Rengarenk bir kadın Emine Olguntürk: Kadınların bir hedefi olmalı

Nokta Medya olarak 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne özel hazırladığımız ‘41 Kadın 41 Başarı Hikayesi’nin konuğu Hikmet Kolanyaları'nın sahibi Emine Olguntürk oldu. Olguntürk, “Hedef insanı ayakta tutuyor. Kadınların bir hedefi olmalı” dedi.

Hikmet Kolanyaları'nın sahibi Emine Olguntürk 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne özel hazırladığımız ‘41 Kadın 41 Başarı Hikayesi’nin konuğu oldu. Emine Olguntürk, kadın olmanın sadece bir kimlik değil, bir yaşam biçimi olduğunu her yönüyle deneyimlemiş bir isim. 2025 Türkiye’sinde bir iş kadını olarak karşılaştığı zorlukları azimle aşarken, aynı zamanda çevresindeki insanlara ilham kaynağı oluyor.

OLGUNTÜRK’TEN ‘HEDEF’ ÖĞÜDÜ

Emine Olguntürk’ün hayat hikayesi, başarmak için yaşın, zorlukların ya da sağlık sorunlarının bir engel olmadığını gösteriyor. 45 yaşında başladığı bir yolculuk, ona sadece başarı değil, aynı zamanda içsel bir güç de kazandırmış. Kadınların çok güçlü olduğunu anlatan Olguntürk, tüm kadınların kendisine hedef koymasını öğütlüyor.

“ZORLUKLARIN YAŞANDIĞI BİR DÖNEMDEYİZ”

2025 Türkiye'sinde çalışan bir kadın olmak, bir şirket sahibi olmak nasıl bir duygu? Aynı zamanda kendi aile hayatınızda var orası ile birlikte nasıl yürütüyorsunuz?

Emine Olguntürk: Her daim zordur diye düşünüyorum. Bizden öncekiler içinde ama 2025 itibariyle düşünürsek belki her şeyin daha hızlı ilerlediği, bazı konularda kolaylıklar olsa da işte bazı konularda da daha zorlukların yaşandığı bir dönemdeyiz. Belki çalışmak her zaman zor da olsa, yine de bir şeyleri çalışarak başaracağımıza inananlardanım. Biz aile şirketiyiz diyeyim, bizim iş yerimiz. Eşim bana destek, oğlum bana destek, ablam bana destek. Kolay yanları daha fazla diyeyim birlikte çalışmanın. Çok zor gelmiyor açıkçası bana, şanslıyım herhalde.

Kadın olmayı 3 kelime ile tanımlarsanız hangi kelimeleri öne çıkarırsınız?

Emine Olguntürk: Bir kere hayat vermek diyebilirim, annelikten yola çıkarak. Ben kadın olmaktan memnun olan bir insanım, renk diyebilirim. Kendim de renkli bir kişilik olduğum için. Hayat, renk ve neşe diyebilirim. Ben neşe veriyoruz etrafa diye düşünüyorum

"EMEKSİZ HİÇBİR ŞEY OLMUYOR"

Kadın ve emek desek neler söylemek istersiniz?

Emine Olguntürk: Emek çocukluktan başlıyor belki de diye düşünüyorum. Çocukken annemize yardım, işte babamıza yardım, ablamıza, arkadaşlarımıza. Kadınların biraz daha annelik duygusu daha farklı herhalde, duyguları da daha fazla. Her şey emek vererek başlıyoruz aslında. Kadın, erkek tabii burada ayırmak yanlış ama kadın üzerinden gidiyoruz diye söylüyorum. Daha sonra da iş hayatınıza giriyorsunuz, olmasa bile bir evlendiğinizi düşünün işte çocuklarınıza emek veriyorsunuz, eşinize, arkadaşlığı bile emek veriyorsunuz. Emeksiz hiçbir şey olmuyor. Ne para kazanılabiliyor, ne dost kazanılabiliyor, bir şeyleri karşılık bekleyerek yapmıyorsunuz ama emek vermeden olmuyor bence.

15 YILLIK BAŞARI ÖYKÜSÜ

Başardım dediğiniz ilk hikayenizi ya da unutamadığınız başarı hikayenizi bizimle paylaşır mısınız?

Emine Olguntürk: Şunu başardım gibi demeyeyim. Biz bir eski bir firmanın sahibiyiz, babadan kalma. Babadan gelen hazır işe konmuş biriyim diyeyim. Yürüyen giden bir işti, babamız öldüğünde bir hafta sonra ben dükkanın başına geçtim. Hem babamızın arkasından bir üzüntü hem de devam edilecek edilmeyecek, yine de o çok emek verdiği için devam etmek istiyordum. Ama işe başladığımızda da 45 yaşındaydım şimdi 60 yaşındayım. 15 yıl olmuş yani bazen erken emeklilik falan deniliyor ya, insanların emekli olacağı yaşta neredeyse ben başlamışım bu işe. Bu benim için, kendi adıma diyorum bir başarı. Devam ettirebilmem de bir başarı. Hani şu hikaye, bu hikaye değil geneline bakıyorum ben. Şu anda biz 78. yıldayız, benim için bu büyük bir başarı. Yani hepimiz için, kendi başıma değil. Ama yürütebildiğimizi bir bayan olarak, erkek kardeşimiz yok biz üç kız kardeşiz ablamlarda bana destek. Bizim için zaten bu 15 yıl bir başarı hikayesi.

