aferin diyorum kendime" sözleriyle motivasyonunu paylaştı.
KIZININ SÖZLERİ BAŞARDIM DEDİRTTİ
Başardım dediğiniz ilk hikayenizi veya unutamadığınız bir başarı hikayenizi paylaşır mısınız? sorusuna yanıt veren Candemir, “Geçtiğimiz günlerde kızımın bana söylediği bir söz evet başarmışım dedirtti. Anne dedi çok güçlü bir insansın sana ben ve etrafımdaki arkadaşlarımız gıpta ile bakıyoruz. Senin kadar vazgeçmeyen bir insan olmak istiyorum ve iyi bir annesin dedi. Benim için en büyük armağan oydu. Ben iyi bir anne olmayı iyi bir insan olmayı başarmışım dedim” ifadeleri ile duygularını paylaştı.
“İLK ÖNCE KIZ KARDEŞLERİM”
Toplumda ve çalışma hayatında kadına yönelik şiddetin büyük bir problem olduğunu vurgulayan Candemir, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü mesajında şiddetsiz bir dünya dileğini ifade ediyor: "En büyük problemimiz toplumda, çalışma hayatında ve evde şiddet. İlk önce kız kardeşlerim, çocuklarım için şiddetsiz bir dünya istiyorum. Emeğimizin eşit ve eş değer görüldüğü, emeğin karşılığının alındığı günlere kavuşmayı diliyorum."
“KADINLAR OMUZ OMUZA”
Bahar Gültekin Candemir'in hayat hikayesi, cesaretin, mücadelenin ve sevginin birleştiği, topluma ilham veren bir örnek. Kadınların daha gayretli, cesur ve sevgi dolu olduğunu belirten Candemir, "Ne pahasına olursa olsun mücadeleye devam edelim. Zorlukları yenen kadınlar, zorlukların içinde olan kadınlara destek olsunlar. El ele verelim, omuz omuza verelim, birlikte mücadele edelim," sözleriyle tüm kadınlara çağrıda bulunuyor.
“YAŞAMAK DA BİR CESARET”
Candemir, kadın olmanın anlamını üç kelimeyle özetliyor: Cesaret, gayret ve sevgi. Kadınların çalışma hayatında ve toplumda emeğinin hak ettiği değeri görmediğini belirten Candemir, “Bu toplumda emeği hak ettiği kadar değer görmeyenler biz kadınlarız. Çalışma hayatında cinsiyete dayalı ayrımcılığa maruz kalıyoruz. Toplum hayatında da böyle. Aslında yaşamak da bir cesaret. En başta, trafikte, aile içinde şiddete uğrayan kadınların fazlalığı beni büyük bir üzüntüye uğratıyor” dedi.
“MÜCADELEYE DEVAM”
En büyük gayreti kadınlar için sarf ettiğini ifade eden Candemir, “Bir taraftan şiddet baskısı, şiddete uğrama ihtimali bir yandan da ailenin içindeki görevleri yerine getirme vicdani sorumluluğu kadına çok yük yüklüyor. Tüm kadın arkadaşlarıma her zaman şunu söylüyorum. Kadınlar daha gayretlidir, kadınlar daha cesurdur, kadınlar daha şefkatli ve sevgi doludur. Bu toplumun en çok ihtiyaç duyduğu şey sevgi ve şefkat olduğuna göre ne pahasına olursa olsun mücadeleye devam edelim” ifadelerini kullandı.
“TOPLUMA KARŞI VAZİFELERİMİZ VAR”
Candemir'in motivasyonunun kaynağı, yaşadığı zorluklardan güçlenerek çıkması ve her güçlüğün yeni başlangıçlara yol açtığına inancı. Kendisiyle sürekli konuşarak ve yaşamdan vazgeçmeyerek başarıyı getiren Candemir, “Motivasyon başarıyı getiriyor. Her zaman motive olamıyor olabilir. İçinde bulunduğumuz durum ve ortam etkiliyor. Kendimle konuşmaktan vazgeçmeyişim, yaşamdan vazgeçmeyişim başarıyı getiriyor. Bizim gibi görünür insanların topluma karşı vazifeleri var. Bir kadına dahi cesaret verebilirsem, bir kız çocuğunun dahi ben de okumalıyım onun gibi olmalıyım duygusunu verebiliyorsam bu çok kıymetli” sözlerini kullandı.
“GÜZEL GÜNLER YAKIN”
Kendini güçsüz hisseden bir kadınlara da seslenen Candemir, “Başarabilirsin. İhtiyacın olduğu her an yanındayım” dedi. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile ilgili mesajını paylaşan Candemir, “En büyük problemimiz toplumda, çalışma hayatında ve evde şiddet. Gün geçmiyor ki kadına karşı bir şiddet olayı ile güne başlamayalım. İlk önce kız kardeşlerim, çocuklarım için şiddetsiz bir dünya istiyorum. Emeğimizin eşit ve eş değer görüldüğü emeğin karşılığının alındığı günlere kavuşmayı diliyorum. Bunun için mücadele kararlılığı içinde olmamız gerekiyor. Ben mücadele ediyorum tüm kadın arkadaşlarıma mücadele çağrısı yapıyorum. Güzel günler yakın. Şiddetsiz bir topluma kavuşabilmek dileğiyle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutluyorum” ifadelerini kullandı.