Güreşimiz kan kaybediyor… Peki bunu nasıl durduracağız?

2028 Los Angeles Olimpiyat Oyunları’na kadar güreşimiz ve Milli Takımımız hazır duruma gelebilecek mi? İşte an itibari ile cevaplanması gereken en önemli soru bu.
Şu bir gerçek ki, olimpiyatlara katılmak bile başlı başına bir iş. ABD’ye kaç güreşçi gönderebileceğiz? Son dünya şampiyonasındaki durumumuz üzüntü vericiydi.
Sormaya devam edelim…
Güreş Milli Takımı mevcut kadro ve ekiple nasıl ne kadar başarılı olur?
Milli Takımını oluşturacak altyapı ve alt kadrolar yeterli mi?
Ülkemizde güreş eğitimi verebilecek eğitici antrenörler ne kadar etkin?
Minder güreşindeki temel sorunlar belirlendi mi?
Güreşimiz kendi sistemini ne kadar kurabildi, kurduysa ne kadar geliştirebildi?
Milli Takım güreşçileri kendine has stil ile ilgili ne kadar çalışma ve çaba içindeler?
Çünkü Başkanımız Taha Akgül bu konu ile ilgili bir Türk Modeli oluşturulacağına dair söylemlerde bulunmuştu.
İran, ABD, Rus sistemlerini örnek alacak olursa Türk Stili nasıl bir prensiple mindere çıkacak?
Güreşimiz sadece belirli pilot iller ya da belirli kulüpler ile güreşin gelişmesine ve başarısına yön verebilir mi.
Güreşimize çok büyük faydası olacağı için oluşturulan SEM (Sporcu Eğitim Merkezi) ve TOHM (Türkiye Olimpiyatlara Hazırlık Merkezi) ne kadar başarılı? Bir de bu kurumlar sağlık bir şekilde denetleniyor mu?
Türkiye Serbest ve Grekoromen Güreş Süper Ligi, Birinci Lig, İkinci Lig ve Yıldızlar Ligi'nde istenilen verim ve kaliteyi ne kadar yakaladık.
Türk güreşinde sağlıklı bir şekilde aşama kazanmasına yön veren üst akıl, akademisyen ve hocaların raporları, tezleri, çalışmaları bitti mi?
Toparlamak gerekirse güreşimiz ne zaman ayağa kalkacak?
Bakın zaman çok önemli.
Enfeksiyon kapmış yarayı tampon yaparak geçiştirmek yarayı iyileştirmez…
Cerrahi operasyon şart!
Doğruları, hataları, eksikleri söylemek, bazen de doğru eleştiri yapmak gereklidir.
Türk güreşinin kazanımları, geleceği, başarısı için bizler her zaman güreşin içinde, yanında ve takipte olmaya devam edeceğiz.