Mehmet Kamil Şirin: İktidar olacağız

Gündem Üçgeni programına katılan İYİ Parti Kocaeli İl Başkanı Mehmet Kamil Şirin, partisinin kongre sonrası stratejilerini, genel ve yerel seçim hedeflerini detaylıca ele aldı. Şirin, konuşmasına öncelikle teşkilatlanma konusunda yaptıkları öz eleştirilerle başlayarak, mahalle temsilcileri noktasındaki eksiklikleri gidermenin en önemli öncelikleri olduğunu söyledi.

MEHMET KAMİL ŞİRİN’DEN İKTİDAR VURGUSU

İmralı sürecine net bir mesafe koyan Şirin, toplumun yüzde 70'inin bu sürece karşı olduğunu savundu. Şirin, genel seçimlerdeki başarılarının yerel siyaseti belirleyeceğini belirterek, partisinin milli değerlere sahip çıkan duruşu sayesinde iktidar olacaklarına inandığını ifade etti.

“MAHALLE TEMSİLCİSİ KONUSUNDA EKSİK KALDIK”

İl Başkanı Şirin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Biz, öz eleştirilerimizi her zeminde yapmaya çalışıyoruz. Bunu kongrede de yaptık ve orada da açıkça ifade ettik: Ben kendi adıma teşkilatlanma konusunda çok başarılı olamadığımızı düşünüyorum. Özellikle her mahallede; her zaman ulaşılabilen, mahallenin sorunlarını partiye taşıyabilen ve bizlere iletebilen mahalle temsilcilerini tespit etme noktasında eksik kaldık.

“SAĞLIKLI BİR TEŞKİLAT İSTİYORUZ”

Bu nedenle, bizim bugün ilk ve en önemli görevimiz, Kocaeli genelinde tüm mahallelerde sürekli iletişim halinde bulunabileceğimiz bu mahalle temsilcilerimizi tespit etmektir. O konuda ilçe başkanlarımızla da en yakın zamanda ilçe başkanlarımızla yapacağımız toplantıda bu hususu gündeme getireceğiz. Bu çok önemli. Tekrardan sağlıklı bir teşkilat istiyoruz.

“ÜYE SAYISINI ARTTIRMA AMACIM YOK”

Üye sayısını arttırmak, üye sayısında büyük artışlar yapmak gibi bir amacım yok. Bunun bir önemi de yok. Bunun önemi olmadığını da görüyoruz çünkü önemli olan parti aidiyeti yüksek insanlarla siyasal faaliyete devam edebilmek, kamu hizmetine devam edebilmek. Bunu sağlamaya çalışacağız.

“GENEL SEÇİM YEREL SEÇİM SİYASETİMİZİ BELİRLEYECEK”

Eğer yerel ve genel seçimler birlikte yapılmayacaksa—ki böyle bir ihtimal var—o zaman genel seçim daha önce gerçekleşecektir. Hatta genel seçimin daha da erkene çekilme olasılığı söz konusu. Bu durumda, genel seçimlerde göstereceğimiz başarı ya da başarısızlık, yerel seçimlerdeki siyasetimizi belirleyecek temel faktör olacaktır. Yani genel seçimde başarılı olursak, yerel seçime farklı bir felsefeyle yaklaşırız.

“SİYASETİN DEĞERLENDİRME KISTASLARI DEĞİŞTİ”

Ancak başarısız olursak, bu durum yerel seçimleri de etkileyecektir. Peki, genel seçimde nasıl bir başarı beklediğimizi merak ediyorsunuz, değil mi? Ben genel seçimlerde çok başarılı olacağımıza inanıyorum; çünkü bugün Türkiye'de siyasetin değerlendirme kıstasları kökten değişti. Öyle ki, 2024 yılı 1 Ekim'de meclis açılışından sonra başlayan yeni bir süreçle karşı karşıyayız. 50 yıldır terörist başı olarak bildiğimiz şahsın onore edildiği, 60 bin civarında insanımızın canına mal olan bir terör sürecinin, adeta bir terör faaliyeti değil de bugün kutsanması gereken bir eylem gibi önümüze sunulduğu bir döneme girdik.

“KRİTİK BİR MASA SÜRECİ YAŞIYORUZ”

Aynı zamanda bir masa kuruldu. Bu masada nelerin konuşulduğunu, nasıl bir faaliyet yürütüldüğünü, yarın nasıl bir tutum sergileneceğini ve en önemlisi; Türkiye Cumhuriyeti'nin hangi noktaya evrilmek istendiğini, millet yapısının nasıl şekillendirileceğini, hatta devletin tamamlayıcı unsuru olan ülke kavramının, yani coğrafi sınırlarımızın nasıl yeniden belirleneceğinin bile konuşulduğunu tahmin ettiğimiz, öngördüğümüz kritik bir 'masa süreci' yaşanıyor.

