Davutoğlu yaşadığı suikast risklerini anlattı! “Gazze’de eşimle bulunduğum hastane bombalandı”
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Başbakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı döneminde karşı karşıya kaldığı suikast risklerini anlattı.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Nokta TV’de yayınlanan "Ahmet Akçaalan ile Özel Yayın" programına konuk oldu. Nokta TV Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akçaalan’ın sorularını yanıtlayan Davutoğlu, ülke gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu. Siyasi ve ekonomik gelişmelerin ele alındığı yayında, Davutoğlu’nun değerlendirmeleri dikkat çekti.
“DEVLET ADAMININ ZİKRETMESİ ŞIK OLMAZ”
DEM Parti İmralı Heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder’in aracına konulan düzenekle suikast girişiminde bulunulması ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın cıva ile zehirlenmesi olayları sonrası kendisinin de benzer bir durum yaşayıp yaşamadığı sorusuna yanı veren Davutoğlu, “Çok kez girişimde bulunuldu. Biz bunları zikretmeyiz. Devlet adamlarının zikretmesi şık olmaz. Siz devlet görevi aldığınız zaman ateşten bir gömleğe hazırsınız demek. Türkiye’de idam sehpasına da gitmiştir Başbakanlar. Osmanlı devletinde kelleleri de alınmıştır. Bu vatan bedelsiz korunmaz. Sırrı Süreyya meselesi ile ilgili süreci bilmiyorum. İstihbaratına bakmak lazım. Mesela tarih 2012. Kerkük’e gitme kararı aldım. Önce Erbil’e gittim. 1957’den beri ilk defa bir Dışişleri Bakanı Kerkük’e gidecek. Önümüze PKK’nın Kerkük’te suikast yapacağına dair istihbarat bilgileri geldi. BU bilgi son anda geldi. Bu riskleri alamazsak politika yapamayız. Ben Kerkük’e gideceğim, siz de tedbirlerinizi alacaksınız dedim.
“BEN TÜRKİYE’NİN HER YERİNE GİDERİM”
2015 yılında terörle mücadeleyi başlatmışız. Van’da iftar yemeğindeyiz. Gevaş Belediye Başkanı o zaman AK Parti’deydi. Vali Orada, Komutan Orada, Emniyet görevlileri orada. Söz aldılar her an suikast ile karşılaşabiliriz. Hala yol emin değil dediler. Etrafta da insanlar var. Vali’ye ve komutanı arka odaya davet ettim. Bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanına vatan topraklarından herhangi bir yer emniyetli değil derseniz ve bunu herkesin içinde söylerseniz ölür ama oraya gider. Bir daha benim yanımda suikast demeyeceksiniz. Tedbirinizi alacaksınız. Ben Türkiye’nin her yerine giderim.
“BİNLERCE TEDBİRDEN DAHA ÖNEMLİ”
Tarih 25 Temmuz 2015. Ceylanpınar’da 2 polisimiz şehit edilmiş. Ceylanpınar’a gittim. Emniyet Müdürlüğümüzü ziyaret ettim. O sırada Belediye Başkanı geldi. Belediye binası önünde binlerce insan sizi bekliyor dediler. Hemen bizim yetkililer orası sıkıntılı dediler. Yürüyeceğiz dedim. Suriye sınırının hemen dibi. Yürüyemeyiz dediler. Ben bu yolu yürüyeceğim, ben bu yolu yürümezsem Ceylanpınar devleti hissetmez dedi. Yürümeye başladık. Bir gazeteci sayın başbakanım çok rahat yürüyorsunuz sizin ve eşinizi üzerinde çelik yelek mi var dediler. Üzerimde çelik yelek falan yoktu. Orada bir Ceylanpınarlı Kürt onun çelik yeleği biziz dedi. O benim için alınacak binlerce tedbirden daha önemli.
“GAZZE’DE BULUNDUĞUM HASTAHANE BOMBALANDI”
Böyle onlarca olay oldu. İçeride ve dışarıda. Yunanistan’da benzer olay oldu. Libya’da, Suriye’de, Gazze’de oldu. Yukarıda İsrail Bombardımanı devam ediyor ve ben Gazze’deyim. Gazze’de olduğum esnada eşimle beraber Şifa Hastanesindeyken şifa hastanesi bombalandı. Bunların bir kısmı basına yansıdığı için bilinir, bir kısmı bilinmez. Devlet yönetmeye talip olanlar bu riskleri görerek talip olurlar. Bu riskleri halka yansıtmaz. Ülkenin Başbakanı her şeyi bilecek ama göğsünde onu tutacak” dedi.