Türkiye'nin en büyük sorunu!
Yıl 2025. Bilişim çağı, herkes deli gibi çalışıyor. Uzaya giden astronotlar, insansız hava araçları, çalışan robotlar, elektrikli araçlar, akıllı bina teknolojileri, yapay zeka, deepfake sorunsalı, evde beslenen hayvanlar derken büyük bir değişim içerisine girmişiz. Daha çok kazanma hırsı, sosyal medyanın görsel tuzak ağına kapılıp gidiyoruz. Ve her geçen gün yalnızlaşıyoruz. Sosyal medyada gördüğümüz arkadaşlarımızla yazışıyor, beğeniyor ve takipleşiyoruz. Eskisi gibi görüşmeler bitti. Oturup kahve içmeler , bir kahvenin kırk yıl hatrı vardır cümlesinin değerini yaşayamadan sanal sohbetler arttı.
Doğum günü, sünnet, nişan, düğün, taziyelere artık katılamaz olduk. Her bir cemiyet organizasyonuna sadece mesaj yazarak katılır olduk. Farkında mısınız ama git gide yalnızlaşır olduk.
Her şeyi tek başımıza yapma istedi, her bir duyguyu tek başımıza yaşama arzusu ile hareket eder olduk. Kadınlarımız eril enerjiye büründü. Erkeklerde dişil enerjiye.
Evlilikler artık bizlere ürkütücü gelmeye başladı. Flört etmek için bile artık 10 kez düşünür olduk. Peki ne oldu da bu hale geldik. Neden kendimizi dış dünyaya kapattık.
Dikkat edin herkes ya spora kanalize oluyor, ya işine ya da beslediği evcil hayvanına. Sosyal medyalarımızda bile toplu fotoğraflar yerine sürekli kendi bireysel çekimlerimizi yayınlar olduk.
Paylaşımdan uzak bencilce hareket ediyoruz. Önceden çevremizdeki arkadaşlarımıza, yardıma muhtaç olanlara elimizden geldiğince destek olmaya çalışır, elimizden geldiğince çözüm üretirdik. Şimdi ise kendimizi dış dünyaya karşı soyutladık.
Bu gidişle çok yakında daha da beter olacağız. Çok acil bir şekilde silkelenip kendimize gelmemiz gerekecek. Umarım bu kötü rüyadan bir an önce uyanır, daha güzel yaşanılır bir dünyaya hizmet etmiş oluruz.