“MASAYI ELİNİN TERSİYLE İTEN İYİ PARTİ VAR”

Şimdi bu masa sürecine itibar etmeyen, elinin tersiyle iten İYİ Parti ve o masanın mütemmim cüzü haline gelmiş olan siyasal iktidar ve ana muhalefet partisinin de içerisinde bulunduğu pek çok parti var. Aslında hepsi tüm farklılıklarını, siyasal aidiyetlerini bir kenara bırakıp masanın kenarında, masanın oluşturulduğu proje doğrultusunda bir birliktelik yaşıyorlar ve bu birliktelikten de hiçbir surette kopma niyetleri yok. Biz bugün bunu görüyoruz.

“VATANDAŞ MASA BİRLİKTELİĞİNE KARŞI”

Sokağa indiğimiz zaman, sokakta vatandaşımızın %70'i oluşturulan bu masa birlikteliğine karşı. Bakın %70'lik kısım tasvip etmiyor. %70'lik kısım Türkiye Cumhuriyeti'nden, Türklükten, Atatürk'ten, demokrasiden yana, masada gizli kapaklı birtakım faaliyetlerin yapılmasını tasvip etmediğini açıkça beyan ediyor. Şimdi, önümüzdeki genel seçimlerde ne olacak peki? Yani insanlar tasvip etmedikleri bu masanın unsurlarına tekrardan hiçbir şey yokmuş gibi sandık başına gittikleri zaman teveccüh mü gösterecekler?

“GENEL SEÇİM FARKLI OLACAK”

Ben öyle düşünmüyorum, öyle olacağını hiç düşünmüyorum. Ya insanların çok farklı problemleri var, çok ciddi dertleri var ve insanların bu süreçle alakalı da çok ciddi endişeleri var. Bunu insanlar söylüyorlar. Bu koşullarda yapılacak olan genel seçim, 2023'teki genel seçimlerden mutlaka farklı olacaktır. Bu da masanın etrafındaki bütün partilerin belli bir insan kesiminin teveccühüyle, bizim ise diğer kesimin teveccühüyle karşılaşacağımızı düşünüyorum.

“GÜÇLÜ BİR PARTİ YÖNETİMİ OLUŞTURACAĞIZ”

Bu nedenle, ben önümüzdeki süreçte İYİ Parti'nin, öncelikle genel başkanımızın liderliğinde çok daha güçlü bir parti yönetimi oluşturacağını düşünüyorum. Genel başkanımız doğru bilgilendirmeler yaparak, sürecin adeta sigortası konumuna gelen İYİ Parti'nin muhalif duruşunu destekleyen ve perde arkasında çalışan arkadaşlarımızın, genel başkanımızın görevlendirmesiyle daha da ön plana çıkacağına inanıyorum.

“VATANDAŞTAN YÜKSEK ORANDA DESTEK GÖRECEĞİZ”

Yine bu sürecin devamında; genel başkanımızın, milli değerlerimizden ve vatandaşımızın yaşam biçimi haline getirdiği cumhuriyet, laiklik ve demokrasiden yana olan tavrını koruyarak ve geliştirerek siyasette adeta bir 'koruyucu duvar' olarak kendisini kabul ettirmesi sayesinde, vatandaşımızdan yüksek oranda destek göreceğimize eminim.

“HALKIMIZIN KARDEŞLİĞİNİ BOZDURMAYACAĞIZ”

Açıkça söylemeliyim ki, ben iktidar olacağımızı düşünüyorum. İnanmadığım bir şeyi bugüne kadar hiç konuşmadım ve buna gerçekten inanıyorum. Elbette bu sürecin çok zorlu ve provokasyonlara çok açık olduğunun farkındayız. Ancak biz, aklınıza gelebilecek her türlü provokasyona hazırız. Hiçbir surette milletimizin değerlerini lekeletmeyecek, vatandaşımızın ve halkımızın kardeşliğini bozdurmayacağız.

“KAYBEDECEĞİMİZ HİÇBİR ŞEY OLMAZ”

Biz bu yolda devam edeceğiz. Vatandaşımız bize teveccüh gösterse de göstermese de hiç önemli değil; biz sadece doğru bildiğimiz siyaseti yapmış oluruz ve kaybedeceğimiz hiçbir şey olmaz. Ama ben vatandaşımızın bu duruşumuzu göreceğini düşünüyorum.”