Sürekli açık kalan fakat kimsenin işe alınmadığı iş ilanları neden açılıyor? İşte gerekçesi

İçerik üreticisi Ege Duran sürekli açık duran fakat kimsenin işe giremediği iş ilanların nedenini açıkladı. Duran, “Bir de madalyonun tabii diğer tarafı var. İş arayanlar da diyor ki 100 tane yere başvurduk, kimse geri dönmedi. E dönmezler tabii. Çünkü o başvurduğun şeyler iş ilanı değildi” dedi.

Sürekli açık kalan fakat kimsenin işe alınmadığı iş ilanları neden açılıyor? İşte gerekçesi

Son dönemlerde iş ilanı mecralarında devamlı işe alım yaptığı görülen fakat başvurulara dönüş yapmayan şirketler dikkat çekiyor. Yüzlerce başvuru olduğu görülen ve uzun süre açık kalan iş pozisyonlarının asıl nedenini içerik üreticisi Ege Duran açıkladı.

“SAHTE İŞ İLANI AÇIYORLAR”

Ege Duran asıl nedeni şu gerekçelerle açıkladı, “Ne Tinder ne TikTok. Esas büyük ahlaksızlık LinkedIn'de dönüyor. Şirketler şimdi yeni bir yöntem geliştirmişler. Bir sürü sahte iş ilanı açıyorlar. Ama bu iş ilanları yeni işçi almak için değil. Çalışan, kendi şirketlerinde çalışanlar görsünler diye açılıyor. Bunu gören çalışan da diyor ki yani kovacaklar beni, göze girmem lazım. Bu sefer zam dönemi geliyor, sesini çıkaramıyor. Görev tanımında olmayan işleri yüklüyorlar, yine sesini çıkaramıyor. Sonra şirkette daha tatlı, daha güzel sömürebiliyor bu yeni işçi sınıfına.

“ŞİRKETLER İSTEDİKLERİ ZORBALIĞI YAPABİLİYORLAR”

Sürekli kovulma korkusuyla işe gidip gelen işçi sınıfına da Guy Standing, ekonomist Guy Standing Prekarya diyor. Bir de madalyonun tabii diğer tarafı var. İş arayanlar da diyor ki 100 tane yere başvurduk, kimse geri dönmedi. E dönmezler tabii. Çünkü o başvurduğun şeyler iş ilanı değildi. Onlar aba altından gösterilmiş birer sopa meselenin seninle hiçbir ilgisi yok. Kurumsallık kavramının arkasına sığınarak şirketler istedikleri zorbalığı yapabiliyorlar. İş zorbalıkla da kalmıyor. İstedikleri hadsizliği de yapabiliyorlar.

“MAHREMİNİ SORAMAZSIN”

Mesela Mubi'de gördüm ben. Mubi'nin iş alım ilanlarında, iş başvurularında şeyler var. Cinsel yönelimini soruyor sana. Bak cinsel kimliğini değil, yönelimini soruyor. Nelerden hoşlandığını soruyor. Yatak odanı soruyor adam sana. Bu düpedüz hadsizliktir yani bir insana dinini, mezhebini, yatak odasının mahremini soramazsın. Hiçbir koşulda soramazsın. Ama bu hadsizliği kolaylıkla yapabiliyorlar. Hiç umurlarında bile değil. Mutlaka bir kılıf uydurmuşlardır. Ama bunun bir bahanesi olamaz bence. Şirket zorbalıkları da artık ahlaki buharlaşmanın zirveye ulaştığı yerlere dönüşmüş durumda.

“ŞİRKETLER AHLAKİ SORUMLULUKLARI DAĞITIRLAR”

Robert Jackall'ın Moral Mazes diye bir kitabı var. Türkçe çevrilmedi sanırım. Orada çok iyi analiz ediyor. Diyor ki şirketler ahlaki sorumlulukları dağıtırlar. Böylelikle bireyin ahlakını yok eder. Birey şunu der: Ben sadece işimi yapıyorum, sadece görevimi yapıyorum. Bu maskenin ardına sığınarak şirket bünyesi üzerinden her türlü zorbalık yapılabiliyor. E sonucunda da biz organize ahlaksızlığın vitrini olmuş LinkedIn gibi platformlarda çürümenin, kravat takıp döpiyes giymiş halini izliyoruz.”

Ege Duran İş İlanı
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber