Ev kiraları ve toplumsal etkileri

Semih Kanpara

Semih Kanpara

Tüm Yazıları

Türkiye’de ev kiraları son yıllarda toplumsal bir tartışma konusu haline geldi. Ekonomik
dalgalanmalar, konut arzının yetersizliği ve göç hareketleri, şehirlerde kira fiyatlarını astronomik seviyelere taşıdı. Birçok vatandaş için artık kira ödemek, temel ihtiyaçlar listesinin en zorlayıcı maddesi durumunda. Kiraların bu denli yükselmesi sadece ekonomik değil, sosyal bir problem olarak da
karşımıza çıkıyor. Aileler taşınmak zorunda kalıyor, öğrenciler eğitim hayallerini yarıda bırakmayı düşünüyor, genç çiftler kendi evlerine çıkamadan evlilik planlarını erteliyor. Kiracıların karşı karşıya kaldığı bu tablo, ev sahipleri için de sancılı bir süreç. Ekonomik koşullar, onlara da mali denge kurma
konusunda zorluk çıkarıyor.

DAHA ÇOK EKONOMİK DEĞİL SOSYAL PROBLEM!

Ancak ortada çözülmeyi bekleyen büyük bir denklem var: nasıl hem kiracıyı hem ev sahibini koruyan bir sistem kurulur? Bugün gelinen noktada her iki taraf da memnun değil. Bu nedenle kalıcı çözüm; sosyal konut politikalarının güçlendirilmesi, adil kira düzenlemeleri ve arz-talep dengesinin yeniden kurulmasından geçiyor.

ADİL KİRA DÜZENİ ŞART!

Konut bir lüks değil, temel bir ihtiyaçtır. İnsanların barınma hakkına erişiminin kolaylaştırılması, hem sosyal huzur hem de ekonomik istikrar açısından kritik öneme sahiptir. Türkiye’nin geleceğinde, kiraların
hayatımızdan bir yük olarak değil, planlanabilir ve sürdürülebilir bir gerçeklik olarak yer alması en büyük temennimiz.

GERÇEK VE ACİL AKSİYON ŞART

Devletimizin açıkladığı sosyal konut projelerini etraflıca araştırdıktan sonra, çoyerinde ve vatandaşı memnun edecek bir proje olduğu kanaatine vardım. Ancak bu projelerin sürekli olarak yapılması
ve Türkiye’de konut sorununun tamamen ortadan kalkması gerektiği aşikâr. Edirne’den Kars’a dev bir arazi genişliğine sahip bu ülkede şu sorunları yaşıyor olmamız bize hiç yakışmıyor.
İnsanı yaşat ki devlet yaşasın…