“BENİ İZLİYOR KOLLUYORMUŞ GİBİ...”

Başarı ve motivasyon her zaman bir arada olması gereken iki kavram elbette, motivasyonunuzun düştüğü zamanlarda, durup soluklanmak istediğinizde sizi dinç tutan ve mutlu eden şeyler neler oluyor?

Emine Olguntürk: Hani pozitifim falan denir ya, gerçekten öyleyim. Çok öyle düşmez benim motivasyonum. Yani düzgün bir aile hayatım var en azından onu söyleyeyim. Çok inişli çıkışlı gelmedik çok şükür. İş hayatında da olabilecek şeyler var, yani işte ekonomi kötüye gidiyorsa tabii ki bütün piyasa etkileniyor. Bayramlar gelirse hareketleniyor. Tabii ki motivasyonumuz düşmez mi? Elbette düşer. Ama işle ilgili çok fazla düşmemiştir benim kendi adıma. Çünkü işin başındaki isim zaten babamızın adı. Vardır bir hikmeti diye bir sözü vardı ben de hep onu söylerim. İlahi adalet var, sanki beni izliyormuş kolluyormuş gibi bir durum var.

“ŞÜKREDEN İNSANIN İŞİ RAST GİDER”

Herhalde manevi değerlerinin kuvvetli olması insanın, bir inancı olması. Yani Allah'a inancı olması. İşte sevdiklerine, bu hayatta olmasalar bile onların sizin yanınızda olmadığını bilsek bile öyle bir kendimizi kandırarak onun bizim motive etmesini sağlamak. Sevdiklerim yanımda, çok klişe olacak belki ama çok şükreden de bir insanım işlerim de rast gider. Olana da kanaat ederiz, işimizi döndürelim. Adımız kötüye çıkmasın, kalitemiz düşmesin. Bunlar rölantide gittiği sürece işiniz bugün aşağıda olur yarın daha iyi olur. Çok büyük böyle isteklerim, beklentilerim yok. Olanlara razıyım ve mutluyum. Onun için de çok motivasyonum düşmüyor açıkçası.

"HER YERDE YOLA DEVAM EDİLEBİLİYOR"

Kendini güçsüz hisseden ama yeniden hayata başlamak isteyen bir kadın ile şu an konuşuyor olsanız ona neler söylemek istersiniz?

Emine Olguntürk: Yani her şeye rağmen yola devam et derim. Ömrümüz varsa bitmediyse mutlaka bir çözüm yolu bulunur. Yakınlarımızdan destek alabiliriz. Diyorum ya 45 yaşından sonra bir şey yönettim. Hani tamam bildiğim bir iş satış değil sadece onun girdisinin çıktısını işte maddi boyutunu idare edebildim. Ben dükkana başladığımda 45 yaşındaydım ama 40 yaşındayken 2 ameliyat birden oldum. Belimde bir platin var mesela. Bir de o sağlık sorunlarım var çok görünüşten belli olmaz. Bunları da yenebiliyor insanlar. Ben mesela 55 yaşından sonra araba kullanmaya başladım, herkesin belki kullanmayacağı yaşta. Ben 7 Mart doğumluyum 8 Mart'ta Dünya Kadınlar Günü'nde 60 yaşındayım mesela ne kadar güzel bir şey. Bu yaşı görebildim, bir şeyler öğrenerek, kendimi geliştirerek geldim diyorum ve herkes bunu yapabilir. Onun için kadınların özellikle düşürmesine hiç gerek yok. Daha güçlüyüz biz duygularımız da var. Her yerde yola devam edilebiliyor bence, her yaşta her durumda. İsteyelim ve gayret edelim. Gayret etmeden hiçbir şey olmuyor.

"BÜTÜN KADINLAR BİR HEDEF KOYALIM"

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü mesajınız ne olur?

Emine Olguntürk: Tabii herkesin kadınlar günü sadece bir güne ait değil. Her zaman dediğimiz gibi, her gün için iyi olsun bütün kadınlar. Biz de dahil iyi olalım. Çalışmadan da hiçbir şey olmuyor, hele bu nesilde bu şartlarda ekonomiye bir katkımız olsun, aileye bir katkımız olsun hiçbir şey olmuyorsa çevremize hayvanlara bir katkımız olsun. Hani katkı deyince o kadar geniş ki ve onlar insanı mutlu edecek bir şekilde geri dönecektir diyorum. Ama benim kendi adıma da bir dileğim var dükkanımızın yüzüncü yılını görmek. Kendime öyle bir hedef koydum, 82 yaşında olacağım o zaman. Yani insanlar bir hedef koysun diye düşünüyorum. Madem Kadınlar Günü diye yola çıktık, emekçi kadınların da günü. O zaman bir hedef koyalım bütün kadınlar. Benim hedefim bu 82 yaşına kadar geleyim yüzüncü yılı göreyim. Herkesin bir hedefi olup ona ona ulaşmaya çalışsınlar bence, hedef insanı ayakta tutuyor. Kadınların bir hedefi olmalı. O bir umut oluyor çünkü ümit ediyorsunuz. Ona göre motivasyonunuz da yükseliyor, İnşallah bütün herkesin de bu umut ettikleri gerçek olsun diyorum en başta.

41 Kadın 41 Başarı Hikayesi Kocaeli Haber Emine Olguntürk
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber